Haber Merkezi

Sosyal medya fenomenleri Nihal ve Bahar Candan kardeşler, kara para aklama ile dolandırıcılık suçlarından hapse girdi.

Ancak Nihal Candan, bazı psikolojik sorunlar yaşamaya başladı ve 37 kilolaya kadar düştü.

Yeme alışkanlığı bozulan Nihal Candan'a 'anoreksiya nevroza' adı verilen hastalık teşhisi konuldu ve tahliye edildi.

Bahar Candan ise foncu Seçil Erzan'la birlikte aynı koğuşu paylaşıyor.

Nihal Candan'ın tahliye olmasının ardından da soruşturma tamamlandı, 22 şüpheli hakkında istenen cezalar netleşti.

Nihal ve Bahar Candan kardeşler için istenilen ceza

Savcılık, 22 şüphelinin bulunduğu iddianameyi Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi. Savcılık, Bahar Candan'ın "Suç örgütüne üye olma ve örgüt faaliyeti kapsamında kişinin kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle dolandırıcılık" suçundan 2 kez olmak üzere 14 yıldan 44 yıla kadar hapsini istedi. Geçtiğimiz ay serbest bırakılan Nihal Candan'ın (Gülnihal Çiçek) ise aynı suçlama kapsamında 8 yıldan 24 yıla kadar hapsi istendi.

3 ayrı operasyon yapıldı

Sabah gazetesinden Huzeyfe Atıcı'nın haberine göre; iddianamede 38 isim "müşteki", bir isim ise "müşteki-şüpheli" sıfatıyla yer aldı. Soruşturma kapsamında bugüne kadar ilki 4 Mayıs 2023, ikincisi 14 Kasım 2023, üçüncüsü ise 10 Ocak 2024 tarihinde olmak üzere 3 ayrı operasyon yapıldığı vurgulandı.

İddianamede yer alan detaylar

İddianameye göre soruşturma, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Dolandırıcılık Büro Amirliği'nce yapılan çalışmalar sonucunda savcılığa sunulan 16 Ocak 2023 tarihli raporla şekillendi. Rapora göre, İstanbul'da dolandırıcılık yaparak menfaat temin etmek üzere oluşturulan suç örgütü üyesi şahıslar, paravan olarak oluşturdukları şirketler üzerinden faaliyet gösteriyordu.

İlk aşamada, mağdurlara, tanıdıkları vasıtasıyla ulaşarak güven kazandıktan sonra, vergi dairesi, icra dairesi, TMSF gibi resmi kurum ve kuruluşlarla yakın ilişki içerisinde olduklarını, kurum birim amirleri vasıtasıyla ihale yoluyla aldıkları araçları piyasa fiyatının altında bir bedelle sattıkları anlatılıyordu. Çete üyeleri, mağdurlara whatsapp uygulaması üzerinden araç ve fiyat listesi bile göndermişti.

Paravan firmaların hesabına para aktarımı

Araç teklifinde bulundukları, gönderilen listeden beğendiği araçları almak isteyen mağdurlarla anlaşma sağladıkları vurgulanan iddianameye göre, anlaşmanın tamamlanması sonrasında öncelikle araç bedeli ve komisyon olarak araç bedelinin yüzde 10'u oranında bedeli, peşin olarak aracı şirket olduğunu söyledikleri paravan firmaların hesabına gönderiyorlardı.

İhraç olan polis memuru

İddianameye göre suç örgütünün lideri 'Kaan' kod adlı ihraç polis memuru Onur Apaydın'dı. Apaydın, yeni üyelerle örgütü yapılandırdı. Apaydın'ın daha önce de yöneticisi olduğu farklı bir örgüte yönelik soruşturma kapsamında hakkında dava açıldığı öğrenildi.