Dezenformasyonla Mücadele Merkezi'nden Netanyahu'nun ABD'deki konuşmasına yalanlama
AA

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ABD Kongresi'nde yaptığı konuşma dünyanın gündeminde.

Uluslararası Adalet Divanı’nda soykırımdan yargılanan, Uluslararası Ceza Mahkemesi savcısının tutuklanmasını istediği Netanyahu'nun, ABD Kongresi’nde çoşkuyla karşılanması insanlık tarihine kara bir leke olarak geçmiş oldu.

Netanyahu'nun burada yaptığı konuşmaya ilişkin Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi'den (DMM) de bir açıklama yapıldı.

Netanyahu'nun iddialarına yalanlama

DMM'den yapılan açıklamada, Netanyahu'nun ABD Kongresindeki konuşmasında ileri sürdüğü, "Gazze'de yeterince yiyecek alamayan Filistinliler varsa, bunun nedeni İsrail'in bunu engellemesi değil, Hamas'ın bunları çalmasıdır" iddiasının doğru olmadığı belirtildi.

"Hamas yardımları çalıyor" iddiasının DMM tarafından defalarca yalanlandığı vurgulanan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

Savunma Bakanı Yoav Gallant'ın 9 Ekim'de Gazze'ye yönelik karartma ile ilgili kullandığı, 'Elektrik yok, yiyecek yok, su yok, yakıt yok. Her şey kapalı. İnsan hayvanlarıyla savaşıyoruz ve buna göre hareket ediyoruz' şeklindeki ifadeler, Netanyahu'nun iddialarını çürütmektedir.

İngiltere merkezli uluslararası bir yardım kuruluşu Oxfam, İsrail'in Gazze'ye giren yardımların zamanlaması, yeri ve dağıtım şekli de dahil olmak üzere tam kontrole sahip olduğunu belirtmiştir. Oxfam, tüm insani yardım sisteminin parçalanmış olması ve Gazze'deki insanların açlık, ölüm ve hastalıkla karşı karşıya kalmasının İsrail'in kontrolü altında olduğunu bildirmiştir.

Ayrıca, Gazze'ye giren insani yardımlar, BM kuruluşları tarafından depolanıp dağıtılmaktadır. BM yetkilileri 'Herhangi bir yardım almıyoruz, geçiş bölgesinde askeri operasyonlar devam ediyor ve bölge aktif bir savaş alanı' ifadelerini kullanmıştır. Birçok benzer uluslararası kuruluş, Gazze'ye girmek için bekleyen yardımların İsrail tarafından engellendiğini doğrulamıştır.

İsrail'in sivillere zarar vermediği iddiası

Açıklamada, Netanyahu'nun "İsrail, uluslararası hukukun gerektirdiğinin ötesinde, sivillere zarar vermemek için tarihteki herhangi bir ordunun aldığından daha fazla önlem aldı" iddiasının da doğru olmadığı bildirildi.

Gazze Sağlık Bakanlığı verilerine göre İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda en az 16 bin 172'si çocuk, 10 bin 798'si kadın olmak üzere 39 bin 145 Filistinlinin hayatını kaybettiği, 90 bin 257 kişinin yaralandığı anımsatılan açıklamada, şu değerlendirmelerde bulunuldu:

BM Genel Kurulu, 2022 yılında Uluslararası Adalet Divanına başvurarak, İsrail'in Filistin topraklarını uzun süreli işgali, sömürgeleştirmesi ve ilhakının gözden geçirilmesini istemişti. Ayrıca Uluslararası Adalet Divanı, İsrail'in bölgede sistematik ayrımcılık yaptığını ve Batı Şeria da dahil olmak üzere Filistin topraklarında inşa ettiği yerleşim yerlerinin yasa dışı olduğuna karar vermiştir.

BM Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını ele alan rapor hazırlamıştır. Albanese'in, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını ele alan 'Bir Soykırımın Anatomisi' başlıklı raporu, BM İnsan Hakları Konseyinin 55. oturumu kapsamında yayımlanmıştır.

Albanese, komuta yetkisindeki İsrailli üst düzey yetkililerin rutin olarak askerlere 'Gazze halkını yok etmeleri' yönünde çağrıda bulunmasının, soykırıma yönelik açık ve aleni teşvikin ikna edici kanıtı olduğunu vurgulamıştır.

