PKK/YPG, 462 çocuğu zorla kadrosuna kattı
BM raporu, eli kanlı örgütün çocuklara yönelik izlediği yöntemi bir kez daha gözler önüne serdi.
Suriye'de çocuklar, terör örgütü PKK/YPG tarafından hedef alınıyor. Yüzlerce çocuk, teröristlerce kaçırıldı.
Birleşmiş Milletler (BM), tehdit altındaki çocuklara yönelik durumu sayılarla paylaştı.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in 2023 yılı verilerini içeren ve henüz kamuya açıklanmayan "Çocuklar ve Silahlı Çatışmalar Raporu" ortaya çıktı.
Yüzlerce çocuğu alıkoydular
Rapora göre geçen yıl, Suriye'de SDG adını kullanan terör örgütü PKK/YPG ve bağlı yapılanmaları 259, örgütün kadın teröristlere ait birimi PKK/YPJ de 203 kız çocuğunu zorla silahlı kadrosuna kattı.
PKK/YPG, ayrıca yabancı uyruklular dahil 800'den fazla çocuğu farklı silahlı gruplarla ilişkili oldukları iddiasıyla 2023'ün sonunda alıkoymaya devam etti.
Teröristlerin kamplarında tutsak hayat
Terör örgütü DEAŞ ile bağlantılı olduğu şüphesiyle yaklaşık 29 bin çocuk da Suriye'nin kuzeydoğusunda PKK/YPG'nin hakim olduğu kamplarda, yıllardır özgürlüklerinden yoksun yaşıyor.
PKK/YPG ve diğer yapılanmaları, 2023'te 16 çocuğu öldürdü ya da sakat bıraktı. Ayrıca teröristler, 31 okul ve hastaneyi silahlı faaliyetleri için kullandı.
Guterres, çocukların serbest bırakılmasını istedi
Raporda, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in değerlendirmelerine de yer verildi.
Suriye'de çocuklara karşı yapılan yüksek ağır ihlal sayısının endişe verici olduğunu kaydeden Guterres, uluslararası insancıl hukuka ve uluslararası insan hakları hukukuna uyulmasını istedi.
Guterres, tüm çocukların koşulsuz ve derhal serbest bırakılması çağrısında bulunarak, okul ve hastanelere saldırıların durması ve bu binaların askeri amaçlarla kullanılmaması gerektiğini vurguladı.
Şiddet kaygı verici
Terör örgütü PKK/YPG'nin zorla kadrosuna kattığı ve kullandığı çocukların sayısının artmasının endişe verici olduğunu vurgulayan Guterres, Suriye'nin kuzeydoğusunda bulunan kamplarda ve gözaltı merkezlerindeki kadınlara ve çocukları etkileyen şiddetin kaygı verici olduğunu ve özgürlüklerinin kısıtlanmasının alınacak son tedbir olabileceğini kaydetti.
