DHA

Kayseri'de 21 Haziran akşamı Pınarbaşı ilçesinde meydana gelen olayda, CHP üyesi Şerafettin Bahadır’ın otomobili, Pınarbaşı’nın önceki dönem MHP'li belediye başkanı Menduh Uzunluoğlu’nun kardeşi Ejder ve yeğeni Mehmet Uzunluoğlu tarafından durduruldu.

Darbedilen Bahadır, tabancayla ayağından vuruldu.

ÇIKARILDIKLARI MAHKEMEDE TUTUKLANDILAR

İhbar üzerine adrese sağlık ve jandarma ekipleri sevk edilirken Pınarbaşı Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Şerafettin Bahadır, Kayseri Şehir Hastanesi’ne sevk edilip tedaviye alındı.

Gözaltına alınan Ejder ve Mehmet Uzunluoğlu, çıkarıldıkları mahkemede tutuklandı.

'TOPAL' ŞARKISI EŞLİĞİNDE ÇEKİLEN GÖRÜNTÜLER MENDUH UZUNLUOĞLU'NA GÖNDERME OLARAK YORUMLANMIŞTI

CHP’li Şerafettin Bahadır, geçen 31 Mart’ta yapılan seçimlerin ardından şarkıcı Oğuz Yılmaz’ın, ‘Geliyorum Ankara'nın elinden/ Kaşıkları çekilmedin belinden/ Seni gidi topal/ Seni hain topal/ Seni gidi topal bu gece de burda kal/ Yandan çarklı geliyor da kaçın/ Kapıları, bacaları kapatın/ Seni gidi topal/ Seni hain topal/ Seni gidi topal bu gece de burda kal’ sözlerinden oluşan ‘Topal’ şarkısı eşliğinde oyun oynamış ve çekilen görüntüler MHP’li başkan adayı Menduh Uzunluoğlu’na gönderme olarak yorumlanmış, sosyal medyada da gündem olmuştu.

9 YILDAN 15 YILA KADAR HAPİS CEZASI İSTENDİ

Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma tamamlanıp, iddianame düzenlendi.

Kayseri Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, sanıklar hakkında 'Kasten öldürmeye teşebbüs etme' suçundan ayrı ayrı 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istendi.

Kayseri 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşmasında tutuklu sanıklar ve avukatları hazır bulundu.

"ŞERAFETTİN BAHADIR KÜFREDEREK MEHMET UZUNOĞLU'NA VURMAYA BAŞLADI"

CHP üyesi Şerafettin Bahadır, duruşmaya tekerlekli sandalye ile getirildi.

Duruşmada Bahadır'ın kızı Gülseren Bahadır da tanık olarak dinlendi.

Ejder Uzunluoğlu, duruşmada şu açıklamalarda bulundu:

Müştekiyi tanımam. Biz onun aracının önünü kesmedik. Mehmet Uzunluoğlu ile içki içiyorduk. İçkimiz bitmişti. Sigara ve alkol almak için ilçe merkezine gittik. 3-4 köy geçtikten sonra Şerafettin Bahadır’ın aracıyla karşılaştık. Yol dardı, biz sağda bekledik o karşıdan geçerken el kol işareti yaptı. ‘Bu ne demek istiyor’ diye merak ettim. Aracı döndürdük, arkasından gittik. Aramızda husumet yoktu. 1-1,5 kilometre gittik. Büyükkömarmut Mahallesi'ndeki meydanda durdu. Şerafettin Bahadır araçtan inip elindeki değnekle üzerimize geldi. Mehmet Uzunluoğlu araçtan benden önce indi. Arabaya yöneldi. Şerafettin Bahadır küfrederek Mehmet Uzunluoğlu'na vurmaya başladı. 'Ne yapıyorsun?' diye bağırdım.

"PİŞMANIM, TAHLİYEMİ İSTİYORUM"

Sözlerini sürdüren Ejder Uzunluoğlu, devamında şöyle konuştu:

Yeğenim yerde yatıyordu. Şerafettin Bahadır bağırdığımı duydu, bana yöneldi. ‘Şimdi sıra sana geldi’ diye küfretti. Belinden ruhsatsız silahımı çıkardım. 3 el yere doğru ateş ettim. Sonra aracıma yöneldim. Yeğenim aklıma geldi, ‘Hadi gidiyoruz’ dedim. O da Şerafettin’in elinden sopayı almış, tam aracının camına vuracaktı beni duydu. Sonra beraber arabaya bindik. Yeğenimi bıraktıktan sonra jandarmanın beni aradığını öğrendim. Jandarmaya gittim. Böyle olmasını istemezdim. Müştekinin silahımdan çıkan mermiyle yaralandığını düşünüyorum. Pişmanım, tahliyemi istiyorum. Belediye başkanlığı seçimleri döneminde ben müştekiyi tehdit etmedim.

