Muğla'da arkeologlar Selçuklu dönemi yapıları ortaya çıkardı
Kavaklıdere ilçesindeki Asarcık Tepe'de gerçekleştirilen arkeolojik kazılarda, Selçuklu Devleti'ne ait konutlar ve fırınlar gibi yapılar gün yüzüne çıkarıldı.
Asarcık Tepe Arkeolojik Kazı Başkanı Doç. Dr. Bekir Özer, 2021 yılında başlayan kazı çalışmalarında bölgenin tarihine dair önemli ve ışık tutan bulgulara ulaştıklarını belirtti.
Kültür ve Turizm Bakanlığının Geleceğe Miras Projesi kapsamında alandaki çalışmalara devam ettiklerini ifade eden Özer, şunları söyledi:
Bugüne kadar yürüttüğümüz kazılarda, milattan önce 3. bin yıla kadar uzanan kültür izleriyle karşılaştık. Bu dönemin özellikle Hititler için çok önemli olduğunu söyleyebiliriz. Dolayısıyla burası, araştırma açısından nadir ve değerli alanlardan biri.
Özer, kazıların yapıldığı alanda Demir Çağı'na ait sağlam sur duvarlarına da rastladıklarını söyledi.
"ASARCIK TEPE, TÜRKLERİN SON KÜLTÜREL EVRESİ"
Alanda yapılan araştırmalarda sonraki kültürel süreçlerin Helenistik dönemi kapsadığını belirten Özer, şu bilgileri verdi:
Milattan önce 2. yüzyıl civarında yerleşim terk ediliyor, ancak Orta Çağ'da tekrar yerleşim izlerine rastlıyoruz. Bu dönemde bölge, Bizans'ın kale yerleşimi olarak karşımıza çıkıyor ve oldukça iyi korunmuş. Sonraki evre ise Anadolu Selçuklu Devleti dönemi. Türklerin fetih hareketlerinin izlerini burada da görüyoruz. 1240-1250'li yıllarda, tepe ele geçirildikten sonra, ilk Türkler yamaçlarda yerleşim kurmuş. Bu süreç yaklaşık 100 yıl devam etmiş ve bu dönemde Asarcık Tepe, Türklerin son kültürel evresine sahne olmuş.
2 BİN YILLIK KALINTILAR
Kazılar sırasında neredeyse her dönemin en belirgin buluntuları ile karşılaştıklarını ifade eden Özer, milattan önce 2. bin yılın gaga ağızlı testileri, kaseleri ve Ege kıyılarıyla olan bağlantıyı gösteren çömlek parçalarını örnek olarak verdi.
Demir Çağı'nda daha çok Frig, Likya ve Karya kültürlerine ait veriler bulduklarını belirten Özer, Helenistik dönemde ise İskender sikkelerinin dikkat çeken buluntular arasında yer aldığını vurguladı.
Özer, Orta Çağ'da ise tepenin ele geçirilmesi sırasında tüm kalıntıların yıkıldığını ve geriye enkazların kaldığını sözlerine ekledi.
GÜNÜMÜZE ULAŞAN EN TEMEL VERİLER, FIRINLAR
Doç. Dr. Bekir Özer, Selçuklu Devleti dönemine ait Gıyaseddin Keyhüsrev sikkelerinin, bölgenin fethedildiği tarihe dair en güvenilir bilgi kaynağını sunduğunun altını çizdi:
Türkler ilk yerleşimlerini tepenin doğu ve güney yamaçlarında, tek odalı konutlar şeklinde inşa etmişler. Bu konutlar, sur duvarı boyunca sıralanmış ve birkaç kuşak boyunca kullanılmış. Bugüne kadar ulaşan en önemli bulgu ise bu yapılar içindeki fırınlar. Kazı alanında, yapıların içerisinde ve çevresinde fırınların varlığına rastladık.
Kazı çalışmalarının yıl sonuna kadar süreceğini belirten Özer, bu süreçte daha birçok önemli buluntuya ulaşacaklarına inandığını ifade etti.