Albanese, kanıtların, bu soykırım kışkırtmasının sahadaki askerler tarafından içselleştirildiğini ve uygulamaya konulduğunu da gösterdiğini ifade etmiştir. Uluslararası Af Örgütü, raporun soykırımı önlemek için uluslararası eylemi teşvik etmesi gereken çok önemli kanıtlar sunduğunu bildirmiştir.

DMM'nin açıklamasında, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ABD Kongresindeki konuşmasında dile getirdiği, "İsrail, sivilleri kasten hedef almıyor" iddiasının da doğru olmadığı ifade edildi.

İsrail ordu yetkililerinin nisan ayında bir gazeteye verdikleri röportajda, ordunun Gazze'de "ölüm bölgeleri” oluşturduğunu ve buraya giren herkesi ayırt etmeksizin öldürdüğünü itiraf ettiği vurgulanan açıklamada, Harvard Üniversitesinin yaptığı bir araştırmaya göre de İsrail'in Filistin'e düzenlediği bombalı saldırılarda sivil hedefleri kasıtlı olarak vurma olasılığının yüzde 99 olarak hesaplandığı aktarıldı.

"Hamas'ın bebekleri yaktığı iddiası"

Açıklamada, Netanyahu'nun ABD Kongresi'nde kaydettiği, "Hamas 7 Ekim'de bebekleri yaktı" iddiasının, ilk olarak İsrail'deki "i24" televizyonu tarafından ortaya atıldığı, ardından İsrail Başbakanlık Ofisi ve İsrail gazetesi Jerusalem Post tarafından paylaşıldığı ancak İsrail kaynaklarından hiçbir kanıt sunulmadığı, söylemin iddia olarak kaldığı vurgulandı.

Söz konusu iddiayla ilgili İsrail ordusuyla temasa geçen Anadolu Ajansı muhabirinin, ordunun "İddiaları doğrulayacak bilgiye sahip değiliz" dediğini aktardığı vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:

Fransız Le Monde gazetesinden muhabiri Sam Forey, çocukların cesetlerini toplamakla görevli acil servis görevlileriyle bu konuyu görüştüğünü ancak her ikisinin de böyle bir duruma tanık olmadığını söylediğini bildirmiştir. Tel Aviv merkezli 972Mag muhabiri Oren Ziv de bölgeyi gezerken olaya ilişkin herhangi bir kanıt görmediklerini ifade etmiştir.

İsrail ordusu, ekim ayında Business Insider'a yaptığı açıklamada, 'ölülere saygısızlık' olmasın diye 'bebek iddialarıyla' ilgili soruşturma başlatmayacağını bildirmiştir. İsrailli Haaretz Gazetesi, Netanyahu'nun kanalda kendisinin kötü gösterilmeyecek şekilde haberler yapılması karşılığında i24 televizyonuna yayın lisansı sağladığını kaydetmiştir. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, öldürülen bebek görüntüleri ile ilgili bu paylaşımların gerçekliğini teyit etmediklerini ifade etmiştir.

Sivil ölümleri

DMM'nin açıklamasında, Binyamin Netanyahu'nun konuşmasındaki, "Refah'ta neredeyse hiç sivil öldürülmedi" iddiasının doğru olmadığı, İsrail'in bu iddiasının daha önce de yalanlandığı belirtildi.

İşgalci İsrail güçlerinin, Gazze'deki sivillerin sığınağı haline gelen Refah'ı bombalamaya devam ettiği, Uluslararası Adalet Divanının 24 Mayıs'ta aldığı tedbir kararına rağmen 26 Mayıs'ta Refah'taki güvenli bölgede gerçekleştirdiği saldırıda, 45 kişinin yaşamını yitirdiği, 249 kişinin yaralandığı hatırlatılan açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:

"Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) ve Birleşmiş Milletler Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) gibi uluslararası kuruluşların açıklamaları, İsrail saldırılarında çok sayıda sivilin hedef alındığını doğrulamaktadır. Saldırının hemen ardından kaydedilen görüntülerde de çok sayıda sivilin hedef alındığı görülmektedir.

İsrail Başbakanı Netanyahu, Refah kentinde gerçekleştirilen saldırıyı 'trajik hata' olarak niteleyerek sivillerin vurulduğunu kabul etmiştir. Ayrıca Refah dahil Gazze'nin birçok bölgesinde İsrail'in saldırıları ve yardımları engellemesi nedeniyle temel gıda ihtiyaçları ve tıbbi yardıma erişemeyen birçok bebek ve yetişkin hayatını kaybetmektedir."

Kaynak: Anadolu Ajansı (AA)