Geleneğin 18. yüzyılda Almanya'da çocukların ruhlarını korumanın bir yolu olarak çocukların doğum günlerini kutlamak için başladığını söyleyen hikayeler var. Bazıları mumları söndürmenin, doğumu anmak için antik Yunanistan'daki tanrıça Artemis ile ilgili bir tarikattan geldiğini iddia ediyor.
Bir doğum gününü kutlamanın yolu kültürlere ve zamanlara göre değişmiştir. Bununla birlikte, hepsinin benzer bir biçimi vardır. Bu, bir pastanın veya tatlı bir atıştırmalığın üzerine bir veya birkaç mum koymaktır. Mum sayısı, onurlandırılan kişinin yaşadığı, bir dileği yerine getirmek veya kutlamayı bitirmek için onları üflemesi gereken yıl sayısını temsil eder.
DAİRESEL KEKLERLE KUTLANIRDI
Doğum günü pastaları Eski Roma'da alışılmış bir şeydi, ancak düz, dairesel bir sünger kek şeklinde sunulurdu. 15. yüzyıla kadar Almanya'da fırıncılar, müşterilerin doğum günlerini kutlamak için tek katmanlı kekler üretmeye başladı.
17. yüzyılda, üst sınıflardan insanlar için çok katmanlı kekler ve krema ortaya çıktı. Sanayi devriminden sonra üretimi tüm sosyal sınıflara yayıldı. Ve 19. yüzyılın ortalarında, birçok Avrupa ülkesinde doğum günü kutlamalarının bir parçası oldu.
MUM ÜFLEMEK YUNAN TANRILARINA ÖZELDİ
Eski Mısır'da doğum günü partileri, kraliyet ailesine özgüydü. Bu gelenek, tanrılarının doğum günlerini kutlayan Yunanlılara aktarıldı. En popüler kutlama, tanrıça Artemis'in ayın altıncı gününde ona tapınmak için yanan mumlarla süslenmiş bir pastanın pişirilmesiydi. Daha sonra ritüel, Yunan kahramanlarının, soylularının ve aristokratların doğum günü kutlamalarının bir parçası oldu.
Bu ritüelle ayrıca, söndürülen mumlarla kötü ruhları kovulduğu inancı yaygındı. Kötü ruhların insanları doğum günlerinde ziyaret ettikleri, bu yüzden onları tüm kötü ruhlardan korumak için onları neşeyle eğlendirmek ve gürültü yapmak zorunda kaldıkları düşünülüyordu.
Almanlar, ruhlarını korumak için çocukların doğum günlerinde mumları söndürmeye başladı. 18. yüzyıl Almanya'sında çocukların doğum günlerini kutlamak için mumları üfleme geleneği yaygınlaştı. Bir çocuk her yaş büyüdüğünde, yetişkinlerin onları kötü ruhlardan koruyabilmesi için oditoryuma benzer bir alana götürülürdü.
Johann Wolfgang von Goethe tarafından yazılan ve bir doğum günü pastasını anlatan bir belgeye göre, üzerindeki mum sayısı onurlandırılan kişinin yaşını temsil ediyordu.
MUM ÜFLEMEYE BAŞKA İNANÇLAR DA EŞLİK EDER
1883 yılında İsviçre’de, her mum insan hayatının bir yılını daha temsil etmeye başladı. Ancak bunlar tek seferde söndürülmeyecekti, hepsi söndürülene kadar tek tek üflenecekti.
Günümüzde Birleşik Krallık, Avustralya ve Amerika Birleşik Devletleri gibi birçok ülkede dilek tutulması bir gelenektir. Mumları söndürmeden önce dilek tutulur ve dileğinin yerine gelmesi için mumların aynı anda sönmesi gerekli olduğu inancı vardır.
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış