Türk otomotiv tarihinin efsanevi ismi Anadol, yalnızca bir araç değil, aynı zamanda nostaljik bir tutku. Bu tutkunun izinden giden 29 yaşındaki anestezi teknikeri Ramazan Özal, çocukluk hayalini gerçeğe dönüştürerek bu nostaljiye farklı bir anlam kazandırdı.
BABA MİRASI BİR TUTKUNUN BAŞLANGICI
Antalya’nın Kepez ilçesinde yaşayan Ramazan Özal’ın Anadol’a olan ilgisi, babasına ait 1976 model bir araçla başladı. Henüz çocukken Anadol’un direksiyonuna geçen Özal, araba kullanmayı bu araçta öğrendi. O günlerde başlayan Anadol sevdası, yıllar içinde adeta bir hayale dönüştü. Ancak eğitim ve askerlik görevleri nedeniyle hayalini gerçekleştirmek için bir süre beklemek zorunda kaldı.
"AKKIZ" HAYALİ GERÇEK OLUYOR
Hayalini ertelemesine rağmen tutkusu hiç sönmeyen Özal, 2021 yılında birikimleriyle 1972 model bir Anadol satın aldı. Özal, çocukluk günlerini yad etmek için aracına “Akkız” adını verdi. Bu nostaljik yolculuğun kendisi için anlamını şu sözlerle ifade ediyor:
Babamın arabası satılmış olsa da o günlerin anılarını yaşatmak istedim. Babam eski plakamızı saklamıştı; ben de onu alıp Akkız’a taktım. Çocukluk anılarımı yeniden yaşamak için bu aracı satın aldım. Koltuğuna oturduğumda, sanki babam direksiyondaymış ve ben de yanında oturuyormuşum gibi hissediyorum.
ANADOLU'NUN YERLİ ÜRETİM GURURU
Özal’ın Anadol’a olan sevgisinin bir diğer nedeni de aracın Türk yapımı olması. Bu durumun babası için de önemli bir tercih sebebi olduğunu belirten Özal, “Biz geleneklerine bağlı bir aileyiz. Yerli üretimi desteklemek ve yaşatmak bizim için bir gurur kaynağı” diyerek bu mirası yaşatmayı istediğini ifade ediyor.
MODİFİYE YOK, ORİJİNALLİK ÖN PLANDA
Klasik araçlara olan tutkusunu sürdüren Özal, Akkız’ı tamamen orijinal haliyle korumayı tercih ediyor. Modifiye yaptırmadığını, aracın bu haliyle bile trafikte yoğun ilgi gördüğünü söyleyen Özal, Anadol’un kendisi için bir arabadan öte bir yaşam tarzı olduğunu vurguluyor:
Çocuklarıma miras bırakmak istiyorum. Bir gün satmak zorunda kalsam bile yeniden bir Anadol alırım. Bu sevdanın benden sonraki kuşaklara geçmesi beni mutlu eder.
NOSTALJİK BİR TOPLULUK
Özal’ın tutkusu yalnızca kendi aracıyla sınırlı değil. Milli bayramlarda ve özel günlerde, klasik otomobil tutkunu arkadaşlarıyla bir araya gelerek şehirde konvoy turları düzenliyor. Bu etkinlikler, nostalji rüzgarını modern şehirlerin sokaklarına taşıyor.
GEÇMİŞİN İZİNDE
Ramazan Özal için Anadol, sadece bir araç değil, çocukluk günlerine açılan bir kapı. "İçindeki benzin kokusu bile beni 25 yıl öncesine götürüyor" diyen Özal, geçmişin anılarını her hafta aracını temizleyip çalıştırarak yeniden yaşıyor. Akkız ile yaptığı gezintiler, sadece nostaljik bir yolculuk değil, aynı zamanda bir hayat felsefesine dönüşmüş durumda.
Bu tutkuyu çocuklarına miras bırakmayı hedefleyen Ramazan Özal, Anadol sevgisini nesilden nesile taşıyarak bu efsaneyi yaşatmaya kararlı.
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış