Bir Ramazan klasiği: İftar topu yasaklandı mı, neden atılmıyor?

Osmanlı döneminde sahur ve iftarın habercisi olarak top atılırdı. "Top patladı mı" sorusu Ramazan'ın simge cümlesi haline gelmişti. Uzun yıllar devam eden iftar topu, şimdilerde 21. yüzyıla yenik düştü. Artık bir nostalji sayılan iftar topu geleneğini birlikte hatırlayalım.

Eskiden Ramazan ayı denildiğinde "top patlatma geleneği" akıllara gelirdi.

İmsak ve iftarın habercisi olan Ramazan topu, Osmanlı dönemine ait geleneklerdendi.

İftar topu geleneği 1821'de Anadolu Hisarı'ndaki topun ateşlenmesiyle başladı.

Yüksek sesiyle yeme içmeye kavuşturan iftar topu, ezanın okunmasıyla eş zamanlı olarak atılırdı.

İftar topu atışlarında sahra, balyemez, dağ, karabina, cebel, kamış gibi farklı toplar kullanıldı.

İstanbul'un Avrupa yakasında Dolmabahçe Sarayı önü, Seraskerlik Dairesi, Tophane-i Âmire Talimhanesi, Beyoğlu, Humbarahane Kışlası meydanı, Rumeli Hisarı ile Nakkaş Tabyası'nda top atışları yaptırılmış. Anadolu yakasında ise Macar, Poyraz, Riva ve Şile'de, Rumeli tarafında; Kilyos ve Papaz Burnu mevkilerinde top atışları yapılırdı.

Vazgeçiliyor

Son yıllarda teknolojik gelişmeler ve çok sayıda caminin inşa edilmesi, iftar vaktinin bilinmesine ve bu tarihi mirasın kaderine gölge düşmesine yol açtı.

Aynı zamanda top, birçok kazaya neden olduğu, onu kullanmaktan sorumlu olan kişilerin yaralanmasına veya ölümüne neden olduğu için birçok risk taşıyor.

Top atışlarında yaşanan ciddi kazalarda ise hayatını kaybeden kişilerin ailelerine devlet tarafından ömür boyu maaş bağlandı.

Şimdilerde yalnızca nostalji haline gelen Ramazan topu, hatırlardaki yerini koruyor.

*
Sonraki Haber