Dombra, iki telli bir Türk çalgısı. Özbekistan, Tacikistan, Kazakistan, Afganistan, Çin gibi Türklerin yaşadığı tüm ülkelerde ve en çok da Özbekistan, Tacikistan, Kazakistan ve Afganistan gibi Orta Asya ülkelerinde yaygın olarak kullanılan bir çalgı. Tezeneli çalgılar grubunda yer alan dombra, Türklerde kopuzdan sonra bilinen en eski telli çalgı ve kopuzdan türediği sanılıyor.
ORDUYU CESARETLENDİRMEK İÇİN KULLANILDI
Bazı kaynaklarda "gitarın atası" olarak kabul edilen dombra, savaşlardan önce orduyu cesaretlendirmek için kullanıldı.
DOMBRA EFSANESİ
Dombranın oluşumuyla ilgili bir efsane ise şu şekilde: "Cengizhan'ın büyük oğlu Joşıhan ava çıkar. Yaralı ceylanın peşini kovalarken vefat eder. Oğlundan habersiz kalan Cengizhan, onun öldüğünü sezerek “Kim bana bu acı haberi söylerse onun boğazına kurşun dökeceğim” der. Cengizhan'ın sertliğinden korkan vezirleri haberi vermeye cesaret edemezler. Buna daha çok sinirlenen Cengizhan tüm kahrını, acısını halktan çıkarmaya başlar ve halka zulmeder. Bu kadar ağır eziyetin altında kalan halkını bu ıstıraplardan kurtarmak ümidiyle Kerbuğa-küyşi, Hanın huzuruna gelir. Han, bildiklerini gizlemeden anlatmasını ister. Kerbuğa da bildiklerimi ben değil iki telim anlatsın der; “Aksak Ceylan” küyünü yazar ve dombırasıyla Cengizhan'a anlatır. Küyde Hanın katılığı, acımasızlığı, halkın çektiği ağır işkenceler, avcılık hayatı ve Joşıhan'ın ölümü anlatılır. Bunun hepsini çok iyi anlayan Cengizhan Kerbuğa'nın boğazına kurşun dökülmesini emreder. Fakat Kerbuğa acı gerçeklerin kendisi değil, dombrasının ağzından çıktığını söyler. Böylece kurşun dombranın gövdesine dökülür. Sıcak kurşuna dayanamayan dombranın birkaç teli kopar ve eskiden altı telli olan dombra bugünkü iki telli hâlini alır."
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış