Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ulusal Risk Kalkanı Toplantısı'nda konuştu
Erdoğan, şehirlerin yönünü ovalardan dağlara döndürmeye başladıklarını söyledi. İnşa sürecine değinen Erdoğan, "Yatay mimariden taviz vermeyeceğiz" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dolmabahçe Ofisi'nde düzenlenen Türkiye Ulusal Risk Kalkanı Toplantısı'na katıldı.
Türkiye'de konutlar, Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerin ardından yeniden yapılanma sürecine girdi.
"Yatay mimariden taviz vermeyeceğiz"
Kalıcı barınma ihtiyacını çözme konusunda adımlar attıklarını belirten Erdoğan, yeni yapılaşma sürecine ilişkin önemli mesajlar verdi:
Yeni yerleşim yerlerini planlarken, şehirlerimizin yönünü mümkün olduğu kadar ovalardan dağlara, zemini sağlam yerlere döndürüyoruz. Kadim şehir yerleşimlerimizi ise tarihi ve kültürel varlıklarımızı da yaşatacak, aynı zamanda afetlere karşı güçlendirecek bir anlayışla ihya etmeyi hedefliyoruz.
Yatay mimariden taviz vermeyeceğiz. TOKİ'nin inşa edeceği konutlar zemin + 3 veya 4 katlı ve 3 oda, 1 salon olarak yapılarak hak sahiplerine verilecektir.
"Bilim insanlarımızın görüşlerine göre hareket ediyoruz"
Erdoğan, yerinde ihya edilebilecek alanlarda da düşük yoğunluk ve katın yanı sıra güvenliğin de öncelikleri olacağının altını çizdi ve ekledi:
Bilim insanlarımızın, mimarlarımızın, mühendislerimizin, şehir plancılarımızın, onlarla birlikte yöre halkının görüşlerine göre hareket ediyoruz.
"Tüm tehlike ve tehditleri birlikte değerlendirmeliyiz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin karşı karşıya bulunduğu afet kavramı altında toplanabilecek tüm tehlike ve tehditleri birlikte değerlendirmeleri gerektiğini vurguladı.
Bunlardan birinin deprem olduğunu anımsatan Erdoğan, aynı şekilde sel, yangın, heyelan, kuraklık gibi diğer doğal afetleri de buna eklemeleri gerektiğini söyledi:
Yetmez. Ayrıca, Türkiye Ulusal Risk Kalkanı kapsamında deprem, sel, yangın, heyelan, kuraklık gibi afetleri; salgından teröre, sığınmacı akınlarından ekonomik krizleri ilave etmeliyiz. Yaşadığımız jeopolitiğin dayattığı terör, sosyal kaosu hususa katmalıyız. Böylesi bir yaklaşımın siyaset üstü yaklaşım olarak en doğru olarak düşünüyorum.