İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan 2 soruşturma kapsamında gözaltına alınan Ekrem İmamoğlu ve beraberindeki isimler; ‘suç örgütü yöneticisi olmak ve suç örgütüne üye olmak’, ‘irtikap’, ‘rüşvet’, ‘nitelikli dolandırıcılık’, ‘kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirme’, ‘ihaleye fesat karıştırmak’ ve ‘PKK/KCK terör örgütüne yardım’la suçlanıyor.
Ekrem İmamoğlu dahil 90 kişi şu an gözaltında.
DOSYAYA GİREN SES KAYDI
Soruşturmaya dair detaylar belli olmaya başladı.
Anadolu Ajansı'nın haberine göre; savcılığın soruşturma dosyasına, şüpheliler Murat Ongun ve Serdal Taşkın arasındaki konuşmalarda İstanbulluların verilerinin ele geçirildiğine ilişkin konuşmaların yer aldığı ses kaydı girdi.
Kayıtta şüpheli Taşkın'ın, Ongun'a, "DMP'den (Veri yönetimi platformu), 3, 4 kat belki 5, 6 kat para kazanırsınız. Ama bu çok büyük bir sorun ortaya çıkardı. Bizim bütün İstanbul'u gördüğümüz ortaya çıkar, göreceğimiz. Bizim için çok büyük bir sorun." dediği duyuluyor.
AÇIK HAVA REKLAM MECRALARI ÜZERİNDEN 8 MİLYAR LİRA
Soruşturmadaki bilgilere göre; açık hava reklam mecraları üzerinden yolsuzluklar yapıldı, böylece 8 milyar liralık gelir elde edildi.
Bu işlemleri organize eden isimler şöyle sıralanıyor: Murat Ongun, Gürkan Akgün, Serdal Taşkın, İpek Elif Atayman, Kaan Sürmegöz.
İddialara göre; açık hava reklam ihaleleri öncesinde Ekrem İmamoğlu, Murat Ongun, Necati Özkan, Murat Kapki, Eyüp Subaşı, Murat İbak ve Hüseyin Köksal, 3 ayrı lokasyonda 23.00-01.00 arasında periyodik olarak toplantılar yapıyordu.
Bu toplantılarda; ihalelerin önce 4 firma arasında paylaştırıldığı ardından daha az oranda alt şirketlere verildiği tespit edildi.
Bunun yanı sıra; mecra sayıları ile kullandırılma sayıları arasında ciddi farklar var.
Bazı açık hava reklam alanları hiçbir sözleşme olmadan belirli firmalara kullandırıldı.
Bu firmalara kullanım için 1 yıl boyunca göz yumuldu, sonra küçük cezalar kesildi. Gelir kayıt dışı olarak alınarak üst düzey ekip tarafından paylaşıldı.
İddialara göre; bu şekilde kurulan düzenle toplam 8 milyar liralık yolsuzluk yapıldı.
SÜREÇ NASIL BAŞLADI
Ekrem İmamoğlu ve çok sayıda ismin gözaltına alınmasıyla devam eden soruşturmanın açılış tarihi 18 Ekim 2024.
İlk soruşturma CHP İstanbul İl Başkanlığının satın alınma sürecinde çekilen ve kamuoyunda 'para kuleleri' olarak bilinen görüntülerin ardından açıldı.
Soruşturmada 8 açık tanık ve 4 gizli tanığın ifadeleri yer alıyor.
Başsavcılık tüm bu ifadelerin ardından suç örgütü yapısını tespit etti.
Elde edilen bilgilere göre; yapıdaki tüm isimler İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun talimatları doğrultusunda hareket etti.
Bu nedenle Ekrem İmamoğlu 'suç örgütü lideri' olarak dosyaya girdi.
Medya AŞ Genel Müdürü Murat Ongun, İBB Spor Genel Müdürü Fatih Keleş, İBB İştirakler Başkanı Ertan Yıldız, İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü Tuncay Yılmaz ve Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık bizzat Ekrem İmamoğlu tarafından yönlendirildi.
Adem Öztekin ve Ali Nuhoğlu'nun Fatih Keleş ile birlikte hareket ettiği; Hüseyin Köksal ve Emrah Bağdatlı'nın ise Murat Ongun üzerinden yönlendirildiği tespit edildi.
Soruşturmada yer alan iddialara göre; bu isimler arasında yüklü miktarda para alışverişleri yapıldı.
CHP İL BAŞKANLIĞININ ALINMA SÜRECİNE KİM NE KADAR PARA VERDİ
Soruşturmaların çıkış noktasındaki para kulelerinde Ekrem İmamoğlu aktif rol oynadı. Bu kapsamda belediyelerden kayıt dışı olarak paralar alındı.
Soruşturmadaki iddialara göre; Beylikdüzü Belediyesi'nden 6 milyon lira, Beşiktaş Belediyesi'nden 3 milyon lira, Şişli Belediyesi'nden 800 bin lira avukatlık ofisine taşındı.
İmamoğlu AŞ Genel Müdürü Tuncay Yılmaz, partide görevi olmamasına rağmen süreci bizzat yönetti.
EKREM İMAMOĞLU'NUN VİLLALARI
Soruşturmada dikkat çeken bir başka iddia Ekrem İmamoğlu'na ait olan villalara dair..
İddialara göre; Ali Nuhoğlu, 2021 tarihinde 50 bin liralık sermaye ile bir şirket kurdu ve Emirgan'da 3 adet villayı 32 milyon lira bedelle satın aldı.
Bu şirket 2024 Mart ayında sermayesini bir anda 46 milyon 800 bin liraya yükseltti. Ardından Ali Nuhoğlu'nun diğer şirketine büyük ihaleler peş peşe geldi.
Ali Nuhoğlu'nun şirketi, Kiptaş ile 2,1 milyar liralık sözleşme yaptı.
Sözleşmelerin ardından; 3 adet lüks villanın sahibi olarak gözüken şirket, Ekrem İmamoğlu'nun inşaat şirketine cüzi miktarla satıldı.
Değeri 50 milyon doları bulan 3 adet villanın sahibi olan şirketin Ekrem İmamoğlu'na devredilmesi, rüşvet iddiasını güçlendirdi.
RÜŞVET VERMEYEN İSME TEHDİT
Soruşturmada dikkat çeken bir iddia ise Ertan Yıldız ile Süleyman Atik ile iglili.
2024 yılı sonunda Capacity AVM'nin sahibinden otoparkın işletmesi istendi. Bu talep karşılık görmeyince Bakırköy Belediye Başkan Yardımcısı, 3 milyon euro rüşvet istedi.
Bu talep de kabul görmeyince devreye bizzat İBB İştirakler Başkanı Ertan Yıldız girdi.
Ertan Yıldız'ın adamı Süleyman Atik, AVM sahipleriyle görüşerek rüşvet tutarını 5 milyon euroya çıkardı.
Süleyman Atik, Capacity AVM avukatına "geleceğin Cumhurbaşkanı ile kötü olmak mı istiyorsunuz?" diye tehditte bulundu.
Bu görüşmenin ardından Bakırköy Belediye Meclisi tarafından Capacity AVM'ye 197 milyon lira para cezası kesildi.
Tüm bu iddialar, hazırlanan soruşturma dosyasında yerini aldı.
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış