Zemzem suyunun varoluş hikayesi

Cennet pınarı olarak nitelendirilen, yeryüzündeki en hayırlı su olan ve vücuda sayısız faydası olan zemzem suyunun vâroluş hikayesini duymuş muydunuz? Zemzem suyu hakkında her şey bu yazıda...

Giriş: 30.09.2021 - 17:21 Güncelleme:
Haber Merkezi

Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) raporlarına göre dünyanın en sağlıklı sularından olan zemzem suyunun esrarı, günümüz teknolojisindeki tüm araştırmalara rağmen çözülemiyor.

Kaynağı bulunamayan suyun denizden 80 kilometre uzakta olmasına ve çevresinde başka hiçbir kuyu olmamasına rağmen yıllardır kurumaması, araştırmacıları şaşkına çeviriyor.

Sadece 1.5 metre derinliğindeki kuyudan hac mevsiminde milyonlarca hacı tüm su ihtiyacını karşılarken, su seviyesinde de hiçbir azalma olmuyor.

Açlığı gidermek için içenin açlığını, susuzluğunu gidermek için içenin de susuzluğunu gideren suyun esrarı bilim adamları tarafından inceleniyor.

Hz. Peygamberin: "O (zemzem) gerçekten mübarektir, o gerçekten doyurucu bir gıdadır." buyurduğu zemzem suyunun mucizevi hikayesini gelin birlikte öğrenelim...

ZEMZEM SUYUNUN VÂROLUŞ HİKAYESİ

Hz. Hacer, Hz. ibrahimin eşi ve Hz. İsmailin annesidir. İslam kaynaklarında mısırlı olduğu söylenen Hz. Hacer'in, krallardan birinin kızı olduğu belirtilir.

Hz. Hacer'in Hz. İbrahim Mısır'a gittiğinde tahtın başında bulunan firavunun cariyelerinden biri olduğu da rivayetler arasındadır.

Hz. Sare ile evli olan Hz. İbrahim'in uzun bir müddet çocuğu olmamıştır. Bu nedenle Hz. İbrahim, Allah'a yalvarmış ve "Rabbim bana salihlerden olacak bir evlat ver!" şeklinde dua etmiştir.

Hz. İbrahim'in evlat hasreti çekmesine üzülen Hz. Sare, ona Mısır'dan getirdiği cariyesi Hacer'i ikinci eş olarak takdim etmiştir.

Bu evlilikten Hz. İsmail dünyaya gelmiş, ancak onun doğumundan bir süre sonra Hz. Sare, Hz. Hacer'i ve oğlunu evden uzaklaştırmak istemiştir.

Hz. İbrahim bu talebin üzerine bir müddet tereddüt etmiş; Allah'tan aldığı emir doğrultusunda Hz. Hacer ve oğlunu evden uzaklaştırarak onları Mekke'ye, Kabe'nin bulunduğu yere götürmüştür.

Mekke, o dönemde tamamen ıssız bir beldedir. Kupkuru bir vadiye getirilen Hz. Hacer, Hz. İbrahim'e:

"Bizi hiçbir ekinin bitmediği ve kimsenin yaşamadığı bu vadiye bırakıp gidecek misin?" diye sormuştur.

Hz. İbrahim bunun Allah'ın emri olduğunu ve böyle yapmaya mecbur olduğunu belirtmiştir.

Oğlu Hz. İsmaili ve eşi Hacer'i ıssız bir beldede adeta ölüme terkeder gibi bırakmak, Hz. İbrahim'e çok zor gelmiş ve Allah tealaya şöyle dua etmiştir:

"Ey Rabbimiz! Ben zürriyyetimden bir kısmını, senin kutsal evinin (Kâbe) yanında tarıma elverişli olmayan bir vadiye yerleştirdim. Bunu yaptım ki Rabbim, namazı kılsınlar! İnsanların gönüllerini onlara meylettir ve çeşitli ürünlerden onlara rızık ver ki şükretsinler!"

Müfessirlere göre Hz. İbrahim bu duayı, Mekke Yerleşim merkezi haline geldikten ve Hz. İsmail ile birlikte Kâbe'yi inşa ettikten sonra yapmış olabilir.

Allah Hz. İbrahim'in duasını kabul etmiş, Mekke'yi güvenli bir şehir haline getirmiş ve dünyanın farklı yerlerinde yetiştirilen ürünlerin hac ve umre gibi ibadetler, panayırlar gibi ticari vesilelerle buraya getirilmesini sağlamıştır.

Hz. İbrahim'in kendilerine bıraktığı az miktardaki su ve erzakın bitmesi üzerine Hz. Hacer, ıssız Mekke vadisinde oğlu Hz. İsmailin susuzluktan ölmesinden korkmuş ve telaşa kapılmıştır.

Endişe ile Safa ve Merve tepeleri arasında su aramaya başlamış ve bu gidiş gelişlerin sayısı yediye ulaştığında Merve tepesinde olduğu sırada bir ses işitmiştir.

Oğlunu bıraktığı yerden gelen bu sese doğru baktığında, Cebrail tarafından kazılan topraktan su kaynadığını fark etmiştir.

Çıkan su ile Hz. İsmail'in oynadığını görmüş ve suyun önünü keserek bir gölcük oluşturmaya çalışmıştır.

Kuran-ı Kerim'de de 'ekin bitmeyen bir vadi' olarak tanımlanan bu çorak yerde Hz. Hacer kendilerine su ihsan ettiği için Allah'a şükretmiştir.

Bir yandan avucu ile suyu kabuna doldururken aynı zamanda etrafını çevirmeye uğraşmıştır.

Hz. Peygamber (s.a.v) bununla ilgili şöyle demiştir:

"Allah İsmail'in annesine rahmet eylesin; eğer suyun önünü kapatmasaydı zemzem şarıl şarıl akıp giden bir ırmak olurdu."

