Martin Heidegger, sanatın tüm boyutlarını Sanat Eserinin Kökeni kitabında anlatıyor
Haber Merkezi

Sanat Eserinin Kökeni, Heidegger’in ilk defa 13 Kasım 1935’te Freiburg’ta sunduğu bir konuşmaya dayanıyor. Heidegger bu konuşmayı 1936’da Zürich’te tekrar etmiştir.

Elinizdeki çeviriye esas alınan Toplu Eserlerdeki versiyon ise bu konuşmaya dayanan üç metinden ve ilave iki açıklamadan meydana geliyor. İlk üç metin 17 Kasım, 24 Kasım ve 4 Aralık 1936’da Frankfurt’ta sunulmuş ve 1950’de Holzwege [Patikalar] isimli derleme kitabında Sanat Eserinin Kökeni başlığıyla yayınlanmıştır.

Dördüncü metin olan Son Söz daha sonra yazılmıştır. Beşinci ve son metin olan Ek ise 1956’da kaleme alınmış ve 1960’ta yayınlanan gözden geçirilmiş ve geliştirilmiş edisyonunda yer almıştır.

Sayfa: 103

KENDİNE ÖZGÜ PATİKA

Kendi ifadesiyle sanat eserinin nereden ve ne sayesinde ne ise o olduğunu ve nasıl olduğunu ele alan Heidegger, konunun tüm ayrıntılarına ilişkin kendine özgü bir patika açıyor.

Sanat eserleriyle karşılaşabilir miyiz sorusu, örtük olarak, eserle bir yerde bir araya gelebileceğimiz düşüncesine dayanır; fakat günümüzde sanat, o yeri kaybetmiştir. Sanatın yerini yurt edindiği zamanlar ve ardından da yerini kaybedişinin tarihsel ve felsefi arka planına bakılırken, ikinci bölümde, yeri aranan sanat eserinin ne olduğu sorulacaktır.

KÖPRÜLERLE BAĞLANMIŞ YAPILAR

Sanat eserleriyle yeniden karşılaşmanın ve böylece bu dünyada şiirsel veya şairane bir şekilde yaşamanın yolu aranacaktır. Başka türlü söylersek, ilk iki bölümde sanat eserinin yerini kaybedişten kurtularak, yine bir yerde görünmesinin imkânı soruşturulacak, daha sonra da bu yeni yerin, birbirine köprülerle bağlanmış yapılarla donatılması denenecektir.