Haber Merkezi

İstanbul’da 14 yıl önce korkunç bir cinayet yaşandı.

Lise öğrencisi Münevver Karabulut, 3 Mart 2009 tarihinde Cem Garipoğlu tarafından katledildi.

Karabulut’un cesedi, çöp toplayıcı bir kişi tarafından çöp konteynerinde parçalanmış halde bulundu.

Kan donduran cinayetle ilgili yeni detayların ardı arkası kesilmiyor.

Konuya dair gündemi kurcalayan son iddia ise, Münevver Karabulut’u vahşice öldürdükten sonra cezaevinde ölen Cem Garipoğlu’nun bu cinayeti Yahudi geleneklerinde yer alan Mayasız Ayini için öldürdüğü.

Fatih Altaylı, Karabulut Ailesi'nin avukatı Rezan Epözdemir ile konuyu detaylandırdı.

Mahkeme 4 senaryonun üzerinde duruyor

Avukat, bu iddianın kendisine ait olmadığını ve ayin konusunun mahkemenin üzerinde durduğu 4 senaryo içinde geçtiğini kaydetti.

İşte avukatın açıklaması;

29 bıçak kesisi, beşi öldürücü bıçak darbesi, ölmeden önce testere kullanılması, maktulenin kafası bedeninden ayrılmış, hunharca ve vahşice bir cinayet. Türkiye’de bütün kurumların sorgulandığı bir dosya oldu. Bir dava 11 dava oldu. Ölümün sebebi ile ilgili mahkeme binlerce sayfa evrak, onlarca klasör olmasına rağmen gerekçeyi tespit edemedi. Fakat mahkemenin gerekçesinde, duruşma zabıtlarında tartıştığı 4 tane senaryo olarak gerekçe vardı. Bu dördü de olabilir ama net olarak gerekçeyi tespit edemedi.

"Ailenin sırrını öğrenmiş olabilir"

Bir tanesi Münevver Karabulut ailenin sırrını öğrenmiş olabilir. Ondan katledilmiş olabilir çünkü Cem Garipoğlu testereyi önceden alıyor. Sonra da maktuleyi eve getiriyor. Cinayetten önceki yazışmada “Seni sevgimle aşkımla boğacağım. Türkiye bizi konuşacak, gitar çalacağım senin için, panjurlarını kapatacağım” diyor. İkinci gerekçede ise maktule direnmiş, bakire, tırnaklarında Garipoğlu Ailesi'ne ait DNA örnekleri var. Burada maktuleye karşı cinsel istismarda bulunmak istemiş olabilir. Maktule buna direnmiş ondan ötürü bu cinayet işlenmiş olabilir iddiası var.

Mayasız ayini ayrıntısı

Üçüncüsü baba-oğul cinayete iştiraken birlikte yargılanıyordu. Özellikle soruşturma evresinde birlikte bir şeyler yapmak istemiş olabilirler ve direnmiş olabilir iddiası var. Dördüncüsü de Münevver Karabulut 15.00’te eve geliyor. Cem Garipoğlu 18.46’da Münevver Karabulut’un kafasını vücudundan ayrılmış halde gitar valizinde evden çıkarıyor. Cinayet mahalli Bahçeşehir’de bir ev. Etiler’e 40 kilometre korsan taksiyle gidiyor. Babaannesinin evinin önündeki çöp konteynerine bırakıyor. Testereyi de önceden almış yazışmalara göre cinayeti planlamış. Zaten tasarlanmadan mahkum oldu. Bu bir ayin olabilir diye mahkeme gerekçesinde tartıştı. Fakat bu 4 senaryodan da hangisi olduğuna mahkeme kanaat getiremedi, tespit edilemedi. Bu 4 olasılık da gerekçede duruşmada tartışıldı.

Yahudilere has bir ayinle öldürülmüş olabilir

Karabulut ailesinin avukatı Epözdemir, Garipoğlu Ailesi'nin Cezayir göçmeni Yahudi kökenli bir aile olduğunu, Karabulut’u rüştünü ispat etmek üzere Yahudilere has bir ayinle öldürülmüş olabileceğini açıkladı.

Epözdemir ayrıca “Yargılama esnasında bir tartışma oldu: mayasız ayini. Cezayir asıllı bir aile, Yahudi kökenli. Osmanlı İmparatorluğu döneminde de birçok Yahudi kökenli ailenin infaz edilmesinin sebebi buymuş. Mayasız Ayini. Nedir bu? 18 yaşına gelmiş bir erkek, bakire genç bir kızı katledip rüştünü ispat edecek. Böyle bir ayin türü var. Mahkeme tutanaklarına da girdi. Bunun üzerinde duruldu. Bakire bir kız, Bahçeşehir’de öldürülüyor, babaannenin evine getiriliyor. Acaba bu mu?” ifadelerini aktardı.