"BEN DEĞNEĞİ ALIP BİR TANE VURMUŞ OLABİLİRİM, SONRASINI HATIRLAMIYORUM"

Tutuklu sanıklardan Mehmet Uzunluoğlu ise şu sözleri sarf etti:

Olay günü köyde çalışıyordum. Ejder Uzunluoğlu geldi, bana yardım etti. Sonra 3-4 içki içtik. Alkolümüz ve sigaramız bitti, ilçeye almaya gidiyorduk. Merkeze giderken kırmızı bir araba karşıdan geliyordu. Şoför bize el hareketi yaptı. Peşine gittik. Yaklaşık 1,5 kilometre sonra Büyükkömarmut Mahallesi'nde araç park halindeydi. Biz de yaklaşık 5-6 metre ileriye park ettik. Ben Ejder Uzunluoğlu'ndan önce indim. Şerafettin Bahadır araçtan sopayla indi. Bana vurdu, düştüm. Ben yerdeyken bacaklarıma vurdu. Ejder Uzunluoğlu, ‘ne yapıyorsun?’ diye bağırdı. Ben zorla doğruldum. Müşteki yerdeydi, ben değneği alıp bir tane vurmuş olabilirim. Sonrasını hatırlamıyorum. Arabasının camına vuracaktım, Ejder Uzunluoğlu bağırınca vazgeçtim. Müşteki Şerafettin Bahadır’ın nasıl yaralandığını bilmiyorum. Ben onu hayatımda hiç görmedim. Pişmanım.

"'ARABADA KIZIM VAR' DEDİM"

Sanıkları tanımadığını belirten Şerafettin Bahadır da "Olay günü ilçe merkezde kuaförde çalışan kızımı işinden aldım köyümüze gidiyorduk. Büyükkömarmut Mahallesi'ne yaklaşık 3 kilometre uzaklıkta yol kenarında bekleyen bir araç vardı. Ben yoluma devam ettim. Diğer araçta 2-3 kişi vardı. Bizi takip etmeye başladılar. Ben yolun ortasından gidiyordum, diğer araç beni geçmeye çalıştı. Mahalle içinde araç benim önüme kırdı. Durmak zorunda kaldım. Araçtan indim, diğer araçtan inen Ejder ve Mehmet’e 'Arabada kızım var' dedim. Mehmet Uzunluoğlu elinden dolu olan içki kutusunu bana fırlattı. Yüzüme denk geldi. Mehmet Uzunluoğlu, 'Senin yaptığın şeyin acısını alacağız. Canını okuyacağız. Canını alacağız' dedi. Mehmet Uzunluoğlu elindeki değnekle bana vurmaya başladı. Elime yüzüme vurdu. Ejder Uzunluoğlu bizi seyrediyordu. Bir el silah sesi duydum. Bacağıma geldi. Çok acı çektim. Sonrasını hatırlamıyorum." şeklinde konuştu.

Mahkeme heyeti, eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.

"BİZ MÜLKÜN TEMELİNE SIĞINMAYA GELDİK"

Adliye önünde gazetecilere açıklamalarda bulunan Şerafettin Bahadır, şu sözleri sarf etti:

Orada, 'Adalet Mülkün Temelidir' yazısını görüyoruz. Biz bu mülkün temeline sığınmaya geldik. Biz yanlış yapmadık. Kimseyle uğraşmadık, dedikodu yapmadık, hakaret etmedik. Bize yapılan bir haksızlık var. Bunun incelemesini de sizlerle beraber, hep beraber çekiyoruz. Üzgünüm. Kusura bakmasınlar ama böyle bir şey olması da çok üzücü bir olay.

"BU BASİT BİR ADLİ VAKA VE ADLİ OLAY DEĞİL"

Duruşmaya katılıp sonrasında açıklamalarda bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Deniz Yücel ise "31 Mart seçimlerinde tekrarlanan Kayseri Pınarbaşı Belediye Başkanlığı seçiminin hemen akabinde 2 şehir eşkıyası tarafından kızının yanında pusu kurularak ağır bir şekilde darbedilen sonra da silahla vurularak yaralanan Şerafettin Bahadır'ın bugün görülen ilk duruşması için Kayseri Adliyesi'ndeyiz. Bu olayı gerçekleştirenler belediye başkanlığını kaybeden eski belediye başkanının kardeşi ve yeğeniydi. Biz bu alçakça saldırıyı bir kez daha buradan kınıyoruz ve lanetliyoruz. Bu basit bir adli vaka ve adli olay değil." şeklinde konuştu.

"BİZİM SAKİNLİĞİMİZİ, SÜKUNETİMİZİ VE NEZAKETİMİZİ KİMSE ZAFİYET OLARAK ALGILAMASIN"

Sürecin sonuna kadar takipçisi olacaklarını aktaran Yücel, "Cumhuriyet Halk Partisi bu davanın, bu sürecin sonuna kadar takipçisi. Genel merkeziyle milletvekilleriyle, il başkanıyla, il örgütüyle ve ilçe örgütüyle bu davanın hukuki sürecin sonuna kadar takipçisiyiz. Kayseri'de ya da Pınarbaşı'nda mafyacılık oynayan şehir eşkıyalarına asla ve asla pabuç bırakmayacağımızı buradan bir kez daha ifade ediyorum. Bizim sakinliğimizi, sükunetimizi ve nezaketimizi kimse zafiyet olarak algılamasın. Zafiyet zannetmesin. Biz bu sürecin sonuna kadar takipçisiyiz. Bu olayı gerçekleştirenler ve arkasındaki kişiler azmettiriciler en ağır şekilde cezalandırılıncaya kadar Cumhuriyet Halk Partisi bu işin peşini bırakmayacaktır." ifadelerinde bulundu.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı (DHA)