Erdoğan'ın Filistinli Büyükelçiler konferansı konuşması

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan İsraille ilgili de sert açıklamalarda bulundu.Erdoğan, 'İsrail bu yasa dışı eylemden dolayı özür dilemedikçe, hayatlarını kaybeden vatandaşlar için tazminat ödemedikçe, Gazze'ye yönelik ambargoyu kaldırmadıkça iki ülke arasındaki ilişkiler düzelemez' dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 'Filistinliler'in önce kendi aralarında birlik olmaları gerekiyor. Tarihe geçmenin yolu da birliği sağlamaktır. Filistin, kendi arasında bölündükçe bizim çağrılarımız yeterince rağbet görmeyecektir.' diye konuştu.

İşte Erdoğan'ın açıklamaları:

İşte Başbakan Erdoğan'ın Mahmut Derviş şiiri

KARDEŞLER ARASINDA HESAPLAŞMA OLMAZ

Kardeşler arasında hesaplaşma olmaz, kardeşler arasında helalleşme olur. Siz bir araya geldiniz ya birileri çılgına döndü. Önümüzdeki süreçteki mesele teknokratlardan oluşacak uzlaşı hükümetinin kurulmasıdır. Ben çok umutluyum, bunu da aşacağız.

Temennimiz 2007 yılında sağlanan anlaşmadan sonra yapılan hataların tekrar edilmemesidir. Kardeş kanı dökülmesine artık kimsenin tahammülü yoktur. Filistin'i desteklemeyen ülkelere de gerkli telkinlerde bulunuyoruz.

GEREKLİ TELKİNLERDE BULUNUYORUZ

Filistinli kardeşlerimize verdiğimiz uluslararası desteğin yanı sıra ikili ilişkileri de önemsiyoruz. İş adamlarımızı Filistin'de yatırım yapmaları konusunda gerekli telkinlerde bulunuyoruz.

El Halil'deki geçici uluslararası mevcudiyete katkımızı sürdüreceğiz. Filistin halkının omuzlarında bayraklarımızı gördüklerinde halkın gösterdiği muhabbettir.

Ben de derim ki 'Kalbimin yarısı Mekke'dir diğer yarısı Medine'dir.
Üstünü bir tül gibi Kudüs örter.' İsterim ki bu hissiyatımız bütün dünya dillerine doğru anlatılsın.

Bütün insanlar için mutluluğu bir hak olarak görüyoruz.

Mücadelenizde asla yanlız değilsiniz ve asla yanlız kalmayacaksınız. Türkiye ve Türk insanı her zaman Filistinli kardeşlerinin yanında olacaktır. Sözlerimi Filistinli şair Mahmut Derviş'in dizeleriyle yapacağım:

Nasıl, nasıl, yemyeşil bir portakal ağacı kapanır bir hücreye ya da bir limana, nasıl saklanır gurbet elde ve yemyeşil kalır? Yazıyorum not defterime: Limanda durakaldım... En dondurucu kış kadar soğuk gözler gibiydi dünya, doluydu portakal kabuklarıyla ellerimiz. Ve hep çöl, ve hep çöl, ve hep çöldü ardım.

Ve ant içerim ki, bir mendil işleyeceğim yarına kadar, gözlerine sunduğum şiirlerle süslü ve bir tümceyle, baldan ve öpücüklerden tatlı: "Bir Filistin vardı, bir Filistin gene var!"