Amerikalılar, muhalif partileri 'düpedüz kötü' olarak görüyor
Haber Merkezi

ABD'de başkanlık seçimlerine iki haftadan az bir süreç kaldı.

Seçimlerin yaklaşmasıyla, anket sonuçlarında ciddi değişkenlikler yaşanmaya başladı.

Adaylığının açıklanması sonrası anketlerde yüzde 60 gibi bir farkla önde olan Demokratların adayı Kamala Harris, şu an Cumhuriyetçilerin adayı Donald Trump ile neredeyse başa baş gidiyor.

Aralarında ülke genelinde sadece 1 puan fark bulunan adaylar arasındaki yarış, seçim günü yaklaştıkça kızışmaya devam ediyor.

YENİ SEÇİM ANKETİ AÇIKLANDI

Johns Hopkins Üniversitesi de, 2 bin kişilik bir grupla yeni bir seçim anketi hazırladı.

Yaklaşık 2 bin katılımcı; Trump’ın 2020 seçimlerini kazandığını düşünen Cumhuriyetçiler, Biden’ın kazandığını düşünen Cumhuriyetçiler, Demokratlar, bağımsızlar ve genel olarak tüm katılımcılar olarak beş gruba ayrıldı.

KARŞIT PARTİYİ 'KÖTÜ' BULUYORLAR

Trump’ın 2020'de kazandığını düşünen Cumhuriyetçilerin üçte ikisi, Demokratları kötü bulurken Demokratların yarısı, Cumhuriyetçileri kötü olarak değerlendiriyor.

Araştırmacılar, bu tür bölücü inançların demokrasiyi tehlikeye attığını belirtti.

Johns Hopkins Üniversitesi'nde siyasi şiddet ve kutuplaşma üzerine çalışan Lilliana Mason, "Siyasi rakiplerimizi şeytanlaştırmak, onları düşman olarak gördüğümüzü gösteriyor." dedi.

Mason, "Bir demokrasiyi yönetmek, uzlaşma ve karşılıklı saygı gerektirir. Bu hisler, o saygıyı neredeyse imkansız hale getiriyor, bu da demokrasinin sağlığını tehdit ediyor." şeklinde ekledi.

Ankete katılanlar; parti bağlılıkları, siyasi kimlikleri, 2020 seçim sonuçları, bilgi kaynakları ve diğer partilerden insanlara dair görüşleri hakkında soruları yanıtladı.

SİYASİ OLARAK "EVSİZ" HİSSEDİYORLAR

Mason ve Scott Warren, projenin ortak liderleri olarak, 2024 başkanlık seçimleri öncesinde seçmenlerin durumunu belirlemeye çalıştı.

Politik bilimci Lilliana Mason, siyasi rakipleri şeytanlaştırmanın düşmanlık anlamına geldiğini belirtti. Araştırma, özellikle cinsiyet ve ırk konularında "seçim yalanı" savunan Cumhuriyetçiler ile diğer seçmenler arasında artan bir bölünme olduğunu gösterdi.

Warren, "2020 seçim yalanı, önemli bir politika meselesi kadar kimlik meselesi haline geldi." dedi.

2020 seçim sonuçlarına inanan Cumhuriyetçilerin, belirgin bir şekilde demokratik görüşlere sahip olduğu ve şu anda kendilerini siyasi olarak evsiz hissettikleri ifade ediliyor.

CUMHURİYETÇİLER KADINLARIN BAŞKAN OLMASINI DESTEKLEMİYOR

Veriler, Cumhuriyetçi seçim yalanı savunucularının kadınların başkan olmasını destekleme olasılığının düşük olduğunu ve yüzde 28'inin kadınların ev işlerine bakması gerektiğine inandığını gösteriyor.

Ayrıca, seçim yalanı savunanların yüzde 80'inden fazlası, siyah Amerikalıların önyargıları aşmaları gerektiğine dair "özel ayrıcalıklar olmadan" görüş bildirdi.

DEMOKRATLARIN ÖNCELİĞİ "KÜRTAJ"

Seçim yalanı savunucuları ve Biden’ın 2020 seçimlerini kazandığını düşünen Cumhuriyetçiler, oy vermekte en çok ekonomik durum, göç ve suç gibi konulardan etkilendiklerini belirtirken, Demokratlar öncelikli olarak kürtaj, ekonomi ve demokrasi konularını öne çıkarıyor.

Bağımsızlar ise ekonomi, göç ve kürtajı en önemli meseleler olarak sıralıyor.

Bir sonraki anketin, gelecek hafta yapılacak genel seçim öncesinde gerçekleştirilmesi planlanıyor.

Bir sonraki anketin, gelecek hafta yapılacak genel seçim öncesinde gerçekleşmesi planlanıyor.