Adana'da dolandırılan müteahhitten ilginç yöntem
Dolandırılan müteahhit binasının girişine, 'Firma dışında yapılan alım satımlardan doğacak mağduriyetten müteahhit firma kesinlikle sorumlu değildir' yazısı astı.
Adana'da müteahhit Abdullah Kapan'ın yapıp sattığı dairenin kime ait olduğu, yılan hikayesine döndü.
Kapan, daireyi satın alan kişinin kendisine karşılıksız çek verdiği için mağdur olduğunu, dolandırıldığını ve bu nedenle şahsı mahkemeye verdiğini söyledi.
Kapan, daireyi satın alan kişiyi mahkemeye verince o da dairenin elinden gitmemesi için başkasına sattığını öne sürdü.
Dairenin kapısına duvar ördü
Kapan, daireyi H.K. isimli şahsın satın aldığını ancak bunun da hileli satış olduğunu, daireyi ilk satın alan ve parayı vermeyen şahsın, H.K.'yi tanıdığını iddia etti.
Bu şekilde dolandırıldığını öne süren Kapan, geçtiğimiz ay dairesinin kapısına duvar örerken bu kez de mahkemeye intikal eden olay nedeniyle binasının girişine 'Müteahhit firma dışında yapılan alım satımlardan doğacak mağduriyetten müteahhit firma kesinlikle sorumlu değildir' yazısı astı.
"Dolandırıldığım için yazı astım"
İhlas Haber Ajansı'na konuşan müteahhit Abdullah Kapan, "Benden daire alıp beni dolandıran şahıslar, bu adamın tanıdıkları. Ben kendi paramın gittiğine yanmıyorum ama bu adam dolandırıcılık yapıyor. Biz zararımızı istiyoruz. 2 milyon lira benim zararım var. Ben dolandırıldığım için de binanın girişine bu yazıyı asmak zorunda kaldım." ifadelerini kullandı.
"Amcam bizi dolandırdı"
Daireyi satın alan H.K.'nin yeğeni Mete K. ise babası Hüseyin K.'yi amcasının dolandırdığını öne sürerek, "Benim babam 14 yıldır mahkum. Amcam ise babamın yasal varisi. Babam bir gün beni arayıp, amcamın arazi satışı nedeniyle yatırması gereken parayı yatırmadığını söyledi. Osmaniye'deki araziden düşen parayı halen alamadık. Bizi de dolandırdı." dedi.
H.K. ise iddiaların gerçek dışı olduğunu söyledi. H.K., müteahhit Abdullah Kapan'ın para verip satın aldığı eve girmesine engel olduğunu, evin kapısına duvar ördüğünü, Kapan'ın söylediği gibi evi aldığı kişiyi hiç tanımadığını, müteahhit ile mahkemelik olduklarını dile getirdi.
H.K., yeğeninin suçlamalarına ise arazinin tapulu olduğunu, üzerine geçirme gibi bir durumun olmadığını, iddiaların 'deli saçması' olduğunu ve yeğeniyle de mahkemelik olduğunu ifade etti.