Ziya Paşa İspir'in Karap köyünden, Galata Gümrüğü Katibi Feriüddin Efendi'nin oğludur.
1825 yılında İstanbul’un Kandilli semtinde doğan sanatçının asıl adı
Abdülhamid Ziyaeddin’dir. Ünlü yazarın bugün 143'üncü ölüm yılı. Bu vesileyle Ziya Paşa'ya dair bazı önemli ve öne çıkan bilgiler...
19. yüzyılda Osmanlı Devleti'nin en önemli devlet adamlarından birisidir ve en çok eser veren Tanzimat Çağı yazarlarındandır. Şinasi ve Namık Kemal ile birlikte “Batılılaşma” kavramını ilk defa ortaya atan Osmanlı aydınları arasında yer alır.
Öğrenim hayatına Kandilli’de başladı. Klasik edebiyat üzerine eğitim alarak Arapça ve Farsçayı öğrendi. Sonra da Fransızca konusunda kendini geliştirdi. Encüme-i Şuara topluluğuna katıldı.
Sultan Abdülaziz Han devrinde, Reşit Paşa’nın ölümü üzerine Sadrazam olan Ali Paşa’yla anlaşamadı.
Ali Paşa onu saraydan uzaklaştırarak zaptiye müsteşarlığına tayin ettirdi. Ali Paşa ile geçinemeyen Ziya Paşa, böylece sık sık görev değiştirdi. Bu durumu saraya bildirerek çözüm istedi.
Yeni Osmanlılar Cemiyeti
Birinci Meşrutiyet'in kurulmasına çalışan Yeni Osmanlılar Cemiyeti'ne katıldı. Bu durum anlaşılınca Namık Kemal’le birlikte Paris’e kaçtı. Bu devrede Mustafa Fazıl Paşa’nın maddi desteğini aldı. Ancak Abdulaziz’in Paris’i ziyareti üzerine Fransız hükümeti tarafından sınır dışı edildi.
1868’de Londra’ya geçerek Namık Kemal ile Hürriyet gazetesini çıkardı. Ancak kısa süre sonra Namık Kemal ile anlaşamayarak gazeteyi tek başına çıkarmaya başladı. Gazete bir süre sonra kapandı.
Muhalifliğinden dolayı saraydan uzaklaştırıldı
Ziya Paşa, 1825'te İstanbul'da doğdu. Beyazıt Lisesi'ni bitirdi. Özel derslerle Arapça ve Farsça öğrendi. Bir süre Sadaret Mektub-i Kalemi'nde çalıştı. 1855'te Mustafa Reşit Paşa aracılığıyla sarayda Mabeyin Kâtipliği'ne atandı. Bu sırada Fransızca öğrendi. Ali Paşa sadrazam olunca saraydan uzaklaştırıldı.
1867'de Namık Kemal ile birlikte Londra'ya kaçtı. Birlikte Yeni Osmanlılar'ın yayın organı olan Hürriyet gazetesini yayınladılar. 1871'de İstanbul'a döndü. 1877'de vezir rütbesiyle önce Suriye Valiliği'ne ardından Adana Valiliği'ne atandı.
Batılılaşma hareketi
Ziya Paşa, Namık Kemal ve Şinasi'yle birlikte, Tanzimat'la başlayan "Batılılaşma" hareketinin etkisinde gelişen Batılılaşma Dönemi Türk edebiyatının ilk aşamasını oluşturan üç yazardan biridir.
Ziya Paşa Türk edebiyatının kendi geleneğine sahip çıkmasını istemiş, şiir ve yazı dilinin halkın dili olması gerektiğini savunmuştur. Fransız İhtilali'nin getirdiği düşüncelerden etkilenmiş ve şiirlerinde Divan şiir biçimleriyle hak, adalet, uygarlık, hürriyet gibi temaları işledi.
Sayfa: 176
Şiirde yeniçilik
Ziya Paşa, yenilikçi düşüncelere sahip olsa da Divan şiir geleneğinden kopamaz ve şiirlerinde aruz ölçüsüyle ve ağır bir dille yazar. Ziya Paşa "Terci-i Bend" ve "Terkib-i Bend" isimli iki şiirinde ise insanın yazgısı ve gerçeği kavramanın olanaksızlığı, Tanrı'nın mutlak egemenliği gibi metafizik konular üzerinde durdu. Şiirlerindeki öğretici bir hava vardır. Sanatçı her ne kadar Yeni edebiyatı benimsese de dönem dönem ikiliklere düşer.
Bu durumu iki eserinde görmek mümkündür. Birincisi Hürriyet gazetesinde çıkan Şiir ve İnşa makalesidir. Bu makalede yazar, Divan şiirini ağır bir dille eleştirirken Halk şiirinin bizim gerçek şiirimiz olduğunu savundu.
Ziya Paşa öldü
1872 yılında İstanbul’a dönerek Anayasa çalışmaları komisyonunda görev aldı. Yeni Osmanlılar Cemiyeti'nin üyelerinden olduğu için de sürekli sürgün hayatı yaşadı. Ziya Paşa, 1880 yılında vali olarak çalıştığı Adana’da siroz hastalığı nedeniyle hayata gözlerini kapadı.
Kitap sayfası için iletişim:
ergul.tosun@ensonhaber.com
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış