Erzincan'da zamana karşı yarış! Kayıp 9 işçinin ailesinin bekleyişi sürüyor
İliç'te yaşanan maden ocağındaki heyelanda kaybolan 9 işçiye ulaşmak için ekipler havadan ve karadan çalışmalara aralıksız devam ediyor. İşçilerin ailesi ise gelecek iyi bir haberi bekliyor.
Tarayıcınız video desteklemiyor!
Türkiye, Erzincan'dan gelecek haberi bekliyor.
13 Şubat'ta altın maden ocağında yaşanan toprak kayması gündemdeki yerini koruyor.
Olayın olduğu ilk andan itibaren ekipler bölgede seferber oldu. Toprak altında kalan 9 işçi için kapsamlı bir arama-kurtarma çalışması başlatıldı.
Çalışmalar bugün de devam ederken, işçilerin ailesi ise bölgede bekleyişlerini sürdürüyor.
Zamana karşı yarışta hava muhalefeti çalışmaları engellese de ekiplerin canla başla mücadelesi devam ediyor.
Drone destekli çalışma yapılıyor
Bölgedeki son duruma ilişkin Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından açıklama yapıldı.
Yapılan açıklamada, göçük altında kalan vatandaşların yer tespiti çalışmalarının, profesyonel ekipler tarafından georadar ve yer altı radarları ile karadan, drone'larla da havadan sürdürüldüğü ifade edildi.
Mahsur kalan işçilerden 5’inin bir konteynerde, 3’ü aynı bölgede araç içinde, 1 işçinin ise farklı bir bölgede kamyon içinde olduğu tespit edildi.
2 bin 722 personel görevde
Ekiplerin tam donanımlı cihazlarla arama yaptıkları alanların sektörlenerek hassas bir çalışma yürütüldüğü belirtilen açıklamada, "Bölgede 24 saat aralıksız yürütülen çalışmalarda, 2 bin 722 personel, 796 araç, 99 aydınlatma kulesi, 52 jeneratör, 7 drone, georadar, 5 yer altı radarı görev yapıyor." denildi.
Umutlu bekleyiş...
Öte yandan bölgeye gelen kayıp işçilerin yakınları, toprak altındaki akrabalarından umutlu bir haber bekliyor.
Gözyaşı döken işçilerin ailelerine, Erzincan Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ekiplerince psikososyal destek veriliyor.
"Ciğerimiz yanıyor"
Mesai arkadaşları toprak altında kalan Cihat Karadağ, gazetecilere, olay anında deprem olduğunu zannederek dışarı çıktığını söyledi.
Arkadaşlarını telefonla aradığını ancak ulaşamadığını anlatan Karadağ, "Senelerdir beraber çalıştığımız, ailemiz, canlarımız. Diyecek hiçbir şey bulamıyorum, ciğerimiz yanıyor. En az onlar kadar ciğerimiz yanıyor." dedi.