Yeryüzünde 100 milyon civarında Kalaşnikof var ve her biri can yakmaya devam ediyor.
Yıl 1941. Almanya, Rusya’yı fena sıkıştırıyor. Hitler ordularının güçlü silahları karşısında Kızıl ordu tutunamıyor. Ancak Stalingrad'ı inatla savunuyor, kış şartlarını da arkalarına alıp ülkelerini kurtarıyorlar.
Elbette bu çok pahalıya mal oluyor, binlerce genç ölüyor, on binlercesi de yaralanıp hastanelere düşüyor ki onlardan biri de Mikhail Kalaşnikof'tur…
Mikhail, bir tank uzmanı olarak katıldığı Savaşta ağır yaralanıyor..
İyileşmeye başladığı sırada Moskova'daki Havacılık Araştırma Dairesi'nde AK-47 üzerinde çalışmaya koyuluyor.
İşte "keleş" olarak da bilinen "kalaşnikof" silahın hikayesi...
KALAŞNİKOFU KİM BULDU
Mihail Timofeyeviç Kalaşnikov tarafından tasarlanan ateşli silah serisi kalaşnikof, AK-47 modeli ile tanınır.
II. Dünya Savaşı sırasında Eylül 1941'de bir tank uzmanı olarak katıldığı Bryank Savaşı'nda ağır yaralanan Kalaşnikov, dünyanın tanıyacağı bir silah çeşidini icat edecektir.
Mihail Kalaşnikov, tedavi gördüğü 6 aylık süreçte Sovyet makineli tüfekleri üzerine yakınan askerlere tanık oldu. Bu durum, onu yeni bir silah üretme fikrine alıştırdı.
1944 yılında tasarımına başladığı silahın 1946'da prototipinin yapımını tamamladı. 1948 yılında AK-47'nin Kızıl Ordu'nun donanımı için kabul edildiği bildirildi ve Kızıl Ordu'nun ana piyade tüfeği seçildi.
AK-47 ve türevleri, basit yapısı, kolay bakımı ve düşük maliyeti nedeniyle şimdiye kadar en çok üretilen ve en yaygın tercih edilen piyade tüfeği oldu.
"Keleş" olarak da bilinen bu silah, Soğuk Savaş yılları boyunca birçok çatışmada kullanılarak komünist blok için sembol haline geldi.
Kalaşnikofun mucidi Mihail Kalaşnikov, 23 Aralık 2013 tarihinde Udmurtya Cumhuriyeti'nin başkenti Izhevsk'te hayata gözlerini yumdu. Öldüğünde 94 yaşındaydı.
Editor
