Enkaz altında çektiği videoyla tanınan Fatma Kurt, yaşadıklarını anlattı
İHA

Depremin yaraları sarılmaya çalışılırken, acı hikayeler gün yüzüne çıkmaya devam ediyor.

Pazarcık’ta 7.7 ve Elbistan’da 7.6 büyüklüğünde meydana gelen depremler sonrası Kahramanmaraş Onikişubat ilçesinde yaşayan Fatma Kurt, eşi Adil Kurt, oğulları Ahmetcan, Bilal Efe ve Mustafa Kurt ile birlikte altında kaldı.

Enkaz altında kurtarılmayı bekleyen Kurt Ailesi o esnada cep telefonu kamerasıyla video çekerek vasiyet bıraktı.

Enkaz altında çektiği video ile vasiyetini bırakan Fatma Kurt, sevdiklerine ve borç aldıkları kişilere seslenerek helallik istedi.

Enkazdan yaklaşık 10 saat sonra ekipler tarafından enkazdan Fatma Kurt, eşi Adil Kurt, 2 çocuğu Ahmet Can ve Mustafa Kurt canlı kurtarılırken, Kurt Ailesi'nin 12 yaşındaki oğlu Bilal Efe Kurt hayatını kaybetti.

"Ölümden sonra geride kalacak olan şeyleri, borçlarımızı, yetim çocukların hakkını düşündüm"

O esnada ölümü düşündüğünü ifade eden Fatma Kurt, “Ölümden sonra geride kalacak olan şeyleri, borçlarımızı, yetim çocukların hakkını düşündüm. Beni üzen, yıpratan kendi borcum değildi. Başkalarının hakkıydı bende olan. Bilmiyorum bu çok tarifsiz bir acı. Şu an evin enkazından hastaneye geldik. Anlatamıyorum. O esnada yavrum yoktu. Bekledim gelmedi. Ümidimiz vardı ama artık ümidi kesmiştik. Çok zor olduğunu düşünüyorduk. Bizim üzerimizde 4 kat vardı. Betonlar üzerimize binmiştir, ölürüz diye düşünüyorduk. Ama çok güzel harikulâde bir şekilde yakınlarımız bizi kurtardı. Bu olaydan sonra beni sayısız arayan oldu. Herkese çok teşekkür ediyorum. Beni takdir ediyorlar. Maddi ve manevi destek olmak istiyorlar. Evini açmak isteyenler var ama benim başımı sokabileceğim bir evim var. Şu an başka bir şey istemedim. Enkazda kaldığım için biraz yıprandım ama şu an iyi durumdayım.” dedi.

"Ne kadar güzel bir hayatımız vardı ama her şey yerle bir oldu"

3 oğlundan birini enkaz başında beklediğini ama gelmediğini kaydeden acılı anne Fatma Kurt, “Oğlumu bekledim enkaz başında gelmedi. Eşimin beli kırılmış onu hastaneye götürdük. Benim de belim ağrıyordu. Ben de muayene olacaktım ama ben başkalarını görünce ayakta olduğum için hakka girmek istemedim. Muayene olmadım. Bu yaşanılanlar anlatabilecek bir şeyler değil. Diri diri mezara gömülmek. Yavrum yanında cansız yatıyor. Ne kadar güzel bir hayatımız vardı ama her şey yerle bir oldu. Ne yapacağımı bilmiyorum. Şu an sadece iki oğlum için ayakta kalmaya çalışıyorum." şeklinde konuştu.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı (İHA)