10-17 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşecek olan 15. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali, bu yıl ensest ve çocuk gelinler bağlamında gündemine aldığı ihlal başlıklarına, "Sinemamız" bölümünde gösterilecek olan Uçurtmayı Vurmasınlar ile "mahpus kadınlar"ı da ekliyor.
Festival, kadınların hapishanelerdeki yaşantısına dikkat çekiyor, kadın mahkumlar ve onlara kader ortaklığı eden çocuklarına yönelik hak ihlallerini festivale taşıyor.
4 BİN 337 KADIN MAHKUM VAR
Türkiye'de cezaevlerinde 4 bin 337 kadın ve anneleriyle beraber mahkum edilen 444 çocuk bulunuyor. Hapsedilmiş çocuklar, köşeye sıkıştırılmış anneler ve birbirinden farklı mücadele öyküleri. 12 Eylül faşizminin ülkeyi kasıp kavurduğu yıllarda beş yaşındaki bir çocuğun gözünden kadınlar hapishanesinin hikayesini anlatan Uçurtmayı Vurmasınlar, festival kapsamında Ankara'nın mahallelerinde kadınlar ile buluşuyor.
HAPİSHANEDE YAŞANAN BİNLERCE KADIN HİKAYESİNDEN SADECE BİRİ
Bu yıl festivalin Bilge Olgaç Başarı ödülünü de alan Füsun Demirel, Uçurtmayı Vurmasınlar'daki küçük Barış'ın annesi Fatma rolüyle karşımıza çıkmıştı. Filmde, tutuklanan annesinin kaderini paylaşan beş yaşındaki Barış'ın gözüyle kadınlar hapishanesinde yaşananlar ve sevgi öyküleştirilmişti. Zihinlerde "-niye uçmuyor inci? -uçar bir gün" sözleriyle yer eden filmde, Barış'ın kurduğu düş, kadın mahkumlardan biri olan İnci ( Nur Sürer) ile hapishane avlusundan gökyüzüne bırakılan bir uçurtma olarak yükseliyordu. Hapishane avlusunda gökyüzünü ve uçurtmaları gözleyen, kadınların özgürlüğe özleminin ifadesi olan gökyüzünü çocuk kalbiyle seven Barış ve onun İnci Abla'sı. Hapishanelerdeki binlerce kadın hikayesinden yalnızca biri.
Senaryosunu yönetmen Tunç Başaran'ın Feride Çiçekoğlu ile birlikte yazdığı filmde, başrolleri Nur Sürer, Füsun Demirel ve Güzin Özipek paylaşmıştı.
Yazar Feride Çiçekoğlu, aynı adlı kitabından sinemaya uyarlanan 'Uçurtmayı Vurmasınlar' için şöyle diyor: 1984 yılının bir haziran öğleden sonrası demir kapı beni dışarı kapayıp Barış'ın çığlıkları içeride kaldığında gün olup onun sesinin bunca insana ulaşacağı hiç aklıma gelmemişti (...) Bir çocuğun gözlerinden duvarları kendi düşlerinde sorgulama olanağını daha fazla okura sunabilmek filmin armağanı. Kitabın bu nedenle sinemaya gönül borcu var."
Festivalde Bilge Olgaç Başarı Ödülü'nü alacak olan Füsun Demirel'in rol aldığı bu unutulmaz film festival seyircisini bekliyor.
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış