Ümit Yenişehirli yazdı: 'Ahmak'a dair

Yüksek Seçim Kurulu üyelerine “ahmak” dediği iddiasıyla yargılanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkındaki dava kapsamında tartışmalar sürerken Ümit Yenişehirli, 'ahmak' kelimesini inceledi.

Siyasette bir “ahmak” tartışmasıdır gidiyor.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında, Yüksek Seçim Kurulu üyelerine “ahmak” dediği iddiasıyla açılan dava, İstinaf aşamasında. İmamoğlu’nun davayla ilgili yaptığı son açıklamaların yargıyı tehdit eder tarzda olduğunun değerlendirilmesi ise tartışmaları daha da alevlendirdi.

Madem, “ahmak” kelimesi bu kadar dolaşımda, bu kelimenin evrensel ölçekte kökenine, mazisine, bizdeki hallerine ve yargısal boyutuna bir bakalım…

ANTİK YUNAN’DA ORTAYA ÇIKMIŞTI

Oxford, Webster ve Cambridge gibi köklü İngilizce sözlüklerde yer alan bilgilere göre, “ahmak” anlamına gelen “idiot”, Yunanca kökenli bir kelime olup, antik çağlardaki anlamı, “özel yeteneklerden yoksun kişi”ydi. Sıradan kişi, eğitimsiz kişi gibi yakın anlamları da vardı.

Eski Yunan’da kadınlar, yabancı ve köleler ile “Yunan kanı taşıyan iki asil Atina vatandaşının çocuğu olmayanlar”ı dışarıda bırakarak oynanan “demokrasi oyunu” yine de çok önemseniyordu.

Vatandaşlar agoralarda toplanarak, şehrin sorunları üzerine konuşuyorlardı. Seçme hakkı olanlar, bu hakka sahip olup da toplumsal konulara ilgisiz kalanları ise kınamaktaydı.

İşte, idiot kelimesi, bu durumdaki kişileri tanımlamak için ortaya çıkmıştı. Sosyal problemlere ilgisizlik zamanla öyle ciddiye alındı ki, idiotlara para cezası verilmeye, toplum içinde damgalanmaları için de görünür yerleri kırmızıyla işaretlenmeye bile başlanmıştı.

TABİRİ TIPÇILAR ÖDÜNÇ ALDI

Eski Yunancadan Latinceye, oradan da Fransızca ve İngilizceye taşınan eğitimsiz, kaba, aklını doğru kullanamayan ve cahil gibi anlamları da karşılayan (benzer anlamlarda stupid, dumb ve fool da vardı) idiot, 19. yüzyılda ise psikolojik bir tabire dönüşerek, doktorlar tarafından da kullanılmaya başlamıştı.

Kimi doktorlar ile doktorculuk oynayan şarlatanlar, sözde tıbbî bir teşhis ortaya koyarak zekâ geriliği olanlar için nezaketsizce idiot demeye başlamışlardı.

Buna göre, zekâ seviyesi 0 ile 25 arasında olan ve kişisel bakımını hiçbir şekilde sağlayamayan insanlar idiottu. Aynı kitle ayrıca, benzer amaçlarla zayıf zekâlı, embesil, aptal ve moronu da kullanmıştı.

“İDİOT EVLERİ” AÇILMAYA BAŞLAMIŞTI

19'uncu yüzyılda idiotun tıbbî alandaki kullanımında o kadar özensiz davranılmaya başlanmıştı ki, çocuk bakım ya da huzurevleri gibi “idiot evleri” açılır olmuştu. Bir raporda, “1867 yılında New York’ta 15 yaşın altında 303 idiot olduğu” belirtiliyordu.

“İdiot evleri”, gazetelere reklam vermeye bile başlamışlardı. Yirminci yüzyılın ortalarından itibaren ise hastalara yönelik bu aşağılayıcı kullanımlar psikoloji camiasında yavaş yavaş terk edilmişti.

TÜRKÇEDEKİ İLK KAYIT ZEMAHŞERÎ’YE AİT

Ahmak sözcüğünün dilimizdeki yolculuğu ise Arapçadan geçişiyle başlamıştı. Eski Türklerde “tilfe, tilve” sözcükleri aptal anlamına gelmekteyse de bu kelimeler Türk topluluklarında fazla yaygınlaşmamıştı. Ahmak ise 1300’lü yıllarda duyulmaya başlamıştı.

Nişanyan Sözlük’te, bu kelimenin kullanımına dair en eski Türkçe kaynağın Mukaddimetü'l-Edeb olduğu belirtiliyor. Bu eser, İslam âlimi Hârizmî ez-Zemahşerî tarafından, Arapça öğrenmek isteyen Hârizmşahlar hükümdarı Atsız b. Muhammed için kaleme alınmıştı.

Sözcük, Arapça “humk”dan (ahmak, deli) türetilmişti. Arapçada ve oradan da bize geçen haliyle ahmak; diğer birçok dilde olduğu gibi, şaşkın, akılsız, dengesiz, anlayışsız, budala, bön, aptal gibi anlamlara gelmekteydi. Hamakat da ahmakça anlamı taşıyordu.

Farsçada ahmak anlamına gelen künd de Osmanlıcaya geçmişti. Osmanlıcada ayrıca; andavallı, şapşal, alık, bön ve aval da yine ahmakla eşanlamlı kelimelerden bazılarıydı.

YARGITAY İÇTİHATINDA HAKARET SAYILIYOR

Ahmak kelimesinin güncel tartışmaları ilgilendiren tarafına bakıldığında ise hem ahmak hem de yerine kullanılan kelimeler üzerinden yargının verdiği ceza kararları bulunuyor.

Yargıtay içtihatlarında, bu kelime ve eşanlamlıların kullanılmasıyla hakaretin gerçekleştiği belirtiliyor.

Onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte olan bu türden kelimeleri kullanarak olumsuz sıfatların karşı tarafa yüklenmesinin sövme fiilini oluşturduğu kaydediliyor.

Tarih Haberleri

  1. Yemen'den İsrail'e füze saldırısı: Sirenler çaldı
  2. ASAL Araştırma: CHP'nin DEM ile mitingine halkın çoğunluğu olumsuz bakıyor
  3. Fethiye'de sağanak nedeniyle su baskınları yaşandı
Sonraki Haber