Milli arama motoru e-çelebi geliyor

Milli arama motoru e-çelebi geliyor

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, siber güvenlik konusunda uyardı, bilişimin en önemli sorunu haline geldiğini söyledi. Türkiye'nin mutlaka kendi arama motoruna sahip olması gerektiğini ifade eden Yıldırım, internet üzerinden tüm bilgilerin ABD'ye aktığını söyledi.

TBMM Bilgi Toplumu Olma Yolunda Bilişim Sektöründeki Gelişmeler ile İnternet Kullanımının Başta Çocuklar, Gençler ve Aile Yapısı Üzerinde Olmak Üzere Sosyal Etkilerinin Araştırılması Amacıyla Kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, AK Parti Adana Milletvekili Necdet Ünüvar'ın başkanlığında toplandı. Ünüvar toplantının başında yaptığı konuşmada, komisyonun yasal süresinin bu hafta sona ereceğine işaret ederek, internetin taşıdığı fırsatları artırmak, riskleri azaltmak amacıyla çalıştıkları belirtti ve hazırlayacakları raporun ülkenin yol haritasına katkı sağlamasını umduklarını söyledi.

"ALIN TERİ YERİNE AKIL TERİ ALIYOR"

Yazılımın, gelişim içindeki payının biraz daha sınırlı kaldığına işaret eden Yıldırım, şöyle konuştu: "Toplam içindeki payı 1'e 4 gibi. Yani tüketen bir pazara sahibiz, onu demek lazım. Üreten pazarımız henüz istediğimiz düzeyde değil. 2003'de 2,9 milyar dolarmış, şimdi 11 milyara çıkmış ama 11 milyarla sınırlı, neden? Çünkü bizim hala ülkemizde yazılımın bir ürün olduğu, çoğu kesimlerce kabul edilmiyor. Yazılım bir üründür, akıl teridir. Ürün deyince fabrika akla geliyor, koca koca fabrikalar, makinalar ve binlerce insan. Halbuki yazılım firmaları 3-5 kişiyle başlayıp, 10 sene içinde 200 milyar dolara ulaşmış. Örnek; google, facebook. Bunlar 10-15 yıllık mazisi var ve üniversite öğrencilerinin başlattığı, bugün 200 milyar dolara yakın ciroya sahip dev, küresel kuruluşlar. Bizim Telekom 160 yıllık, 50-60 bin çalışanı vardır ve toplam cirosu 10 milyar doların altında. Bilişimde değişimin nasıl yaşandığını bu açıkça gösteriyor; alın terinin yerine akıl teri alıyor, tüm dünyada."

e-ÇELEBİ GELİYOR

Yıldırım, 2023 hedefleri hakkında bilgi verirken de milli internet arama motorunu (e-Çelebi) hayata geçirmek istediklerini belirtti. Google, yahoo gibi arama motorlarının Türkiye versiyonunu yapmayı hedeflediklerini dile getiren Yıldırım, şunları söyledi: "Bu aslında bence çok önemli bir şey. Burada biraz da geciktiğimizi itiraf etmeliyim. Bilgilerin kaynağının başkasında olması, sürdürülebilir bir şey değil. Şimdi paylaştığınız her bilgi, sizin olmaktan çıkıyor. Bu alanın en önemli özeliği, tuşa dokunduğunuz anda bıraktığınız her iz, artık sizin olmuyor. Kimin oluyor? Anonim oluyor. Anonim olurken de adres bir ülkeye doğru gidiyor. Bugün dünya bundan şikayetçi. 'İnternetin sahibi benim, ben buldum' diyor ABD ve müthiş bir kavga var. Bu kavganın sebebi şu; bütün bilgilerimiz, bu ülke üzerinden akıyor, biz bu bilgilerin güvenliğini, herhangi bir sorun yaşadığımızda, başımıza bir iş gelmeyeceğinden nasıl emin olabiliriz. Bu soruyu bir çok ülke soruyor şu anda. Bu konuda Uluslararası Telekomünikasyon Birliği, Avrupa Konseyi Siber Suçlar Konvansiyonu gibi organizasyonlar, hepsi, bu işi tartışıyorlar ama bir uzlaşma henüz bulunmuş değil."

"EN ÖNEMLİ SORUN GÜVENLİK"

İnternet güvenliğiyle ilgili yapılan çalışmalara da değinen Yıldırım, internetin gündelik hayatın önemli bir parçası olduğunu, adeta "aileden biri" haline geldiğini söyledi. İnterneti hayatı kolaylaştırdığını, yaşam alışkanlıklarını değiştirdiğini, ancak olumsuz yanları da bulunduğunu anlatan Binali Yıldırım, özelikle internet üzerinden ticarette işlenen suçlara dikkati çekti. Yıldırım şöyle devam etti: "Çok büyük sorunlar kapımızda, en önemli sorun ne diye sorarsanız; siber güvenliktir. Siber güvenlik yani fiziki altyapımızın, daha ziyade altyapıdan akan trafiğin zarar görmemesi, bir saldırıya uğramaması. Bu şu andaki en büyük tehditlerden biri. Bunu biz toplumsal olarak henüz tam algılayabilmiş değiliz. Bu iş için ABD her yıl 15 milyar dolar harcıyor. Bu konuda evvelki gün Bakanlar Kurulu kararı imzaya açtık, siber güvenlikle ilgili.Buradaki amacımız; bilişim ağımızın korunması için Bakanlığımız koordinasyonunda diğer kurumlardan görevli elemanların belirlenmesi, yetiştirilmesi, mücadele ve müdahale yöntemlerinin anlatılması."