Çocuklarda pandemide artan sosyal fobi, okulu da vurdu

Psikolog İrem Naz Kırım, ebeveynlere okulların açılmasıyla ilgili ‘Pandemi Döneminde Okul Psikolojisi ve Kaygı Yönetimi’ konusunda tavsiyelerde bulundu.

Giriş: 03.09.2021 - 15:04 Güncelleme:
İHA

Koronavirüs vakalarındaki artış, yeni okul yılı başlarken çocukların ve ailelerin endişeli olmasına yol açıyor. Uzmanlar, hakkı olanların mutlaka aşı olmasını ve diğerlerinin gerekli hijyen kurallarına uymaları konusunda uyarıyor. Peki, fiziksel korunmanın dışında bu süreçte çocuklarımızın psikolojisini nasıl iyi tutabiliriz?

Pandemi döneminde çocukların okula gitmekten korkmalarının sosyal fobiden kaynaklanabileceğine dikkat çeken Psikolog İrem Naz Kırım, pandemi döneminde çocukları yaşı geldiyse okula gönderilmesi, pandemi sürecini çocuğu korkutmadan, yaşına uygun videolar ve kitaplarla anlatılması gerektiği konusunda uyarılarda bulundu.

“PANDEMİDEN SONRA ÇOCUKLARDA SOSYAL FOBİ ARTTI”

Pandemi döneminde doğan veya büyüyen çocukların hayata hâlâ adapte olamadıklarının altını çizen Psikolog İrem Naz Kırım, “Çocuklarda sosyalleşememesi, ev içinde kısıtlı kalması, hastalık geçirmesi, eğitimini yeterli derecede alamaması hem psikolojik hem de gelişimsel açıdan gerilemeye sebep olmuş olabilir. Çocukların en önemli öğrenme yolu gözlemlemektir. Pandemi dönemindeki çocuklar ne yaşıtlarıyla bir araya gelerek deneyim kazanabildiler ne de yaşının gerektirdiği davranışları sergileyebildiler. Okulların açılmasıyla birlikte bir taraftan heyecan duyarken bir taraftan da kaygılanıyorlar. Pandemi döneminde çocuklarınızı yaşı geldiyse okula gönderin, pandemi sürecini çocuğunuza korkutmadan, yaşına uygun videolar ve kitaplarla anlatın.” diye konuştu.

Psikolog İrem Naz Kırım, pandemi döneminde özellikle okul çağındakilerde okul korkusu, sosyal fobiler, hastalanma korkusu, performans korkusu, teknoloji bağımlılığı, uyku ve beslenme bozuklukları görülmesinin sıklaştığını söyledi.

Psikolog İrem Naz Kırım, şu bilgileri paylaştı: “Ev içinde olmaya alışan çocuklar okulun bilincine varamadıkları için okuldan korkmaya, alıştıkları ortamdan uzaklaşmak istememeye ve okul fobisi geliştirerek, çeşitli bedensel yakınmalar göstererek okula gitmeye direnç göstermeye başladı. Dışarıda olmaktan uzaklaşan çocuklar topluma karışmada zorluk çekmeye, insanların onlara zarar vereceğine, haklarında olumsuz düşüneceklerine, ve yargılanacaklarına inanarak sosyal fobi geliştirdiler. Okulların bir açılıp bir kapanmasıyla, her gün etraftaki birinden ya da sosyal medyadan yalan yanlış bilgilerle dolan, ailelerin endişesiyle birlikte bir de yakınlarından biri hastalık geçirdiyse daha da kaygılanan çocuklar hastalanma korkusu geliştirdiler. Yeterli eğitimsel gerekliliklerini uygulayamayan gençlerimiz, okulların açılmasıyla birlikte hem kendilerinin hem ailelerinin hem de öğretmenlerinin beklentilerini karşılayamayacakları düşüncesiyle performansları konusunda kaygılanmaya başladılar. Kontrolsüz beslenme ve uyku saatlerinde şaşmalar olan çocuklarımız düzensizliğe alıştılar. Bunun sonucunda da uyku ve yeme bozuklukları geliştirdiler.”

“TEDBİRLERE UYARAK SOSYALLEŞMELERİNE İZİN VERİN”

Derslerin online oluşuyla hayatın tam ortasına yerleşen teknolojinin de kontrolü ele aldığını ve derslerle birlikte hem oyunla sosyalleşme hem sosyal medyayla iç içe olma durumunun arttığını işaret eden Psikolog İrem Naz Kırım, şu önerilerde bulundu: “Çocuklar her şeylerini paylaşırlar, bunlara mikroplar da dâhil. Okulda, parkta, herhangi bir sosyal ortamda. Ama bu demek değil ki çocuğumuzu tüm bu alanlardan sakınmak zorundayız. Tam tersine çocuğunuza korunma yollarını öğreterek sosyal ortamlarda dikkatli bir şekilde bulunmasını sağlamalısınız. Çocuklar dilini yaşıtlarıyla iletişim kurarak geliştirir. Dengesini ve sosyal becerisini, öz bakımını, ince-kaba motor fonksiyon gelişimlerini parkta, okulda düşe kalka oyunla öğrenir.”

“KENDİ KAYGILARINIZI ÇOCUĞUNUZA YANSITMAYIN”

Çocukların deneyimlerinin çoğunu gözlemleyerek öğrendiğini söyleyen Psikolog İrem Naz Kırım, ebeveynlerin kendi korku ve kaygılarını çocuklara yansıtmamaya özen göstermeleri gerektiğini söyledi.

Çocukların deneyimlerinin çoğunu gözlemleyerek öğrendiklerine dikkat çeken Psikolog İrem Naz Kırım, bu yüzden ebeveynlerin vereceği her tepkinin çocukların gelişimi için çok önemli olduğunu vurgulayarak “Kaygılı anne-baba olmak, kaygılı çocuk olmak demektir ve bu da birçok hastalığı beraberinde getirir. Çocukların kaygılı anne-babaya değil, bilinçli ebeveynlere ihtiyacı olduğunu unutmayın. Özellikle kreşe veya ilkokula başlayacak çocukların okula adapte olmalarında sorun olup olmayacağı hakkında ön fikir sahibi olabilmek için gelişim, zekâ veya okula hazırlık testleri yaptırılması önemlidir. Bu testlerin yapmanın ve değerlendirmenin uzmanlık istediğini ve sonuçların aileler için çözüm yolunda ciddi yol göstericidir.” dedi.

Psikolog İrem Naz Kırım, “Pandemi sürecinde yemek, uyku, dinlenme ve oyun düzenleri bozulmuş çocuklar için toparlamak adına önce ebeveynlerin düzen değişikliğine giderek çocuklara örnek olması gerektiğini unutmamak gerekli, siz çocuğunuza örnek olursanız o da sizi takip edecektir. Okula gitme ya da adapte olma konusunda sorun yaşayan çocuklar için mutlaka uzmana danışılmalı ve çocukların bu süreçte ihtiyaç duyduğu desteği almaları sağlanmalıdır.“ dedi.

Haber Kaynağı: İhlas Haber Ajansı (İHA)

Gelişmelerden haberdar olmak istiyor musunuz?
Ensonhaber'i Google News'te takip edin.
Abone Ol
Copyright © 2024 Ensonhaber Medya AŞ. Tüm Hakları Saklıdır.