Mal varlıklarına el konulan Dilan ve Engin Polat çiftinden özür açıklaması
Haber Merkezi

Sosyal medya fenomenlerinin kazançları ve kısa süre içerisinde eriştikleri mal varlığı geniş bir kesimin merak konusu..

Bu camiadan en çok göze çarpan isim ise Dilan Polat ve eşi Engin Polat.

Eşi ile güzellik merkezi işleten Dilan Polat, lüks yaşantısı ve sosyal medya hesabından paylaştığı hayatı ile dikkat çekiyor.

Günlük harcamasının 1 milyon lira olduğunu söylemesi ile gündem oluşturan Polat'ın, altın tozlu kahvesi, son model arabaları, bindiği jetler de sıkça konuşuldu.

Gösterişli hayatı incelemeye alınan Polat Ailesi, son dönemlerde sıkıntılı günler geçiriyor.

Haklarında 4 ayrı suçtan soruşturma süren Polat Ailesi şirketlerine yapılan operasyonda ise 22 milyon 372 bin liraya el konuldu.

Polat çiftinden açıklama

İnceleme süreci devam ederken aile, avukatlarıyla birlikte hazırladıkları ortak bir açıklama metni yayınladı.

"Aşırılıklarımız, şımarıklıklarımız, gösterişlerimiz olmuştur"

Dilan ve Engin Polat'ın ortak yayınladığı açıklamada şu ifadeler dikkat çekti:

Ticaretimizi sürdürürken toplum önünde çeşitli insani ve dünyevi nedenlerden kaynaklı birtakım etik ve edebe ilişkin aşırılıklarımız, şımarıklıklarımız, gösterişlerimiz olmuştur. Bunlardan dolayı öncelikle Allah huzurunda mahcubiyetimiz, sizler karşısında da düşüncesizliklerimiz ve nezaketsizliklerimiz olmuştur.

"Haddimizi aştığımızı bu süreçte daha iyi idrak ettik"

Sosyal medya üzerinden lince uğradıklarını belirten çift, özür dilediklerini de belirtti.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

Zamanın bu vaktinde tüm vatandaşlarımız gibi bizler de hayatımızı sürdürmeye çalışıyoruz. Bizlerde de her kulda olabileceği gibi beşeri hatalar mevcuttur. Ticaretimizi sürdürürken toplum önünde çeşitli insani ve dünyevi nedenlerden kaynaklı bir takım etik ve edebe ilişkin aşırılıklarımız, şımarıklıklarımız, gösterişlerimiz olmuştur. Bunlardan dolayı öncelikle Allah huzurunda mahcubiyetimiz, sizler karşısında da düşüncesizliklerimiz ve nezaketsizliklerimiz olmuştur. Zaman zaman çeşitli insani zaaflar nedeniyle haddimizi aştığımızı bu süreçte daha iyi idrak ettik.

Her şerrin içinde bir hayır vardır diye söylenegelen ve asla değişmeyen, yazılı olmayan bir kural vardır. Ticaretimizin durdurulduğu, itibarımızın yok edilmeye çalışıldığı, doğruyla yanlışın iç içe gösterildiği, izan, akıl ve vicdanın aleyhimizde kaybolduğu, vurun abalıya mantığıyla hareket edilen bu zor zamanlarda, "zorlukla beraber kolaylık vardır" ilkesi uyarınca, tabiricaizse kendi kabuğumuza çekilip, bir durup, tefekkür edip, kendimize gelip, meydana gelen olaylarla alakalı muhasebe imkanı bulduk.

Bu özeleştiri sonrası kamuoyu önünde milletimizden özür dilemenin Allah karşısında da yeni bir yönelim içinde gösterişten ve aşırılıktan uzak olmamız gerektiğinin bilinci içerisindeyiz. Yaşamakta olduğumuz zor zamanlarımızla ilgili olarak, gerçeklerin ortaya çıkması açısından bazı açıklamalarda bulunmak gerekmektedir. Hakkımızda yürütülen bir savcılık soruşturması mevcuttur.

"Yargılama sonrası sonuç dağın fare doğurması gibidir"


Söz konusu soruşturma gizli olarak yürütülmektedir. Bu soruşturma ile ilgili hazırlanmış bir MASAK ön raporu mevcuttur. Ayrıca savcılığın söz konusu olaylarla alakalı delil toplama ve araştırması devam etmektedir. MASAK raporuna göre hakkımızda vergi sorumluluğu dışında başkaca herhangi bir (kara para, yasa dışı bahis vb.) suçlama, tespit ve delil yoktur. Savcılık ve vergi idaresine tüm bilgi ve belgeler teslim edilmiş, bahçemizin kazılması dahil her türlü işlem yapılmış ve yapılmaya devam edilmektedir. Hukukçularımızın değerlendirmesi ve mahkemelerimizin itibar ettiği bilirkişilerin bilimsel mütalaaları, ortada vergi sorumluluğu dışında örgüt suçu, kara para, bahis gibi bir suçlamanın olamayacağı yönündedir. Bugüne kadar ülkemizde buna benzer olaylarda yaşanmış tüm soruşturmalara göz atıldığında, yargılama sonrası sonuç dağın fare doğurması gibidir.

Onun için soruşturma makamlarından yargılama sonucunun öngörülerek davranmalarını en üst kimlik olan vatandaş kimliğiyle beklemekteyiz. Şu an tüm banka hesaplarımıza, ticarimizin işlediği platform ve yöntemlere tedbir konulmuştur. Bu süreç bir süre daha devam ettiğinde istihdam olarak, devletimizin vergi geliri olarak uğrayacağı zarar, soruşturmadan elde edilecek menfaatten, kat ve kat fazla olacaktır. Bu durum uygulamada da hep böyle olmaktadır. Yargı makamlarımızın eli altındaki istatistiklere bakmasını, başlangıçla sonuç arasındaki farkı değerlendirmelerini arz etmekteyiz.

Ticaret serbestisi Anayasal bir haktır. Kişinin ticaretini yaptığı yöntem suç olmadıkça, istediği ticareti yapması serbesttir. Soruşturmalar ceza usul ve esas kurallarına göre yapılmaktadır. Bizler suçlanırken, hukuki haklarımız da vardır ve lehimize olan durumlar da dikkate alınmalıdır. Yaşanılmakta olan bu süreçte herkes bir beklenti içerisinde, biz de bekleyenlerdeniz.

"Hesapçı kesimin şişirmesiyle zor günler geçiriyoruz"

Bununla birlikte bir yandan da gazeteci ve sosyal medya linci ile karşı karşıyayız, önyargılı hareket eden birkaç televizyonun saldırısı altındayız.

Birkaç basın organı hariç, hiçbir objektif kriter ve izan olmadan akbaba ziyneti ile tarafımıza saldırılmaktadır. Murat Ağırel gibi aleyhimizde de olsa bir hakkaniyet yaklaşımı içerisinde olan istisnalar dışında, zaman ilerledikçe ve gerçekler ortaya çıktıkça hepsinden hukuk önünde hesap soracağız ve onları sürekli ifşa edeceğiz. Yine sosyal medya fenomeni şahsiyetsiz ve menfaatperest birkaç şahıs, sizlerin neyin peşinde olduğunuzu biliyoruz. Kimlerle ne tür pazarlıklar yaptığınızın, hesap kitaplarınızın farkındayız. En yakınımızdaki hainlerle iş birliğinizi artık anlamış ve tespit etmiş bulunmaktayız. Ağzınızın suyunun aktığını biliyoruz, emeklerimiz asla size yar olmayacaktır, sizler de bunu bilin. Hukuk karşısında belinizi kıracağız ve nasıl karakterler olduğunuzu da toplum önünde açıkça ortaya koyacağız. Mazlum durumuna düşürülmüşlerin de zor günlerinde yardımcıları olur. Allah kullarından hiç vazgeçer mi?

Özetle çoğu art niyetli ve şahsiyetsiz olan bu kişiler sebebiyle, hesapçı kesimin şişirmesiyle zor günler yaşamaktayız. Bu şahıslar bize hayatı yaşanmaz hale getirmektedirler. Bilin ki dostlar ne ihaleye fesat karıştırmakla ne rüşvetle ne de herhangi bir değere ihanet etmekle suçlanmıyoruz. Evet bazen böyle nimetin külfeti de olur. Bunu bir uyarı olarak kabul ediyoruz. Her şey ortaya çıkacak ve biz daha basiretli daha bir tecrübeli olarak binlerce insana istihdam ve ülkemize artı değer sağlamaya devam edeceğiz. Zalim, şahsiyetsiz iş birlikçilerin mumu sönecektir. Saygılar, sevgiler. Dilan Polat/Engin Polat