Eski Milli Savunma Bakanı ve AK Parti Kayseri Milletvekili Hulusi Akar, Bursa Mimar ve Mühendisler Odası'nın düzenlediği çalışma toplantısına katıldı.
Akar'a, Vali Mahmut Demirtaş, AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ile AK Parti Bursa milletvekilleri eşlik etti.
Selamlama konuşmalarının ardından kürsüye çıkan Akar, 'Türkiye'nin Güvenliği; Risk, Tehdit ve Tehlikeler' konusunda açıklamalarda bulundu.
"Teröristler, Mehmetçik ile dağda baş edemeyeceklerini anlayınca il ve ilçelere indi ve çukurlar kazdılar"
İlk olarak 2015'teki Hendek Operasyonu'nu hatırlatan Akar şunları kaydetti:
Bir çözüm süreci oldu. 2 yıl devam etti. Bu, bir zafiyetten dolayı değildi. Burada Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin adaleti, insan haklarına olan bakışından kaynaklıydı. Silahlarınızı bırakın, adalete teslim olun anlayışıydı. Bunu bir zafiyet olarak algılayan bazı terörist elebaşları, azgınlaştı. Bunun sonunda, geldikleri noktada Ceylanpınar'da 2 polisimizi şehit ettiler. 24 Temmuz'dan itibaren hava harekatı, daha sonra operasyonlar yapıldı. Teröristler, Mehmetçik ile dağda baş edemeyeceklerini anlayınca il ve ilçelere indi ve çukurlar kazdılar. Tamamen insani değerlere saygı göstererek, masum insanlara zarar vermeden, teröristler, Mehmetçik'in gücüyle, sizlerin sevgisi ve duasıyla kazdıkları çukurlara gömüldüler.
"Zeytin Dalı Harekatı'nı keyfimizden yapmadık"
Zeytin Dalı, Fırat Kalkanı, Barış Pınarı harekatlarının mecburi olarak yapıldığını ve Türkiye'nin sınır güvenliğini tehdit eden birçok terör unsurunun, bu operasyonlar ile büyük darbe aldığını belirten Akar şu ifadeleri kullandı:
15 Temmuz darbe girişiminin ardından DEAŞ belası sınırlarımızı tehdit etmeye başlamıştı. Fırat Kalkanı Harekatı ile 4 bin 500 DEAŞ'lı etkisiz hale getirildi. 100 bininin Türkiye'ye girmesi engellendi. 9 bin 500'ü de Türkiye'den, kendi ülkelerine gönderildi. Bazı alçaklar, Türkiye Cumhuriyeti'nin, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, DEAŞ ile iş birliği yapıldığı, göz yumulduğu gibi alçakça iftiraya başvurdu. Bizim operasyonlarımız oldu. Afrin'e, Zeytin Dalı Harekatı oldu. Gerçekten insanız. Bizim sorumluluklarımız var. Bizim milli, manevi değerlerimiz var. Masum insanlara silah sıkmayız. Kadına, çoluğa, çocuğa böyle bir şey yapmayız. Zeytin Dalı Harekatı'nı keyfimizden yapmadık. Reyhanlı'daki insanlar yaşayamaz hale geldi. Kilis'te camiler bombalandı. Kubbesi insanların başına yıkıldı. Şimdi bunlara karşı tedbir almayacak mıyız? Orada gerekli hazırlıklar yapıldıktan sonra operasyonlar başladı.
"Yanlış hesap Ankara'dan döner"
İsrail'in Gazze saldırılarına da değinen Akar şöyle devam etti:
Seyretmek yok, herkes bir şey yapsın. Bu, bir savaş değil. Gazze savaşı demeyin. Filistin-İsrail savaşı demeyin. Bu, bir katliam. İsrail katliamı. Gazze katliamı. İsrail soykırımı, Gazze soykırımı. Bu bir alçaklık, namussuzluk. Bu, insan dışı bir şey. Burada savaş yok. Savaş 2 ordu arasında olur. En son ortaya nükleer silah da çıktı. Karşıda ne var? Sapan taşı var. Arkadaşlar bu vicdansızlar, bu ahlaksızlar kaybedecek. Buna inanın. Bunlar kaybedecekler. Bir de slogan olarak da şöyle diyeceğiz. Bunlar, her gün bir şeylerini kaybedecek, kaybediyorlar. Allah'ın izniyle, sizlerin ve milletimizin yardımı ve desteğiyle de bir gün gelecek her şeylerini kaybedecekler. Bunlar, insanlık suçu, savaş suçu işliyor. Bu bebeklerin kanları, masum insanların kanları, diğer taraftan da bunların yakınlarının, o annesi için ağlayan çocukların, evladı için ağlayan babaların, anaların gözyaşları bunları boğacak. Mısır'ı tehdit ediyorlar. Bunların kendilerine göre, hesapları var. Allah'ın da bir hesabı var. Bu yanlış hesap, en son Ankara'dan döner.
"Çocuklar çırpına çırpına ölüyor"
İsrail saldırılarında masum insanların öldürüldüğünü hatırlatan Akar açıklamasını şu şekilde noktaladı:
Bir kuvöz düşünün. 10 tane bebek var. Elektrikler kesildi ve oksijen veremiyorlar. Çocuklar, çırpına çırpına ölüyor. Dolayısıyla düşünürken, hissederken, konuşurken bu şekilde konuşmak lazım. Ya bebekler, bebekler kedi değil. Kedi yavrusu değil. Kuvözde çocuklar çırpına çırpına ölüyor. Oda kamerası çekiyor. Ortada böyle bir namussuzluk var. Bunun hesabı mutlaka sorulmalıdır. Hesabı, inşallah sorulacak" diye konuştu. Türkiye'deki bazı ünlü isimlerin savaşa karşı sessiz kalmasını eleştiren Akar, "Avrupa'nın duyarsızlığı gibi, içimizde de bu yaşanan soykırıma, katliama duyarsız olanlar var. Sanatçıyım, futbolcuyum, popçuyum diyenler, her halt için bir şeyler atıyor. 'Şurası şöyle, burası böyle, vatan millet Sakarya, insanlık' diye paylaşımlarda bulunuyorlar. Ama şimdi çıtları çıkmıyor. Ahlaksız bunlar. Çünkü neden? Bunların mamaları kesilecek.
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış