Erkeklerde en yaygın 5 besin eksikliği

Birçok sağlık sorununa yol açabilen besin eksiklikleri, bilinçsiz yaşam tarzı alışkanlıklarıyla birlikte kalıcı hasarlara neden olabiliyor. İşte erkeklerin mutlaka bilmesi gereken 5 besin eksikliği.

Giriş: 03.03.2021 - 12:05 Güncelleme:
Özel İçerik

Yanlış beslenme, kötü beslenme alışkanlıkları ve yetersiz bilgi nedeniyle birçok kişi besin eksiklikleri yaşıyor. Yetersiz vitamin ve mineraller birçok enfeksiyona ve sağlık sorunlarına yol açabiliyor.

Araştırmalar, erkeklerin yüzde 77'sinin yeterince magnezyum almadığını, çoğunun D vitamini eksikliği çektiğini ve diyetlerimizdeki B12 vitamininin ilaçlar nedeniyle baskılanabildiğini, potasyum ve iyot ile ilgili sorunlar yaşanabildiğini gösteriyor.

İşte erkeklerde en yaygın 5 besin eksikliği ve üstesinden gelmenin yolları.

D VİTAMİNİ

D vitamininin bilinen en popüler yararı, iskeletinizi güçlendirmedeki rolüdür. Ancak D vitamini sadece kemik sağlığınızı etkilemez. Araştırmalar, D eksikliği olan kişilerin kalp krizi veya felç geçirme olasılığının yüzde 80'e kadar daha yüksek olduğunu gösteriyor. Çünkü D vitamini, damarlardaki iltihabı azaltabilme özelliği gösteriyor.

D vitamini, güneşin ultraviyole B ışınları cildinize nüfuz ettiğinde vücudunuzda üretilir. Sorun şu ki, güneşli aylarda depoladığınız D vitamini, özellikle de UVB ışınlarının Kasım'dan Şubat'a kadar daha az yoğun olduğu Türkiye koşullarında, genellikle kışın tükenir.

Erkeklerin D vitamini seviyeleri hakkında endişelenmelerinin bir başka nedeni de testosteron seviyeleri ile bağlantılı olmalarıdır. Bir çalışmada, aşırı kilolu ve D vitamini eksikliği olan erkekler, bir yıl boyunca günde 3.333 IU D vitamini aldıktan sonra testosteron seviyelerinde artışlar gördü. Başka bir çalışma, düşük D vitamini seviyesine sahip erkeklerin testosteron seviyelerinin normal D vitamini durumundaki erkeklerden önemli ölçüde daha düşük olduğunu bulmuştur. D vitamini ve testosteron seviyelerinin neden bağlantılı olduğu tam olarak açık değil, ancak seviyenizi yüksek tutmanın iyi bir fikir olduğu açık.

İlk olarak, doktorunuzdan kandaki 25-hidroksi vitamin D seviyenizi test etmesini isteyin. Normal şartlarda mililitrede 30 nanogramın üzerinde olmanız gerekir. Eğer eksiklik çekiyorsanız bir takviyeden günlük ihtiyacınızı karşılayabilir veya süt ürünleri, somon, yumurta sarısı gibi besinlerden D vitamini alabilirsiniz.

MAGNEZYUM

Magnezyumun vücutta birçok ayrı görevi vardır. 300'den fazla bedensel işlemde rol oynar. Yapılan araştırmalar, düşük magnezyum seviyelerinin, kalp hastalığının önemli bir belirteci olan kandaki C-reaktif protein seviyelerini artırabileceğini gösteriyor.

Araştırmalar, magnezyum açısından zengin besinlerin tansiyonu düşürebileceğini gösteriyor. Ayrıca araştırmalar, kanlarında yüksek magnezyum seviyesine sahip kişilerin ani kalp ölümüne yakalanma olasılığının daha az olduğunu belirtiyor.

Magnezyum, glikoz metabolizmasında önemli bir oyuncudur, bu nedenle daha yüksek magnezyum alımına sahip kişilerin tip 2 diyabet geliştirme riski önemli ölçüde daha düşüktür.

Ayrıca kemik sağlığını düşündüğümüzde genellikle kalsiyum hakkında düşünürüz. Ancak magnezyum, kemik oluşumu için de gereklidir. Magnezyum eksikliği osteoporoz ve düşük kemik yoğunluğuna neden olabilir.

Bunların haricinde düşük magnezyum seviyeleri migren üzerinde de bir rol oynar.

Beslenme anketleri, erkeklerin günde önerilen 400 miligram magnezyumun yüzde 80'ini tükettiğini ortaya koyuyor. Uzmanlara göre, yeterli magnezyum olmadan, vücudunuzdaki her hücre eksik çalışır. Bu yüzden diyetinizi yeşil yapraklı sebzeler, kuruyemişler ve baklagiller gibi magnezyum açısından zengin yiyeceklerle güçlendirin.

B12 VİTAMİNİ

B12 vitaminini beyninizin koruyucusu olarak düşünün. Araştırmalar, düşük B12 seviyelerine sahip yaşlı insanların, bilişsel işlevlerini çok daha hızlı bir oranda kaybettiğini gösteriyor.

Çoğu erkek günlük 2,4 mikrogramlık kotayı tüketse de, istatistikler eksiklik olduğunu göstetiyor. Araştırmalar, ilaçlarla etkileşim nedeniyle B12 eksikliklerinde artış yaşandığını ortaya koyuyor. Asit bloke edici mide ilaçları ve bazı diyabet ilaçları B12 vitaminini baskılayabiliyor.

Süt, yoğurt, peynir, karaciğer ve dalak gibi sakatatlar, alabalık ve somon gibi yağlı balıklardan B12 vitaminini alabilirsiniz.

POTASYUM

Bu temel mineral olmadan kalbiniz düzgün çalışamaz, kaslarınız kasılmaz ve beyniniz işlevini verimli bir şekilde yerine getiremez. Çünkü potasyum, hücrelerinizin enerji için glikoz kullanmasına yardımcı olur.

Beslenme araştırmaları genç erkeklerin günde önerilen 4.700 mg potasyumun sadece yüzde 60 ila yüzde 70'ini tükettiğini gösteriyor. Bunun yanında tüketilen sodyum miktarı da, potasyum üzerinde etkili oluyor. Çünkü, yüksek sodyum kan basıncını artırabilirken normal potasyum seviyeleri düşürmeye çalışır.

Yarım avokado yaklaşık 500 mg potasyum içerirken, bir muz kabaca 400 mg içerir. Her iki meyveyi de sevmiyor musunuz? Biraz patates alın, orta boy bir patates 1.600 mg potasyum içerir.

İYOT

Tiroid bezinizin, her ikisi de kaloriyi ne kadar verimli yaktığınızı kontrol etmeye yardımcı olan T3 ve T4 hormonlarını üretmesi için iyot gerekir. Bu, yetersiz iyotun kilo almanıza ve yorgun hissetmenize neden olabileceği anlamına gelir.

İyotlu tuz, önemli bir iyot kaynağı olduğu için, eksiklik çekmediğinizi varsayabilirsiniz. Ancak araştırmalar, normal derecelerde sofra tuzu tüketiminin önerilen iyot miktarını tamamlayamadığını gösteriyor. Bunun haricinde özellikle paketli ürünler vasıtasıyla tüketilen işlenmiş gıdalardaki gizli tuz da metabolizmanıza yarardan çok zarar veriyor.

Tüketilen işlenmiş gıdalar nedeniyle sodyum dolu bir diyetin üzerine daha fazla tuz eklemek pek iyi bir fikir değil, ancak iyot, neredeyse hiç sodyum içermeyen bir kaynakta da bulunabilir: Süt. Sütü sevmiyor musunuz? Günde en az bir porsiyon yumurta veya yoğurt yiyin; her ikisi de iyi iyot kaynaklarıdır.

Gelişmelerden haberdar olmak istiyor musunuz?
Ensonhaber'i Google News'te takip edin.
Abone Ol
Copyright © 2024 Ensonhaber Medya AŞ. Tüm Hakları Saklıdır.