Depremin büyüklüğü ve yarattığı ağır hasar sebebiyle halk arasında Küçük Kıyamet (Kıyamet-i Suğra) olarak adlandırılmıştır.
Depremde 160.000 nüfus ve 35.000 yerleşim birimine sahip olan İstanbul'da, aralarında Osmanlı hanedanınından bazı kişilerin de bulunduğu 13000 kişi ölmüş, 1070 ev tamamen yıkılmıştır.
Depremde; Şehrin Surları, Edirnekapı, Silivrikapı, Yedikule, İshak Paşa Kapısı, Topkapı Sarayı, Fatih Camisi, Anadolu Hisarı, Yoros Kalesi, Boğaziçi, Heybeliada, Burgazada, Silivri, Rumeli Hisarı, Kızkulesi, Haliç, Galata ve Pera ağır hasar görmüştür. Birçok kervansaray, hamam, mescid yıkılmıştır.
İstanbul ve Pera'nın bazı bölgelerinde, yerde yarılmalar, su ve kum fışkırmaları oluşmuştur. Zelzele, tsunami'ye neden olmuştur. Tsunami, şehrin surlarını, Galata ve İstanbul'daki birçok duvarı aşmış ve ağır hasara neden olmuştur. Bu duvarlara yakın olan bazı evlerin denize battığı görülmüştür.
Deprem, Edirne, Gelibolu, İznik'te de önemli hasarlar meydana getirmiştir. Yunanistan'dan Nil Deltası'na (Mısır) kadar geniş bir bölgede hissedilmiştir.
Artçı depremler aylarca sürmüş ve birçoğu çok geniş alanlarda hissedilmiştir. 10 Eylül 1509 depreminden sonra II. Bayezid, imparatorluğun her bölgesinden toplattığı 66.000 işçi, 3000 ustabaşı ve 11.000 asistanı görevlendirerek, imar işlerini başlatmıştır. Ayrıca, halktan deprem için özel bir vergi toplatmış, ve Mart-Haziran 1510 tarihleri arasında hasarlar tamir edilmiştir.