Almanya: Ukrayna düşerse, Rusya NATO sınırlarına ilerler
Dışişleri Bakanı Baerbock, "Ukrayna'ya destek devam etmezse, kendini savunmaya devam edemez" dedi. Baerbock, böyle bir durumda Rus ordusunun daha fazla ilerleme kaydedebileceğini söyledi.
Batılı ülkeler, Ukrayna'nın savaşı kaybetmesi halinde, Rusya'nın bu ülke ile sınırlı kalmayacağını düşünüyor.
Avrupa'da endişeyle karşılanan bu ihtimal, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock tarafından dile getirildi.
Baerbock, Ukrayna'nın Rusya'ya karşı kendisini savunamaması durumunda savaşın Avrupa ve NATO sınırlarına doğru ilerleme riski bulunduğunu söyledi.
'Rusya, NATO sınırlarına ilerler' uyarısı
Baerbock, NATO Dışişleri Bakanları toplantısı için bulunduğu Brüksel'de gazetecilere yaptığı açıklamada, Ukrayna'ya verilen desteğe devam edilmesinin önemini vurgulayarak şöyle dedi:
Ukrayna'ya destek devam etmezse, kendini savunmaya devam edemez. O zaman Rusya bu savaşı Avrupa sınırlarına, bizim NATO sınırlarımıza doğru ilerletme tehdidinde bulunur.
"Ukrayna'ya desteğimizi artırmamız çıkarımıza olacaktır"
Ukrayna'nın (Avrupa'nın) özgürlüğünü savunmaya devam edememesi durumunda savaşın Berlin'den ve Avrupa Birliği'nin (AB) merkezi Brüksel'den 8 saat mesafeye gelme tehdidinin ortaya çıkacağına işaret eden Baerbock, şöyle konuştu:
Bu nedenle Ukrayna'ya desteğimizi artırmamız, özellikle de NATO'nun 75. yıl dönümünde, sadece bir savunma ittifakı değil, özgürlüğümüzü ve barışımızı güvence altına alan bir ittifak olarak mutlak çıkarımıza olacaktır.
"Kendimizi hibrit savaşa karşı korumalıyız"
Baerbock, Rusya'nın Avrupa'ya karşı hibrit savaş yürüttüğünü de savunarak, şunları kaydetti:
Bu durum özellikle Moldova ve Baltık ülkeleri gibi ülkeleri etkiledi. Bu saldırıların geçmişte dezenformasyon ve siber saldırı amacıyla Almanya'ya da yapıldığını görebiliyoruz ve bu nedenle şimdi daha da dikkatli olmalı ve kendimizi çeşitli düzeylerde bu hibrit savaşa karşı korumalıyız.
Bu aynı zamanda dezenformasyona ve siber saldırılara karşı korunma anlamına gelir.
Baerbock, NATO'nun sadece güvenlik ve barış için değil, aynı zamanda demokrasi için de en iyi koruyucu kalkan olduğunu sözlerine ekledi.
