Kemal Tahir'den Türk tarihine roman penceresinden bir bakış: Esir Şehrin İnsanları
Haber Merkezi

Devlet Ana romanının yazarı Kemal Tahir'in bir o kadar önemli eseri ise Esir Şehrin İnsanları kitabıdır. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) 100 Temel Eser arasında yer alan roman, 1956'da yayılandı. Yayınladığında eleştirmenler tarafından çok beğenilen ve her kitaplıkta bulunması gereken roman, klasik Türk edebiyatının "tartışmasız" önde gelen klasiklerinden birini temsil ediyor.

Osmanlı Devleti'nin Birinci Dünya Savaşı'ndan yenik çıkmasından sonraki dönemi anlatan roman, tarihi panorama sunuyor. Savaşın getirdiği yokluk ve yoksulluk bütün ülkeyi ahtapot gibi sararken; Kemal Tahir'in derin gözlem gücünü görüyoruz. Kemal Tahir sadece bir romancı değil aynı zamanda iyi bir tarihçidir de.

Çünkü eserlerindeki tarihi betimlemeler ve olaylar Tahir'in kaleminden okunası bir hal alıyor. Bu güzel romanı siz okurlarımıza tavsiye ediyoruz. Birinci Dünya Savaşı bütün dünyayı kasıp kavururken, Anadolu insanın fotoğrafını çeken usta kalem Kemal Tahir, her kitabında olduğu gibi bu romanda edebiyat zevkinden ödün vermiyor.

Romanın ana kahramanlarından olan Kamil Bey, Avrupa'da uzun yıllar yaşadıktan sonra savaştan sonra ülkesine döner ve kendini büyük bir ekonomik buhran içinde görür. Kamil Bey, aynı zamanda Avrupa'da eğitim almış ve yüksek tahsilli olmasıyla öne çıkarken içinde bulunduğu ortam onu kültür çatışmasına iter.

Sayfa: 437

Esir Şehrin İnsanları bir dönem TRT'de diziye de uyarlandı. Romanı okuyan kitapseverlerin arşivden diziyi de izlemelerini öneriyoruz. Kemal Tahir romanın bir yerinde şöyle yazıyor;

“Çöküntü devrinde iki çeşit insan tipi ortaya çıkıyor: Namussuzlarla namuslular... Hele, önce ‘vatandaş’ sonra ‘insan’ olunması gereken dehşetli sıralarda felaketle alçaklığın boğuşması kadar korkunç muharebe yok. Muharebede düşman karşıdadır, üniformalıdır. Az da olsa, çok da olsa bir zaman sonra önemi kalmaz. Kaçarsın, kovalarsın... Anında ölenler, yaralananlar olur. Ama hep ileriye bakmanın bir rahatlığı vardır. Oysa esir bir şehirde, dost kim, düşman kim bilinmez."

Fikir çatışması bağlamı

Ana kurgu olarak bu üç grubun fikir çatışmalarını temel alan Esir Şehrin İnsanları, söz konusu dönemin ideal aydın tipini, romanın başkahramanı olan Paşazade Kamil Bey üzerinden ortaya koyuyor. Milli Mücadele dönemi eserlerinin ortak özelliği olarak eğitimli bir Osmanlı gencinin içsel çatışmaları düzleminde ilerleyen

Esir Şehrin İnsanları nihayetinde kurtuluş için sahip olunması gereken fikirsel olgunluğa ulaşma sürecini konu ediniyor. Kemal Tahir’in ölümsüz eseri Esir Şehrin İnsanları tarihin acılarını ve mücadelelerini gerçekçi olduğu kadar sürükleyici bir anlatım ile ele alıyor. Her kitaplıkta olması gereken bu eseri hala okumadıysanız hemen şimdi sipariş verin, Milli Mücadele dönemini Kemal Tahir’den okumanın tadını çıkarın.

Tarihi severiz ama bunu edebi tatta okuduğumuzda başka bir zevk veriyor. Türk edebiyatının başat eserlerinden olan Esir Şehrin İnsanları'nda hem çaresizliği hem de fikir çatışmalarını okuyacaksınız.

Kemal Tahir’in Esir Şehir Üçlemesi adıyla bilinen nehir roman serisinin ilk kitabı Esir Şehrin İnsanları yazarın; tıpkı diğer eserleri gibi toplumsal geçmişi okura yalnızca anlatmakla kalmıyor, o dönemi baştan sona hissettiriyor.

Kitap sayfası için iletişim:

ergul.tosun@ensonhaber.com