
Akşam gazetesine röportaj veren İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve eşi Özleyiş Topbaş 38. evlilik yıldönümlerinde mutlu evliliğin sırlarını, özel hayatlarını samimi bir şekilde anlattılar.
Topbaş çiftinin evlilik yıldönümlerinde Akşam gazetesine verdiği samimi röportaj ise şöyle:
38 yıl nasıl geçti?
Evlilik, beraberlik gayet güzel gidiyor. Mutlu bir çiftiz, çocuklarla, torunlarla geniş, kocaman, mutlu bir aile.
Kadir Bey evde nasıl biri? Zor mu, aksi mi? Sizi üzer mi?
Hayır, kesinlikle. Kadir Bey, prensipli, her şey gayet düzgün olsun isteyen bir insan. Ama bunun için kendisi de emek veren bir insan. Yani hep karşısındakinden beklemeyen, hayatı paylaşabilen, zorlukları da güzellikleri de birlikte paylaşabilen bir insan.
Başkan, evlilik yıldönümünüzde bir hediye aldı mı?
Evet, 38 beyaz gül aldı. Her yıl için beyaz bir gül.
İlk günlerdeki gibi aşk sürüyor mu?
İlk günler zaten birbirini tanıma dönemleri. İlk günlerden daha güzel bir şekilde sürüyor diyebilirim.
15 milyonluk şehrin başkanı ama evde kim başkan?
Başkanımız espriyle karışık evin başkanının ben olduğumu söyler ama ben öyle de demek istemiyorum. Biz her şeyi birlikte başarıyor ve hallediyoruz. Tabii ki evdeki sorumluğun büyük çoğunluğu bana ait olduğu için belki de böyle söylüyor.
38 yıllın ardından siz ne diyorsunuz?
Her şeyden önce saygıya dayalı bir evlilik hayatı. Ailenin kutsallığı, yapısı, bireylerin kendi arasındaki saygı ve sevgiyle oluşmakta ve sürmekte. Biz mutluluğumuzu bu şekilde yakaladık. Ve 38 yılı geride bıraktık. İnşallah Allah 40'ı da nasip eder.
Mutlu evliliğin sırrı?
Her şeyi problem yapmadım. Yemek konusunda seçiçi olmadım. Eşim de rahat etti. Ev halinde çok fazla beklentilere girmedim. Olan neyse onunla yetinmeye ve mutlu olmaya gayret gösterdim. Dargınlıklarımız, küskünlüklerimiz olmaz. Ona özen gösteririz.
38 gül kimin fikri?
Ben düşündüm. 38 beyaz gül. Hediyenin değeri önemli değil. Hatırlanmak önemli. Küçük bir şey, o da olmuyorsa bir söz, tebessüm o da bir hediyedir. Çok pahalı, abartılı hediyeler bence doğru değil. İnsanı ezmek gibi bir durum oluşturuyor. Tek bir gül, bir söz bile yeter.
Niye kırmızı değil de beyaz?
Beyaz çünkü tertemiz, bembeyaz 38 yılımız oldu. Çok şükür mutluluğu yakaladık, bu çocuklarımıza da bu yansıdı. Halen şunu söyleyebiliriz: 'Tekrar evlenmek durumunda kalsak, yine birbirimizi alırız.' Burada Özleyiş Hanım söze karışıyor; 'Şubatta da doğum günümdü. O zaman kırmızı gül yolladı.'
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış