İrem Çiçek, bugüne kadar mahkeme salonlarında babasını savundu. Sonunda Ergenekon Davası, Yargıtay tarafından esastan bozuldu. Ona göre asıl her şey şimdi başlıyor.
Hürriyet'ten İpek Özbey'e konuşan Çiçek, Ergenekon'da dava süreci ve Yargıtay'ın Ergenekon davasını bozmasıyla ilgili şunları söyledi:
KUMPASÇILAR GENÇLİĞİMİZİ ÇALDI
Ben dahil çok sayıda çocuk, genç, ne yazık ki erken büyümek zorunda kaldı. Gençliğimizi çaldılar. Size aynı gün, “Bu işin uzun süreceğini düşünmüyorum” demiştim. Ancak ne yazık ki, mücadele ettiğimiz güçler, kuvvetler, organizasyon, çok daha kalabalık, büyük ve her yerdeydi.
HER ŞEY ASIL ŞİMDİ BAŞLIYOR
Asıl her şey bu Yargıtay kararıyla başlıyor. Zannetmesinler ki, biz bu dosyadan beraat ettiğimizde bu dava bitmiş olacak. Tam tersi. Bu belgeleri kim üretti, kim koydu? Bunların peşindeyiz.
X-RAY CİHAZLARIYLA GÖZLERİMİZİ BİLE TARADILAR
O kadar genç bir kadın, nasıl bunca ağırlığın altından kalkabildi?
- Kendi kendime savunma mekanizmaları geliştirdim. Bir örnek vereyim. İnsanlara çok tuhaf gelebilir ama anlatacağım. Silivri’ye babamı ziyarete gittiğimde -ki bu haftada iki gün- cezaevinden içeri giriyorum, x-ray cihazlarıyla gözlerim taranıyor. Sutyenin içindeki demire kadar ötüyor, bunların hepsini çıkararak giriyorsunuz içeri. Oradan çıktığım zaman arabaya bindiğimde müziği son ses açıp, bağıra bağıra şarkı söylüyordum ya da dinliyordum.
BABAM DURUŞMADA "ALLAHSIZLAR" DİYE BAĞIRMIŞTI
Hiç savruldunuz mu?
- Savrulmak demeyelim ama iki gün içimdeki enerji, umut kayboldu, kendimi dipte hissettim. Bunların birinde babam iddianameyle tekrar tutuklanmıştı. Mahkemede çıkacağını düşünüyordu. Tabii öyle olmadı. Tahliye taleplerine karar ret çıktı. O zaman babam duruşmada “Allahsızlar” diye bağırdı. Ama böyle bir bağırmak yok.
SANIKLARIN AİLELERİ, ANTİDEPRESANLARLA AYAKTA DURUYORDU
En zoru bu olmalı. “İrem sen ağlama, kuvvetli ol, herkese kuvvet ver...”
- Kolay olmadı. Bu davaların tüm ailelerde bıraktığı hasar çok fazla. Ama bana gelene kadar daha kötülerini gördük. Bir örnek vereceğim. Albay Murat Özenalp tutukluydu. 9 yaşındaki kızı Duru, ziyaretine gidiyor. Cezaevi avlusunda kızıyla top oynamak istiyor. Top oynadığı sırada düşüyor ve beyin kanaması geçiriyor. Bugün aramızda değil. Annesi Sema Teyze güçlü duruyor, “Güçlüyüz” dediğinde bile aklında hep aynı soru var: “Yıllar sonra Duru, o günün gazetelerini okuduğunda babasının onunla top oynarken beyin kanaması geçirdiğini görünce ne hissedecek?” Bu insanların ailelerinin çoğu ilaç kullanıyor. Antidepresanlarla ayakta duruyor.
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış