Nevzat Tarhan'ın kaleminden kötülüğün dili: Kötülük Psikolojisi ve Toksik İlişkiler
Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Kötülük Psikolojisi ve Toksik İlişkiler adını verdiği yeni çalışmasında kötülüğün, kötücül dilin ve toksik ilişkilerin giderek yaygınlaşmasına, değer ve anlam odaklı yaşamanın yerine hayatlarımıza hakim olan anomiye dikkat çekiyor.
Kötülüğün normalleşmemesi için önce onun fark edilmesi gerektiğini ifade eden Tarhan, okuru kendi iç dünyasından gündelik hayata, toplumsal ilişkilerden çalışma hayatına ve siyasete uzanan geniş bir çerçevede kötülük tuzaklarına karşı uyaran ve iyiliği çoğaltan bir bakış açısıyla yaşamaya davet ediyor.
Toplum vicdanı yaralayan hadiselerin peş peşe geldiği zamanlarda insanın içindeki kötülük eğilimine mercek tutan bir çalışma.
Yazar, bireysel ve toplumsal düzeyde kötülük yapmaktan ve kötülük tuzaklarına düşmekten kaçınmak için hep birlikte düşünmemiz gereken konulara dikkat çekiyor. İnanç ve anlam odaklı bir hayatın gerekliliği ile modern psikolojinin verilerini örtüştürüyor.
Kitap insanı tanımaktan, nefsi ve egoyu anlamaktan başlayarak içimizdeki iyicil ve kötücül eğilimleri masaya yatırıyor. Olumlu ve olumsuz eğilimlerimizin nörobiyolojisi ile zihinsel kanıtlardan söz ediyor.
KÖTÜLÜĞE YATKIN OLMAK
Bir yandan kötülüğe yatkın kişilik tiplerine, toksik kişilere ve kötülüğün tuzaklarına değinirken öte yandan değerler hiyerarşisinin bozulmasıyla ortaya çıkan durumlara iyi ve değer odaklı çözüm önerileri getiriyor. Kötülük, başkasının görebileceği zararları dikkate almadan hareket etme ya da söz söyleme şeklinde tanımlanabilir.
Her insan farkında olarak ya da olmayarak zaman zaman birilerine zarar verecek davranışlarda bulunabilir. Fakat kötü bir insan olmak ya da hiç bir sakınca görmeden ve rahatsızlık duymadan bencilce birilerine kötülük yapmak farklı bir durumdur.
Psikolojik açıdan bakınca bir insanın bu derece kötü olması ancak süperegosuun (üstbenlik) sağlıklı biçimde gelişmemiş olması ile mümkündür.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan
SUÇLULUK DUYGUSU
Üstbenliği sağlıklı gelişen insanlar yaptıklarının diğer insanları nasıl etkileyeceğini, toplumsal ve kişisel değerleri ile uyumlu olup olmadığını göz önüne alırlar. Bu nedenle ne düşüneceğini ve hissedeceğini dikkate almadan başkasına kötülük yapma olasılıkları çok azdır. Kötülük yaptıklarını düşündükleri anda ise suçluluk duyguları yaşarlar.
Kişilik yapısı olarak baktığımızda en kolay kötülük yapabilenlerin antisosyal kişilik yapısına (psikopat, sosyopat) sahip insanlar olduğu görülmektedir. Ancak narsistik kişilik yapısına sahip insanların başkasını hiç dikkate almayan bencil davranışları da çoğu zaman açıkça bir başkasına yapılmış bir kötülüktür.
Sayfa: 400
BAŞKASINI EZMEKTEN HOŞLANMAK
Psikopatlar ve narsistlerin kolayca kötülük yapabilmeleri çoğu zaman bencil olmalarından ve amaca ulaşmak için her yolu geçerli görmelerinden kaynaklanır. Kötülük yapabilmeyi etkileyen diğer kişilik özellikleri arasında kendi çıkarı için art niyetli davranmak, başkasına acı çektirmekten, üstünlük ya da güçlülük hissetmekten ve başkasını ezmekten hoşlanmak da sayılabilir.