Zemzem suyunu bir yandan kendi içen, diğer yandan da çocuğunu emziren Hz. Hacer'e Cebrail Aleyhisselamın şunları söylediği rivayet edilmiştir:

"Bu suyun yok olacağından, kaybolup çekileceğinden korkma. Burası Allah'ın evidir, Allah dostlarını korur. Bu, Allah'ın misafirlerinin içeceği bir sudur."

(Eski zamanlarda zemzem kuyusu)

Zemzemin Hz. İsmail'in topuklarını pek çok kez yere vurması sırasında çıktığı da nakledilen rivayetler arasındadır.

Hz. Hacer'in Zemzemi ararken yedi defa Safa ve Merve tepelerinin arasında gelip gitmesi, hac ve umre ibadetlerinde yer alan sa'y eyleminin temelini oluşturmuştır.

Hz. Hacer ile Hz. İsmail'e yerden su çıkması olayına başta Kuran-ı Kerim olmak üzere Hristiyan ve Yahudi kaynaklarında da yer verilmiştir.

Zemzem suyu, toprak üstünde akan bir kaynaktır ve bir kuyu haline getirilmesi Hz. İbrahim tarafından gerçekleştirilmiştir.

Öte yandan Zemzem suyunun varlığı Mekke'de yaşam emarelerinin de görülmesini sağlamıştır.

Böylece zemzem, Mekke'ye ilk yerleşime zemin hazırlamış; Hz. İbrahim ve oğlu İsmail tarafından temelleri yükselen Kâbe ile bütünleşmiştir.

Mekke gibi susuz bir mevkide yerleşimin en önemli sebebi Kâbe ile birlikte zemzem kuyusunun varlığıdır. Arap dilinde "bol, bereketli, doyurucu ve kaynağı zengin su" gibi anlamlara gelen zemzem, sadece kutsal kabuI edilen Harem bölgesinin değil, bizzat Kâbe'nin kuyusu ve bütünleyicisi olarak görülmüş, Mekke için bir nevi hayat kaynağı olmuştur.

Avrupa'da laboratuarlarda yapılan araştırmalarda, zemzem suyunun çok az kükürt içerdiği tespit edildi.

Amerika'da yapılan test sonuçlarına göre ise zemzem, içinde mikroorganizma ve bakteri bulunmayan tek su olma özelliği taşıyor.

WHO tarafından da zemzem, dünyanın en içilebilir ve sağlıklı sularından biri olarak görüldü.

Fakat diğer sulara göre çok daha besleyici ve mineral barındıran suyun kaynağı ise halen araştırma konusu.

ZEMZEM SUYUNUN FAYDALARI NELERDİR?

Hz. Peygamber: “Zemzem suyu ne amaçla içilirse ona yarar sağlar.” buyurmuştur.

Hiçbir su kaynağında görülmeyen nitelikleri bulunan zemzemin bazı özellikleri;

Hiçbir su kaynağında görülmeyen nitelikleri bulunan zemzemin bazı özellikleri:

Amerika’da yapılan test sonuçlarına göre, dünyada içinde mikroorganizma ve bakteri bulundurmayan tek su zemzem. Yani mikrobik hastalıklara karşı etkili olan florürleri barındırıyor. Batı'da yapılan lâboratuvar çalışmalarına göre zemzem, diğer sulara nazaran çok daha az kükürt ihtivâ ediyor. Diğer tüm sulara oranla çok daha fazla mineral barındırıyor bu sebeple çok daha besleyici. Açsanız açlığınızı, susuzsanız susuzluğunuzu gideren tek su. (Ebû Zer Hazretleri bu hakikati tecrübe etmişti. İki ay boyunca sadece zemzem ile yaşamış, hattâ kilo almıştı.) Yüksek kalsiyum ve magnezyum tuzu ihtivâ etmesi sebebiyle, yorgun insanların yorgunluğunun gitmesini sağlıyor. Alman kimyacıların yaptığı çalışma neticesinde; normal bir su ile karıştırıldığında katıldığı suya baskın gelip, bütününü mayalayarak diğer suyu da zemzeme çeviriyor. Zemzem Araştırma Merkezi kayıtlarına göre zemzem kuyusundan saniyede 8.000 litre su çekiliyor. Bu, günde 691,2 bin litre zemzem demektir. 24 saat boyunca su çekilip, 11 dakika durulduğunda kuyu eski seviyesine geliyor.

(Zemzem kuyusu)

Su kristalleri üzerine araştırmalar yapan Japon bilim adamı Dr. Masaru Emotu ise Zemzem üzerinde yaptığı araştırmaların neticesinde şunları söylüyor:

“Zemzem’de büyük bir enerji var. Başkasını değiştirir ama kendi değişmez. Zemzemin kristal düzeni ve yapısı çok farklı, çan sesini duyduklarında kararıyorlar. Her bir kristalin Kâbe-i Muazzama’ya benzeyen bir doku yapısı var. Kur’ân-ı Kerim ve ezan sesinde ise parlaklaştığı ve netleştiğini tespit ettim.

Fizikî ve kimyevî özellikleri bakımından yeryüzündeki bütün sulardan farklı. Çevresinde cereyan eden bütün değişimleri hâfızasına alıyor. Yapısı çok farklı. Bu, onu dünyadaki diğer elementlerin efendisi yapıyor.”(Kemal ÖZER, Hangi Suyu İçmeli?, s. 55-56)

Gelişmelerden haberdar olmak istiyor musunuz?
Ensonhaber'i Google News'te takip edin.
Abone Ol
Copyright © 2024 Ensonhaber Medya AŞ. Tüm Hakları Saklıdır.