İstanbul'da 'mal sahibini tanıyorum' yalanıyla dolandırıldı

Ankara’da yaşayan estetisyen Hatice Soykan, İstanbul'da güzellik merkezi açmak için kiralık ofis arayışına girdi.

Soykan, internet sitesinde Şişli’de bir binada 3. katta bulunan daireyi beğenerek emlakçıyla iletişime geçti.

1 yıllık kira bedeli olan 108 bin lirayı ödeyen ve kontrat imzalayan Soykan, dairenin anahtarını alarak bir süre ofisi kullandı.

Yaklaşık 2 hafta sonra asıl kiracı tarafından telefonla aranan ve ofisin kilidinin değiştirildiğini fark eden estetisyen Soykan, dolandırıldığını anladı.

Emlakçıya da ulaşamayan Soykan, polis merkezine giderek şikayetçi oldu.

Tüketici Konfederasyonu Başkanvekili Mücahit Saraçlı ise emlak kiralama işlemi yapacak olan vatandaşları uyararak, "Tüketiciler mutlaka kiralama işleminde para ödeme öncesinde mal sahibiyle bir araya gelmeli." dedi.

'HEM OFİSİMİZ HEM PARAMIZ HEM DE ZAMANIMIZ GİTTİ'

Dolandırılan Hatice Soykan, "Ankara’dan buraya küçük bir işletme kurmak amaçlı geldim. Burada güzellik sektörü üzerine bir ofis ihtiyacım oldu. Ofisi kiralamak için de internetten baktım, ilk bulduğum kişiyi aradım. Aslında o da benim hatam kendisi geldi, emlak üzerine bana birkaç tane resim gösterdi. Ben bir tanesini beğendim. Kendisi de bana buranın kiralanabileceğini, hatta 1 senelik olursa indirimli olabileceğini söyledi. Ben de kendisine 'Tamam burayı hemen tutmak istiyorum dedim. O şekilde kiralamayı yaptım ama dolandırılmış oldum. Hem ofisimiz gitti, hem paramız gitti, hem de zamanımız gitmiş oldu. Kendisiyle görüştük. Ofisi ben beğendim. Beğendikten sonra bana 'Anahtarı alın, yukarı çıkın, ben kontratı alıp geleceğim' dedi. Kontratı alması yarım saat falan sürdü. Sonrasında geldi, ben ofisteydim. Beni aradı, aşağı indim, kontratı yaptık. Parayı teslim ettim. Bu şekilde anahtarı aldım, ofise çıktım. Olay bundan ibaret, sonrasında dolandırıldığımızı anladık." dedi.

'1 SENELİK ÖDERSEM AYLIK 9 BİN LİRA OLACAĞINI SÖYLEDİ'

İşlemlerin ayaküstü yapıldığını belirten Soykan, “11 Eylül’den bu zamana kadar ofisim olarak ben orayı gördüm, alışveriş yaptım, orada bulundum. Ondan sonrasında başka bir kiralama sonucunda kişi beni aradı, 'Orası benim kiralık yerimdir, siz nasıl kiracı olabiliyorsunuz?' dedi. Ondan sonra olay patlak verdi. Yani benim haberim 15-20 gün sonrasında oldu. Karakola gittim, suç duyurusunda bulundum, ifade verdim. Şimdi de savcılığa gideceğim. Bu şekilde dolandırıldık. Ev sahibi bana ulaştı, ben de kendisinin tapusunu sordum. Tapu sorduktan sonra beni kimse aramadı. Bir tek emlakçıyı biliyorum, başka kimseyi tanımıyorum. Kapı değişmişti, değiştiği için de ben hemen polise gittim zaten. 108 bin lira para ödedim. Bir senelik ödersem, aylık 9 bin lira olabileceğini söyledi. O şekilde olunca bana daha kolay olacağı için tamam dedim ve elden parasını teslim ettim. Ayaküstü yapılan da bir işlemdi. Kendisinin mal sahibini tanıdığını, yabancı olmadığı için de böyle hemen ayaküstü bir kiralama yapılabileceğini söyledi. Ben de inandım. İnanınca da hemen orada işlemi yapmış olduk. Benim zaten yanımda para vardı. Bir işletmem vardı, oradaki eşyaları satınca biraz para olmuştu. Buraya gelip burada bir yer açmayı düşünmüştüm, hazırdaydı zaten. Kişiye hemen orada teslim etmiş olduk. O bizim dezavantajımız olmuş oldu. Ben şüphelenmedim." ifadelerini kullandı.

'KİRA KONTRATI BİZZAT MAL SAHİBİYLE YAPILMALI'

Tüketici Konfederasyonu Başkanvekili Mücahit Saraçlı, kiralama işleminin emlakçı üzerinden yapıldığı durumlarda dahi sözleşmenin mal sahibi ile yapılması gerektiğini vurgulayarak, “Kiralamalar konusunda birçok yaşanan sıkıntılar var. Bunlardan bir tanesi; yeni gelen birtakım bildirimlerle bize de bildirildiği üzere, kiralama işlemlerini yapan emlak komisyoncularının, mal sahiplerinden anahtarları alarak bir ya da birkaç kişiye birden kiralama yaptıkları ve bunlardan da tahsilatları yaparak hatta bazılarında ortadan kayboldukları gelen haberler içerisinde. Tabii ki burada dikkat edilmesi gereken nokta tüketiciler açısından halkımız açısından şu. Bilindik ve yeri sabit olan emlak komisyoncularından mutlak surette işlemlerini yapmaları. En sonunda, ödeme noktasına gelindiğinde kira kontratı emlak komisyoncusundan değil, mal sahibinden bizzat direkt olarak yapılmalı. Kontrat üzerinde mal sahibinin imzası ıslak olarak alınmalı ve bu arada da mal sahibiyle karşılıklı görüşüp tanışma meydana gelmesi gerekiyor. Çünkü esas karşılıklı iki taraf olarak muhatap mal sahibi ve kiracıdır; yani kiralayan ve kiracıdır." dedi.

'NİTELİKLİ DOLANDIRICILIK SEVİYESİNDE İŞLEMLERLE KARŞI KARŞIYA KALABİLİRLER'

Saraçlı, "Dolayısıyla sadece emlak komisyoncuları aracılığıyla yapılacak kiralama işlemlerinde, gelen şikayetlerde olduğu gibi birçok sıkıntı var ve burada haksız fiile dayalı olarak, dolandırıcılık diyebileceğimiz hatta nakit tahsilat yapıldığı için nitelikli dolandırıcılık seviyesinde birçok işlemle karşı karşıya kalmaları söz konusu. Tüketicilerin burada dikkat edeceği nokta şu. Halkımızın mutlak surette kiralama işleminde para ödemeden önce mal sahibiyle karşılıklı bir araya gelmeleri, ıslak imzalarla kontrat dediğimiz sözleşmenin imzalanması. Eğer emlakçının gerçekten geniş bir vekâletnamesi varsa noterden alınmış, bunun da ek yapılması kontrata ek alonj edilmesi şeklinde kiralama işlemini yapabilirler. Her halükarda kiralayanla kiracının birebir karşılıklı olması zaten uygulamada şarttır." açıklamasında bulundu.