Yer'in kendi ekseni çevresinde döndüğü, Güneş'in hareketli değil durağan olduğu ve Yer'in Güneş'in çevresinde dolandığı görüşüne dayalı gün merkezli (helyosantrik) evren modelini geliştiren Polonyalı astronomdur. Kopernik'in gün merkezli evren kuramı sonraki yüzyıllarda bilimi ve felsefeyi derinden etkilemiş, modern bilimin gelişiminde çok önemli bir adım oluşturmuştur.
ASTRONOMİ
Düşünce tarihinde etkisi yönünden Copernicus devrimiyle boy ölçüşebilecek pek az dönüşüm vardır. Son 400 yılda tanık olduğumuz bilimsel gelişmenin astronomide yer alan bu devrimle başladığı söylenebilir. Dinsel bağnazlıkla özgür düşünce hemen her dönemde çatışma içinde olmuştur. Ortaçağ düşünce geleneğini kıran ilk bilimsel atılımın astronomide ortaya çıkması bir bakıma doğaldı. Öncelikle, astronomide hiç bir alanda olmayan bir bilgi birikimi vardı.
BOYLAM HESAPLAMASI
Babillilerin göksel nesnelerin devinimlerine ilişkin gözlemlerini, kuramsal düzeyde işleyen eski Yunanlıların astronomide büyük ilerleme kaydettikleri bilinmektedir. Nicolaus Copernicus 17. yüzyıla gelinceye dek egemenliğini sürdüren Ptolemy (Batlamyus) sistemi bu birikimin ürünüdür. Sonra, Rönesans'la birlikte, astronomide ivedi çözüm gerektiren pratik sorunlar ağırlık kazanmıştır. Bu sorunlardan biri denizde boylam hesaplanmasına ilişkindir. Öncelikle, güneşin izler göründüğü yolun doğru belirlenmesini gerektiriyordu.
TAKVİM
Çözümü aranan bir diğer sorun takvime ilişkindi. M. Ö. 46'da oluşturulan yürürlükteki takvim yetersizdi. Örneğin, o takvime göre, bir yıl 365 günden oluşuyordu (Oysa, şimdi bildiğimiz gibi yılın süresi bundan 11 dakika 14 saniye daha kısadır).
Ne var ki, bu türden nedenler, doğruluğu söz götürmez sayılan Ptolemy teorisinde köklü bir değişiklik için yeterli olamazdı. Astronomların çoğu kimi düzeltmelerle yer-merkezli sistemin korunabileceği inanıyorlardı. Nitekim, klasik dönemden beri kimi bilginlerce önerilen güneş-merkezli sistem onların gözünde saçma olmaktan ileri bir anlam taşımıyordu.
Nicolaus Copernicus mistik eğilimlerine karşın bir astrolog değil, gerçek bir astronomdu. Tarih onu 17. yüzyıl bilimsel devrimine yol açan araştırma tutkusu ve atılımcı kişiliğiyle bize tanıtmaktadır.
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış