Hacamat nedir

Hacamat nedir

Hacamat İslam ülkelerinde çok yaygın. Ama Çin'den Almanya'ya – Malezya'dan Kanada ve Avustralya'ya kadar bütün dünyada kullanılan alternatif bir tedavi yöntemi… İşte hacamatla ilgili tüm merak edilenler. Türkiye'de bu tedavi yöntemi Sağlık Bakanlığı tarafından tanınmadığı için maalesef ehil olmayan kişiler tarafından sağlıksız ortamlarda yapılıyor.

HACAMATLA TEDAVİ

Önce, bardak vb. den oluşan kupa kan alınacak yere vuruluyor, orayı havasız bırakıp uyuşturuluyor. Aynı yeri neşterle et ile deri arasını 2 veya 3 milim çiziliyor. Sonra kupayı neşterlenen yere tekrar vuruluyor. Kılcal damarlardan kan gelmeye başlıyor. Bu genellikle üç defa tekrarlanıyor. Tedavi 20-25 dakika sürüyor. Ortalama 300-350 gram kadar kan çıkarılıyor.

HADİS-İ ŞERİFLER

Hz. Muhammed(s.a.v) Hadis-i Şeriflerinde, hacamatın önemi hakkında şunları buyurmuş:

“Damardan veya deriden kan aldırmak, tedavi olduğunuz şeylerin en faydalılarındandır.”

“Sefer ediniz şifa bulunuz, oruç tutunuz şifa bulunuz, hacamat olunuz şifa bulunuz.”

Peygamberimiz (s.a.v)'in sağlıkla ilgili tavsiyelerinden ve bizzat tatbik ettiği sünnetlerindendir.

NASIL UYGULANIR

Hacamat, sebebi belli bir hastalığın tedavisi olmaktan ziyade, kan fazlalığının, vücutta meydana getirdiği rahatsızlıkları gidermek için kullanılan bir tedavi şeklidir. Hacamat'la alınan kan temiz kan değil, kirli, koyu, pıhtılaşmış, derinin altındaki uyuşuk kandır. Bu kan, damardan değil deriden alınır.

Hacamat'la pıhtılaşmış koyu kan alınınca, vücuttaki kanın akışkanlık özelliği artar ve dolaşımı kolaylaşır. Deri hafifçe bir neşter ile çizilir ve üzerine ağzı geniş bir cam kavanoz kapatılarak emici gücün etkisi oluşturulur ve kirli kan vücuttan çıkarılır. Bu yöntem, vücudun değişik yerlerine uygulanmakta ve hasta organa yakın yerler özellikle tercih edilmektedir.

BİNLERCE YILDIR UYGULANAN TEDAVİ

Kullanılan malzemenin hijyenik olması gerekir. Hacamatın hiçbir yan etkisi olmadığı gibi tamamen doğaldır. Hiçbir acı vermez ve iz bırakmaz. Aynı gün iyileşme görülür ve vücutta rahatlama olur. En hızlı tedavi usûlüdür. Hacamatla tedavi binlerce yıldır uygulanan en eski tedavi usûlü olup, günümüzde de Asya, Afrika ve Uzak Doğu Ülkelerinde yaygın olarak uygulanmaktadır. Avrupa da son yıllarda alternatif tıp olarak uygulanmaya başlanmıştır.

Rasûlullah (s.a.v), baş ağrısından dolayı alnının her iki yanından, zehirlenmeden dolayı her iki omuz başı arasından, topuğundaki bir incinmeden dolayı da ayağının üzerinden kan aldırmıştır. (1) Rasûlullah (s.a.v)'in hanımları da hacamat yaptırmıştır.

70 HASTALIĞA ŞİFA

Kafadan hacamat olmak; delilik, cüzzam, gece körlüğü, alaca, baş ağrısı, diş, göz, kulak gibi hastalıklara ve daha birçok hastalığa şifadır. Hacamat'ın şifasını bilen büyük âlimler üç ayda bir hacamat olurlardı. Hacamat 70 hastalığa şifadır. Bunlardan bazıları; Kanser, cilt hastalıkları, sedef hastalığı, kısırlık, süreklilik arz eden kronikleşmiş birçok hastalıklar, migren, romatizma, mide, bağırsak rahatsızlıkları, karaciğer yetersizliği, zihinsel ve ruhsal birçok hastalıklarda, böbrek hastalıklarında kan vermenin faydaları belirgindir.

Araştırmalar neticesinde kirli kan alınca, koyu kanı bulunan hastaların beyinlerinden geçen kan akışı hızlandığı, kanın incelmesiyle, kandaki alyuvar yoğunluğunun azaldığı, hemoglobin seviyesinin düştüğü, böylece kalbin beyne daha rahat pompalama yaptığı tespit edildi. Ayrıca araştırmalarda, kan akışının artmasıyla insanın ataklığının da fark edilir derecede arttığı görüldü. Hastalıklara karşı kan aldırmanın koruyucu bir rol oynayabileceği bu araştırmalarda ortaya çıktı.