Hatay'da eşini ve oğullarını depremde kaybeden depremzede: Tek isteğim kızım bulunsun
Hatay'da depreme yakalanan ve 40 saat enkaz altında kalan, 2 oğlu ve eşini depremde kaybeden 37 yaşındaki Çiğdem Güler, kızının tedavi gördüğü hastanenin yıkılması sonrası kızından haber bekliyor.
Kahramanmaraş'ta 6 Şubat pazartesi günü meydana gelen iki büyük deprem 10 ilde büyük yıkımlara neden olurken yaralı vatandaşların tedavisi de Türkiye'nin birçok noktasında devam ediyor.
37 yaşındaki Çiğdem Güler de depreme Hatay Antakya Akevler Mahallesi’nde bulunan 4 katlı apartmanlarının 2'nci katındaki evinde ailesiyle birlikte yakalandı.
40 saat sonra kurtarıldı, eşi ve çocukları yanında vefat etti
Eşi Mehmet, oğulları 14 yaşındaki Mustafa ve 16 yaşındaki Ahmet Yasin ile evde olan Güler, depremle büyük korku yaşadı. Dışarı çıkmak isteyen aile, binanın merdivenleri çökünce çıkamadı.
Binanın enkazında kalan aileden edinilen bilgiye göre Çiğdem Güler, yaklaşık 40 saat sonra enkaz altından çıkarılırken oğulları ve eşinin yanında vefat ettiğini anlattı.
O acı dolu anları gözyaşlarıyla ifade eden Güler, evde olmayan tek kızı 21 yaşındaki Nevin Güler’in depremle yıkılan Antakya Devlet Hastanesi psikiyatri polikliniğinde tedavi gördüğünü belirtti.
Kızının bulunmasını istiyor
Hastane enkazından kızının cesedinin çıkmadığını söyleyen Güler, hasta yatağında tek isteğinin ise eşi ve 2 çocuğunu kaybettikten sonra hayatta kalan tek çocuğu olan kızının bulunması olduğunu ifade etti.
Kalçasında kırık ve ortopedik zedelenmeleri bulunan Güler'in deprem bölgesindeki işlemler sonrası tedavisine Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi'nde devam edilirken, Güler’in deprem anı ve yaşadıklarını anlattığı o anlar ise yüreklere dokundu.
“Sağ çıktım ama kalbim yaralı, eşim çocuklarım yanımda öldü, kızım bulunamadı”
Eşi ve 2 çocuğunun yanında vefat ettiğini anlatan ve kızının durumunu merak ettiğini aktaran 37 yaşındaki Çiğdem Güler şöyle konuştu:
“Çok zor bir andı, ben eşimi, iki oğlumu kaybettim. Kızımı da bulamıyoruz kızım o an hastanedeydi, evde değildi. Bulamıyoruz, kayıp, başka yere mi götürüldü isimsiz mi, kayıtsız muhtemelen yoksa çıkardı. Sadece onun bulunmasını istiyorum. Kızım Nevin Güler, Antakya devlet hastanesinde yatıyordu, oradan ölü olarak çıkmadı, çok şükür sanırım, sürekli çünkü bekleyenler vardı. Amcaları orayı hiç bırakmadı. Sürekli bekliyorlardı, inşallah sağ salim bulunur. Enkazda hiç bilincimi kaybetmedim. Beni kayınbiraderlerim ve arkadaşları gelip kurtardılar. Çok şükür, yaklaşık kırk saat kaldım sanırım, zordu. Artık nefes alamaz durumdaydım. Çok şükür, çıktım ama yaralıyım, kalbim daha çok acıyor, ameliyat yerim sıkıntı değil. Kalkarım ayağa ama çocuklarım gitti, eşim yok. Yan yanaydık, yanımda öldüler. Tekisteğim; şimdi kızım sağ salim bulunsun istiyorum. Eğer bir yede yaşıyorsa ne olur yardım edin, tek ümidim o. Bir haftadır psikiyatri bölümünde yatıyordu. Hani adli dengesi yerinde, kendini ifade eder. Hatta beni bile bulabilir. TC kimlik numaramı biliyor. Söylese ondan benim burada yattığımı bulurlar. Ama bilmiyorum hiçbir haber yok. Buradaki tanıdıklarımız, oradaki amcaları, dayıları, enişteleri, herkes çabalıyor”