İHA

Suriye'de Esad rejiminin devrilmesi sonrası kan donduran gerçekler ortaya çıkmaya devam ediyor...

Suriye'de 27 Kasım'da şiddetlenen çatışmaların ardından 8 Aralık'ta 61 yılık Baas rejimi devrildi.

Esad rejiminin devrilmesi sonrası dikkat çeken birçok gelişme yaşanırken Suriye'nin kötü şöhretli gözaltı merkezleri açılıp, işkencelerin boyutları da ortaya çıkartıldı.

Bu kapsamda, bu hapishanelerden biri olan ve Suriye Muhaberatının işkence merkezi olarak da bilinen Far Falastin Hapishanesi'nde 21 yıl zulüm gören Kilisli Mehmet Ertürk de özgürlüğüne kavuşmanın sevincini yaşıyor.

BİR ÖMÜR BOYU UNUTAMAYACAĞI İŞKENCELERE MARUZ KALDI

Kilis'e bağlı Mağaracık köyünde ailesine 21 yıllık esaretin ardından kavuşan 53 yaşındaki Mehmet Ertürk, yaşadığı kötü günleri unutmaya çalışıyor.

Far Falastin Hapishanesi'nde hayatının en zor günlerini geçiren Ertürk, bir ömür boyu unutamayacağı işkence dolu günlerini aktardı.

Adeta bir bayram havasının yaşandığı evinde her gün yakınlarının ziyaret ettiği Ertürk, umutlarını artık yitirdiklerini ve asla kurtulamayacaklarını düşündüğünü belirtti.

"AKŞAM YEMEĞİNDE ÇOK AZ YEMEK VERİRLERDİ, BUNU DA VERİRKEN KÜFREDERLERDİ"

Yerin metrelerce altında yer alan zindanlarda çok kötü koşullarda yıllarca yaşamak zorunda kaldığını anlatan Ertürk, bu süre zarfında birçok kez işkenceye maruz kaldığını açıkladı.

Suriye Muhaberatına bağlı askerlerin her gün buradaki mahkumlara işkence yaptığını belirten Mehmet Ertürk, gündüzleri kesinlikle kimsenin konuşmadığını, en ufak bir konuşmada askerlerin dışarı çıkartıp falakaya yatırdıklarını bildirdi.

Vücudunda halen gördükleri işkencelere ait yara izlerinin bulunduğunu ifade eden Ertürk, 3 ay betonda yattığını ve hasta olduğunu aktardı.

Düzenli beslenemediklerini de ifade eden Ertürk, “Her bir insana akşam yemeğinde çok az yemek verirlerdi. Bunu da verirken bizlere hakaret ve küfrederlerdi." dedi.

"'NE ZAMAN ÖLÜRSEN SENİ AÇ BEKLEYEN KÖPEKLERİN ÖNÜNE ATARIZ' DEDİ"

Yaşadıklarını anlatan Ertürk, sözlerine şu ifadeler ile devam etti:

Sabah 1 yumurtayı iki mahkuma verirlerdi. Yanında 2-3 tane zeytin de verirler ve bunla birlikte hakaret ederlerdi. Bu süreçte çektiğimiz işkenceyi bir Allah bilir. Şu anda kendimi burada hissetmiyorum halen cezaevindeyim gibi düşünüyorum bazen. O günleri unutamıyorum. Bir zamanlar hastalandım, 45 kilograma kadar düştüm. Revire çıktım doktor beni dövdü. Ben ilaç istedim, o da bana ‘Ne zaman ölürsen ilaç veririz sonra da seni dışarıda aç bekleyen köpeklerin önüne atarız' dedi. Koğuşta birçok mahkumun öldüğüne şahit oldum. Birisi öldüğünde yakasından tutarak sürükleyip götürüyorlardı. Her gün böyle 4-5 kişinin götürüldüğünü görürdüm.

"MİLLİ SURİYE ORDUSUNDAN BİR ASKER BENİM TÜRK OLDUĞUMU ÖĞRENİNCE BANA ÖZEL İLGİ GÖSTERDİ"

95 kişilik koğuşta kaldıklarını ve yatacak yer bulamadıklarını belirten Ertürk, 21 yıllık esaretin ardından muhaliflerin Esad rejimini devirmesi ile hapishanelerdeki mahkumların özgürlüklerine kavuştuğunu ifade etti.

Şam'ın düştüğü gün sabah erken namaza kalktığını ve o sırada dışarıdan silah sesleri duyduklarını da söyleyen Ertürk, şöyle konuştu:

Yanımdaki arkadaşa kalk dedim kesin bizi kurşuna dizecekler dedim. Bir süre sonra kapılar açıldı ve muhalifler bize çıkmamızı söyledi. Önce kadınlar çıktı sonra en son ben çıktığımda ne olduğunu sordum. Milli Suriye Ordusundan bir asker benim Türk olduğumu öğrenince bana özel ilgi gösterdi. Dışarı çıktığımıza inanamadım. Dizlerim halen titriyordu. Ben bizi öldürecekler diye düşünüyordum. Sonra özgülüğümüze kavuşunca dualar ettik, her yerde sevinç gösterileri vardı.

TÜRK MAHKUMLARA DAHA FAZLA İŞKENCE UYGULANDIĞINI AÇIKLADI

Hapishanede özellikle Türk mahkumlara daha fazla işkence yapıldığını da ifade eden Ertürk, artık umutlarını kestikleri bir süreçte özgürlüklerine yeniden kavuştukları için mutlu olduğunu belirtti.

Bu süreçte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a da teşekkür eden Ertürk, kendisi ile görüşmek istediğini de sözlerine ekledi.

"Öleceksem de Türk topraklarında Türk bayrağına sarılarak ölmek istiyorum” diyerek memleketine gelmenin sevincini yaşayan Ertürk, Suriye'ye gittiğinde çocuklarının küçük olduğunu şimdi ise hepsinin büyümüş ve 3'ünün evlenmiş olduğunu söyledi.

Ertürk, kendisinin olmadığı süreçte köydeki komşularının da ailesine destek verdiğini ve bundan dolayı da herkese teşekkür ettiğini belirtti.

"BİZ ARTIK UMUDUMUZU KESMİŞTİK"

Babası Suriye'de tutuklandığında 11 yaşında olan Mustafa Ertürk ise yıllar sonra babasına kavuşmanın mutluluğunu yaşadığını belirterek, “Bu duygular tarif edilemez. Siz hiç gördünüz mü bir ölünün mezardan kalkıp geldiğini, biz bunu gördük. Babam ilk geldiğinde beni tanıdı ancak diğer kardeşlerimizi tanımadı.” ifadesinde bulundu.

Mehmet Ertürk'ün en son 9 yaşındayken gördüğü kızı Aynur Ertürk de babasının sesi ve hayal meyal hatırladığı yüzünü hiç aklından çıkarmadığını söyleyerek “Çok güzel bir duygu bu. Biz artık umudumuzu kesmiştik. Bizim için sürpriz oldu babamın gelişi.” dedi.

Babasının 6 aylık iken gittiği Merve Ertürk de, "Ben hiç görmedim babamı, farkı bir duygu bu. Yıllar sonra babama kavuşmam benim için güzel bir duygu oldu.” ifadesinde bulundu.

Ertürk'ün eşi Hatice Ertürk de, 13 yıldan fazladır kendisinden haber alamadıkları eşinin yeniden aralarına dönmesine çok sevindiklerini söyleyerek, "Çok mutluyuz Allah buna vesile olandan razı olsun.” dedi.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı (İHA)