Antalya'da FETÖ üyesi oldukları gerekçesiyle yargılanan bazı sanıkların, örgütün gizli haberleşme programı "ByLock" ile ilgili savunmaları dikkati çekti.
FETÖ/PDY dosyası kapsamında yargılanan tutuklu sanık Soner Demirel 2008-2010 arasında örgüte ait Anafen Dershanesinde santral memuru olarak çalıştığını, 2010-2016 arasında da Antalya Afet Acil Durum Müdürlüğünde santral ve ambar memuru olarak görev yaptığını söyledi.
"KIZ ARKADAŞ BULMAK İÇİN BYLOCK İNDİRDİM"
Meslekten 1 Eylül 2016'da ihraç edildiğini belirten Demirel, Antalya Emniyet Müdürlüğünün ByLock programına ilişkin tutanağında okunan kişisel bilgilerin kendisine ait olduğunu kabul etti.
ByLock programını 2014'te rastgele indirdiğini iddia eden Demirel, "O tarihte bekardım, bu programı kız arkadaş bulmak için indirdim, dili İngilizce'ydi kullanamadım ve sildim." diye konuştu.
"PEKİ BULABİLDİN Mİ?"
Mahkeme Başkanı'nın, "Peki kız arkadaş bulabildin mi?" sorusu üzerine Demirel, ByLock programıyla kız arkadaş bulamadığını ve bu nedenle de sildiğini ileri sürdü.
İMAM "FETÖ'CÜ DEĞİLİM" DEDİ
Antalya 8. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan tutuklu sanık Yasin Yazıcı ise, duruşmada verdiği ifadede, Antalya'nın Konyaaltı ilçesinde cami imamlığı görevi yaptığını ve halen meslekten ihraç edilmediğini belirtti.
Örgüt üyeliği suçlamasını kabul etmediğini söyleyen Yazıcı, 2010 yılında Kamu Personeli Seçme Sınavı'nda (KPSS) 61 puan aldığını, daha sonra 2012 yılında Diyanet İşleri Başkanlığının yaptığı sınavı geçerek memur olduğunu anlattı.
Yazıcı, örgütün bankası Bank Asya'da hesap açtığını doğrulayarak, "2012'de müftülükçe yapılan rutin toplantıların ardından Bank Asya görevlileri müftülüğe geldiler ve bireysel emeklilik konusunda bizleri bilgilendirdiler. Ben de buna istinaden Bank Asya'da hesap açtım." diyerek savunma yaptı.
"TELEFONUM SUYA DÜŞTÜ"
Mahkeme Başkanı Dursun Arslan'ın yakın zamanda telefon veya telefon hattı değişikliği yapıp yapmadığı sorusu üzerine Yazıcı, tuşlu bir telefon kullandığını ve bu telefonun ise suya düşmesi sonucunda hem hattı hem de telefon cihazını değiştirdiğini ifade etti.
Örgütün gizli haberleşme programı ByLock'u kullanmadığını iddia eden Yazıcı, savunmasını şöyle sürdürdü:
"CEMAAT TELEFONUMA BYLOCK İNDİRMİŞ"
"ByLock isimli programı indirmedim, kullanmadım. Müftülükçe zaman zaman çeşitli camilerde görevlendiriliyordum. Cami cemaatinden telefona ihtiyacı olanlara istemeleri halinde telefonumu kısa süreliğine kullanmaları için veriyordum. Eğer ByLock indirilmişse o zaman indirilmiştir. Ayrıca 2014 yılında benim telefonumun ekranı kırıldı, ben de telefonumu ekranının tamir edilmesi için Muratpaşa'da şu anda ismini hatırlayamadığım bir telefoncuya bir haftalığına bırakmıştım. ByLock tespitleri bunlar ile alakalı olabilir."
Sanıklardan ikisinin de tutukluluk hallerinin devamına karar verilerek duruşmaları ertelendi.
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış