Ilıcak: Hakan Şükür istifası vicdan ayaklanmasıdır

Hakan Şükür'ün AKP'den istifasını değerlendiren Nazlı Ilıcak, "Bu vicdanın ayaklanmasıdır. Bir çok kişinin de yüzüne ayna tutuyor" dedi. Nazlı Ilıcak, CNN Türk ekranlarında yayınlanan Cüneyt Özdemir'in sunduğu 5N1K programında, AK Parti'deki görevinden istifa eden Hakan Şükür için oldukça cesur bir harekette bulunduğunu söyledi.

İSTİFASI BİR VİCDAN AYAKLANMASI

Hakan Şükür'ün istifasının bir vicdanın ayaklanması olduğunu söyleyen Ilıcak, "Bu vicdanın ayaklanmasıdır. Bir çok kişinin de yüzüne ayna tutuyor. Burada aslında iyi zamanda cemaate yakın gibi görünen Hocaefendi ile görüşen bir takım insanların haksızlık yapıldığını bile bile suskun kalmasını eleştiriyor. Bazı medya mensuplarını ve kanaat önderlerini de eleştiriyor. Baktığımızda iktidarla cemaatin arasını açmak üzere nifak tohumları dediğimiz tohumlarını AK Parti'yi sevmeyen kesimler atarken, bir yandan da maalesef AK Parti'ye çok yakın olan kalemlerde sürekli olarak bu arayı açmaya çalışıyor." dedi.

ÖRGÜT YAFTASI YAPIŞTIRMAK İSTİYORLAR

İstifa mesajının çok önemli olduğunu belirten Nazlı Ilıcak, “Neredeyse cemaate örgüt yaftasının yapıştırılmasına, paralel bir yapı iddialarının tekrarlanmasına sessiz kalan insanların da yüzüne vicdan aynası tutmuştur.” ifadelerini kullandı.

''CEMAAT'E OPERASYON ASLINDA...''

Öte yandan Ilıcak programda yaptığı açıklamada yargıda ve emniyette 30 kişilik bir Cunta yapılanması olduğunu dile getirerek şunları söyledi;

"Böyle bir şey ileriye atıyorlar ve bunun üzerine siyasetçilerden de hiç bir ses çıkmıyor. Bu 7 Şubat ve öncesinde de adım adım bunlar atıldı. Bence sözde cemaate karşı bir operasyon yürütülürken, aslında bu iktidarı zaafa uğratma operasyonudur. Bununda sonucunu gördük. Ben 7 Şubat'ta ilk andan itibaren bunun bir tuzak olduğunu 2011 Temmuz'unda Erdoğan'ı kıyasıya destekleyen bir grubun 4-5 ay sonra onu tutuklamak için bir operasyon yapmayacağı defalarca söylendi.

SAYISI DEĞİL VERDİĞİ MESAJ ÖNEMLİ

İstifalar çoğunluk değil ama bence verdiği mesaj çok önemli dediğim gibi bu bir vicdanın ayaklanması. Bu da aynı zamanda ayna tutuyor. Orada hiç ses çıkarmadan meredeyse cemaate 'örgüt' isminin yapıştırılması ve buna paralel bir yapının olduğunun belirtilmesine sessiz kalanlara ve bir zamanlarda cemaate çok yakın olan insanların üzerine belki bir vicdan aynası tutmuştur."