Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Özgür Özel’e tazminat davası

Gezi Parkı davasında yargılanan Osman Kavala’nın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmasının ardından HDP ve CHP'li milletvekilleri adliye önünde açıklama yaptı…

Burada CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alan ifadeler kullandı.

“Erdoğan mahkum olacaktır”

Özgür Özel, “Kavala özgürdür. Tarih önünde Recep Tayyip Erdoğan mahkum olacaktır, hesap verecektir. Ant olsun, ant olsun, ant olsun.” dedi.

“Başındaki ağababası nasıl Man Adası davasında bedel ödediyse…”

Bu sözlere Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suudi Arabistan ziyareti öncesi tepkisini koydu.

Erdoğan, “Bu zatın ifadeleri tamamıyla şu anda milletvekili olduğu için cezai bir durum belki olmayacak ama en azından manevi tazminat noktasında başındaki ağababası nasıl Man Adası davasında bedel ödediyse aynı durum bunun için geçerli, avukatlarımız davalarını açıyorlar.” diye konuştu.

250 bin TL'lik manevi tazminat davası

O sözlerin karşılığının alınacağı gün geldi, çattı.

Cumhurbaşkanı avukatı Hüseyin Aydın, CHP’li Özel'e 250 bin TL'lik manevi tazminat davası açıldığını duyurdu.

‘Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kişilik haklarına saldırıda bulundu’

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatı Hüseyin Aydın, yaptığı yazılı açıklamada, Özel'in 26 Nisan'da Çağlayan Adliyesi önünde yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kişilik haklarına saldırıda bulunduğunu belirtti.

Özel'in, Erdoğan'a yönelik açıklamalarının mesnetsiz ve kişilik haklarına ağır saldırı mahiyetinde olduğu ifade eden Aydın, şu değerlendirmede bulundu:

“Kamuoyunda 'gezi olayları' olarak bilinen hadiseler kamu görevlileri dahil olmak üzere onlarca vatandaşımızın hayatını kaybettiği, birçok kamu binasının ve iş yerinin tahrip edildiği, kamuya ve özel kişilere ait mallara zarar verildiği, cebir ve şiddet kullanılarak meşru hükümetin devrilmeye çalışıldığı hadiselerdir.

Gerek amacı gerekse tercih edilen yöntemler itibariyle birçok suça vücut veren bu hadiselerin adli makamlar tarafından soruşturulması ve kovuşturulması kadar tabii bir şey olamaz. Hiçbir demokratik hukuk devleri, şiddet içerikli yönetmelerle, seçilmiş meşru hükümetin devrilmesine müsamaha göstermez. Bu nitelikteki eylemlere adli ve idari olarak müsamaha göstermek demokratik hukuk devletinin bizatihi inkarı anlamına gelmektedir.”

“İradeye herkes saygı göstermek zorundadır”

Kuvvetler ayrılığının cari olduğu demokratik hukuk devletinde, yargısal faaliyetlerden dolayı yasama ve yürütmenin itham edilemeyeceğini, yargılama faaliyetinin bağımsız ve tarafsız mahkemelerin yetkisinde olduğunu vurgulayan Aydın, şunları kaydetti:

“Mahkemelerin, tabi oldukları usuller çerçevesinde yaptıkları yargılama faaliyetlerine ve hüküm olarak ortaya koydukları iradeye herkes saygı göstermek zorundadır. Mahkeme kararlarının eleştirilmesi ile kararını veren hakimlere hakaret edilmesi veya hakimlerin tehdit edilmesi aynı çerçevede değerlendirilemez.”

“Siyasi eleştiriden çok kişisel saldırı niteliğinde açıklamalardır”

Aydın, “Davalının, kamuoyunda 'gezi davası' olarak bilinen ceza davasında yerel mahkemenin verdiği karar üzerinden, Sayın Cumhurbaşkanımızı hedef alan açıklamaları, yukarıda ifade edilen temel ilkelerin açık bir ihlali olduğu gibi Cumhurbaşkanımızın kişilik haklarına da ağır bir saldırıdır.” ifadelerini kullandı.

Özel'in dava konusu beyanlarının ifade özgürlüğünün sınırlarını aştığını, kamusal tartışmalara katkı sunma kapasitesi olmadığına dikkati çeken Aydın, “Cumhurbaşkanımızın itibarına zarar veren, siyasi eleştiriden çok kişisel saldırı niteliğinde açıklamalardır. Sonuç olarak dava dilekçede ise 250 bin lira manevi tazminatın Özgür Özel'den tahsili ile mahkeme kararının yüksek tirajlı bir gazetede yayınlanması talep edilmiştir.” ifadesini kullandı.