Metiner: Bir gazi olarak FETÖ'cüleri ziyareti sindiremem

Komisyonun bu yönde alacağı kararı tasvip etmediğini ifade eden Metiner, “Gidip bunları dinleyip ne anlayacaklar. Darbe komisyonu böyle bir karar alırsa şahsen çok üzülürüm. Bombalanan Gazi Meclis’in ve aynı zamanda 15 Temmuz’da bedeni ve yüreği ile meydanlara kefeniyle gidip bulunan bir gazi olarak içime sindirmem” diye konuştu.

ÇIPLAK ARAMA

Eskişehir H Tipi Cezaevi’nden inceleme ziyaretleri başlattıklarını ve bundan sonra da devam edeceklerini belirten Metiner, Cezaevindeki LGBTİ bireyler ile PKK üyeliğinden yatan mahkûmları ziyaret ettiklerini ve kötü muamele ve işkence gibi bir şikayet duymadıklarını söyledi. ‘Çıplak arama’ dan kaynaklı genel bir şikayet olduğunu söyleyen Metiner, güvenlik gerekçesiyle çıplak arama yapıldığını ifade etti ve “Şu anki çıplak arama bu sebeple yapılıyor. Yoksa niye durup dururken çıplak aransın. Yarın teknoloji gelişir, dedektörler tespit etme imkanına kavuşur o zamanda dedektörler kullanılır” diye konuştu.

CUMHURİYET'E OPERASYON

Metiner, Cumhuriyet gazetesine yönelik operasyon içinse, “Cumhuriyet Gazetesini FETÖ’nün ve PKK’nın yedeğine düşüren bir anlayışa karşı hukuken girişilmiş bir operasyondur bu. Herkes saygılı olmak zorunda” dedi.

AK Parti İstanbul Milletvekili Mehmet Metiner’in açıklamaları şöyle:

"LGBTİ’LERDEN KÖTÜ MUAMELE ŞİKAYETİ YOK"

Cezaevlerinden gelen şikayetler üzerine biz bir program yapıyoruz. CHP ile Eskişehir’den başladık. Bundan sonra uygun olduğumuz dilimlerde şikayetleri inceleyeceğiz. Hiç bir şikayet yok. O kötü muamele, işkence iddialarının hiç birisi doğru değil. Görüştüğümüz tüm mahkumları istisnasız yani PKK’lı, LGBT’den içeride olanlar tutuklular hiç kimse cezaevi yönetiminden kaynaklı şikayette bulunmadılar. Kötü muameleye, işkenceye maruz kalmadıklarını çok açık bir dille ifade ettiler.

Cezaevi yönetimi görüşmelerde bulunmuyor. Biz, tutuklu ve hükümlülerle baş başa görüşüyoruz. Bir şikayet yok ama öteki türlü genel şikayet var. Cezaevine girerken üstümüz başımız aranıyor, niye çıplak soyuluyoruz, dünyanın her yerinde var. Hatta biz Avrupa’da çok daha ağır şartların olduğunu söylediğimizde niye Avrupa’nın kötü yanlarını alıyorsunuz diyorlar. Avrupa’nın kötü yanlarını almıyoruz. Sonuçta cezaevi orası güvenlik sorunu olan yerler onlar. Buraya uyluğunun içinde uyuşturucu sokanlardan tutun da cep telefonunu bilmem neresine gizleyerek içeri sokanlar var.

Dolayısıyla siz ince eleyip sık dokumak zorundasınız. Şu anki çıplak arama bu sebeple yapılıyor. Yoksa niye durup dururken çıplak aransın. Yarın teknoloji gelişir, dedektörler tespit etme imkanına kavuşur o zamanda dedektörler kullanılır.

"FETÖ’CÜLERİ ZİYARET ETMEDİK, ETMEYECEĞİZ"

Burada da Pensilvanya’daki iblisin askerleri vardı. Taraftarları vardı, 15 Temmuz darbesine şu veya bu şekilde katılan örgüt mensupları vardı. Bunların hiç birisi ile görüşmedik. Görüşmeyeceğiz. Hiçbir cezaevinde şu an o örgüte mensup olanlarla ilgili soruşturmanın gizliliği var, tutukluluk halleri devam ediyor. KHK’daki sınırlamalar kapsamında. Savcıların da iş ve işlemlerini zorlaştıracak bir iş yapmayız. Biz yargı merci değiliz. Cezaevi komisyonu, cezaevlerindeki sorunlarla ilgili kurulmuş. Bu sorunların giderilmesi için kurulmuş bir komisyon. Ben gidip de mağdur edildim, şu savcı bana şöyle dedi, hiçbir delil olmadığı halde beni tutukladılar. Bunlarla ilgili kurulan bir komisyon değiliz. Dolayısıyla FETÖ elemanlarının komisyon üzerindeki kara propaganda yürütmelerine izin vermeyiz.

"DARBE KOMİSYONUNUN FETÖ’CÜLERİ ZİYARET ETMESİNİ SİNDİRMEM"

Ben tasvip etmiyorum. Çünkü işi gücü yalan olan bir terör örgütünden söz ediyoruz. Gidip bunları dinleyip ne anlayacaklar. Ben darbe komisyonu böyle bir karar alırsa şahsen ben çok üzülürüm. Ben bu bombalanan Gazi Meclis’in ve aynı zamanda 15 Temmuz’da bedeni ve yüreği ile meydanlara kefeniyle gidip bulunan bir gazi olarak içime sindirmem. Ne konuşacaklar? Hiç birisi FETÖ’cü olduğunu kabul etmiyor. Hangi sözünün doğru hangi sözünün yalan olduğunu bilmediğimiz bir örgütle karşı karşıyayız. Gidip onlara mikrofon uzatmanın manası ne? Darbe komisyonu inşallah böyle karar almaz. Böyle bir karar almaları halinde çok yanlış yapacakları kanaatindeyim.

"OPERASYON CUMHURİYET’E DEĞİL"

MASAK ve Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün raporları doğrultusunda Cumhuriyet Vakfı’na yönelik bir soruşturma… Ayrıca FETÖ ve PKK desteğini çok açık biçimde gösteren köşe yazarlarına karşı da darbe savunuculuğu, terör örgütleri destekçiliği yapan yazarlar hakkında da hukuki bir süreç var. Dolayısıyla Cumhuriyet gazetesinin kurumsal kimliğiyle ilgili bir soruşturma söz konusu değil. Ama Cumhuriyet Gazetesini FETÖ’nün ve PKK’nın yedeğine düşüren bir anlayışa karşı hukuken girişilmiş bir operasyondur bu. Herkes saygılı olmak zorunda.