
Emma Carpenter, bir kayıp sonrası yalnızlık içinde yaşamaya karar veren bir kadın. Washington’un ücra köylerinden birinde, sadece köpeği Laika ve komşusu Deek ile iletişim kurarak geçen günlerini, sürekli okuduğu ucuz gerilim kitaplarıyla dolduruyor.
Bir gün, Cinayet Dağı adlı bir roman okuyor ve oldukça kötü bulduğu bu kitabı Amazon’da sert bir şekilde eleştiriyor. Bu eleştiri, kitabın yazarı H.G. Kane ile arasında tuhaf bir ilişkinin başlangıcı oluyor.
Yazar, önce yaptığı yorumu kaldırmasını talep etse de Emma bunu reddediyor. Bu basit bir tartışma gibi başlayan olay, çok geçmeden Emma’yı tedirgin edici, hatta ölümcül bir oyunun içine çekmeye başlıyor.
KORKMUŞ BİR KADININ POTRESİ
Adams, Emma’yı içsel bir yalnızlık ve korku dünyasına hapsederken, okura da aynı korkuyu hissettirmekte oldukça başarılı. Karakter, ilk bakışta yalnızca bir kadın ve köpeğiyle yaşamını sürdüren bir horror-girl gibi görünse de, kitap ilerledikçe Emma’nın içindeki güç ve hayatta kalma mücadelesi de ön plana çıkıyor. Emma’nın yazara karşı aldığı tavır, hem güçlü hem de korkmuş bir kadının portresini sunuyor.
BİR GERİLİM ROMANI
Gerilimin dozu, lafın gelişi değil, gerçekten her sayfada biraz daha yükseliyor. Üstelik bir yandan da sürekli ters köşelerle karşılaştırıyor okuru. Emma’nın içinde yaşadığı sıkıntı, duygusal ve fiziksel gerilim gitgide romanın hâkim atmosferi haline geliyor ve okuru ele geçiriyor.
Özellikle Emma’nın her geçen gün daha da tedirgin hale gelmesi ve zaman zaman gerçeklikten kopan korkuları, okurun Emma’nın korkularını birebir yaşamasını sağlıyor.

Sayfa: 392
GÜLDÜREN VE DÜŞÜNDÜREN KİTAP
Hikâyede bir diğer dikkat çeken unsur ise yazarın, klasik korku öğelerini mizahi bir ironiyle harmanlaması. Çoğu korku kitabında rastlanan klişeler burada tersine çevrilmiş. Yazarın bir yorumdan öfkeyle çıkardığı sonuçlar ve Emma’nın buna verdiği karşılık, gerilimle birleşen bir mizah yaratıyor. Bir taraftan ürperirken, bir taraftan da olayların absürtlüğüne gülmeden edemiyoruz.
Emma’nın yalnızlık içinde yaşadığı bu hikâyede, yazarın kontrolsüz tepkisiyle gelişen olaylar, gerilimi doruk noktaya taşıyor. Hem karakter derinliği hem de hikâyenin sürükleyiciliği açısından oldukça başarılı bir çalışma olan Kötü Yorum, türün seveni olmasanız da gerilim, ters köşeler ve psikolojik derinliği ile ilginizi çekecektir.

Taylor Adams
YAZAR VE ELEŞTİRMEN İLİŞKİSİ
Kitabın en ilgi çekici yönlerinden biri, yazar-eleştirmen ilişkisini alışılmadık bir şekilde ele alması. Emma’nın yaptığı eleştirinin ardından gelişen olaylar, aslında okurun yazarla olan bağını sorgulatıyor. Yazarın tepkisi o kadar aşırılaşıyor ki; Kötü Yorum, sadece bir psikolojik gerilim değil, aynı zamanda eleştirmenlerin ve yazarların arasındaki güç dinamiklerini de sorgulayan bir hikâyeye dönüşüyor. Emma’nın hayatta kalma mücadelesi, yazarın takıntılı tepkisiyle birleşerek, her iki tarafın da sınırlarını zorluyor.
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış