Kütahya'da 5 bin yıllık Aizanoi Antik Kenti, drone ile görüntülendi
Çavdarhisar ilçesinde 199 yıl önce Avrupalı gezginler tarafından keşfedilen Aizanoi Antik Kenti, özellikle Roma döneminden kalma yapılarıyla bölgenin binlerce yıllık geçmişinden izler barındırıyor.
Kütahya il merkezine 57 kilometre uzaklıkta bulunan Aizanoi, 1824'te Avrupalı gezginlerce keşfedildikten sonra 1830-1840 yıllarında incelenip tanımlandı.
Alman Arkeoloji Enstitüsünce antik kentte 1926'da Martin Schede ve Daniel Krencker başkanlığında ilk kazılar yapıldı.
Enstitü tarafından Aizanoi'de 1970'ten itibaren her yıl sistematik olarak yürütülen kazılar, 2011'de bu kurumun lisansının iptal edilmesinin ardından Türk arkeologlara verildi.
Pamukkale Üniversitesinden uzmanlar tarafından yürütülen kazı görevi, 2022'de Kütahya Dumlupınar Üniversitesine (DPÜ) devredildi.
Kazılar 4 ayrı bölgede devam ediyor
Aizanoi kazısı, Kütahya Valiliğinin desteğiyle, Gürok Turizm ve Madencilik ile Halk Yatırım sponsorluğunda DPÜ Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Gökhan Coşkun başkanlığında ekip tarafından 4 ayrı bölgede sürüyor.
Erken Tunç Çağı'ndan itibaren 5 yıllık geçmişe sahip olan ve günümüzdeki adı Koca Çay olan Penkalas Çayı'nın iki yanına kurulu antik kentte bu yıl yürütülen çalışmalarda kazıların yanı sıra röleve restorasyon çalışmaları da yapılıyor.
Çalışmalar kapsamında restorasyon projesi tamamlanan antik tiyatronun, kurul onayından sonra önceki yıllarda başlanan onarım faaliyetlerine yeniden başlanması hedefleniyor.
Son iki yıldır Penkalas Çayı'nda yürütülen çalışmalarda, tamamen yıkılmış olan 3 numaralı köprünün son ayağı ve temelleri de ortaya çıkarılarak, köprünün antik çağda olduğu gibi ayağa kaldırılması planlanıyor.
Antik kent, Anadolu Ajansı ekibince pilotun gözünden uçuş izlenimi veren FPV dronla görüntülendi.
Efes, Bergama, Side gibi antik kentlerin çağdaşı
Aizanoi, Frigya'ya bağlı Aizanitislerin ana yerleşim merkezlerinden biri olarak gösteriliyor. Kent alanının Erken Tunç Çağı'nda milattan önce 3000'li yıllardan itibaren kullanıldığı tahmin ediliyor.
Roma döneminde antik kentte yaklaşık 80 bin kişinin yaşadığı değerlendiriliyor.
13'üncü yüzyılda Çavdar Tatarlarının üssü olduğu, sonraları Çavdarhisar ismini aldığı belirtilen Aizanoi'de bugüne kadar pek çok önemli eser gün ışığına çıkarıldı.
Aizanoi'de Anadolu'nun en iyi korunmuş Zeus tapınağı, 15 bin kişi kapasiteli tiyatro ve bitişik nizamda yapılmış 13 bin 500 kişilik stadyum, iki hamam, dünyanın ilk ticaret borsa binası, sütunlu cadde, Koca Çay üzerinde ikisi ayakta kalmış 5 köprü, iki agora, gymnasium (halka açık atletizm yarışmalarına katılan sporcuların eğitim alanı), Meter Steunene kutsal alanı, nekropoller (mezar), antik bir bent, su yolları, kapı yapıları bulunuyor.
Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünce (UNESCO) Dünya Mirası Geçici Listesi'ne 2012'de dahil edilen Aizanoi Antik Kenti; Efes, Bergama, Side gibi antik kentlerle çağdaş olarak biliniyor.
Dünyanın ilk borsası ve sütunlu cadde
Aizanoi'nin güneyinde 2'nci yüzyılın ikinci yarısında yaptırılan ve gıda pazarı niteliğiyle kullanıldığı tahmin edilen yuvarlak yapının, dünyanın ilk borsası olduğu kayıtlarda geçiyor.
284-305 yıllarında hüküm süren Roma İmparatoru Diocletianus'un enflasyonla mücadele amacıyla hazırladığı mal satış bedellerinin taş bloklar üzerinde duyurulduğu borsa, 1970'lerdeki kazılarda ortaya çıkarıldı.
Borsa yapısındaki kitabelerde, imparatorluk pazarlarında satılan tüm malların satış ücretleri yer alıyor. Buna göre, kuvvetli bir köle, iki eşeğin ücretine, bir at da 3 köle ücretine eşitti.
Sütunlu cadde olarak adlandırılan bölümün mermer tamamlamaları az miktarda yapılarak yeniden ayağa kaldırıldı. Ayağa kaldırmada kullanılmayan mimari parçalar, galerilerin arka duvarlarına yerleştirildi.
Söz konusu caddenin, tapınaktan ana köprüden geçerek şehir dışındaki Meter Steunene kutsal alanına giden törensel yolun bir parçası olduğu, ürünlerin satışa sunulduğu dükkanların girişinin de bu alanda olduğu belirlendi.
Yapımı için tapınak yıkılan sütunlu caddenin 6'ncı yüzyıla kadar varlığını orijinalliğiyle koruduğu ve depremde yıkıldığı belirtiliyor.