II. Dünya Savaşı’nda üretilen akılalmaz araçlar

II. Dünya Savaşı, Enigma yani şifreleme sisteminin neredeyse mükemmelleştiği, üretim teknolojilerinin günde onlarca uçak ya da tank üretebilecek noktaya geldiği, kilometrelerce uzaktan hedefe gönderilen topların ve roketlerin geliştirildiği bu savaş, aynı zamanda tüm insanlığın gördüğü en korkutucu ve en akıl almaz savaş makinelerine, devasa savaş araçlarını ağırladı.

İşte her biri rekor kıran İkinci Dünya Savaşı’nın unutulmaz makineleri...

JAPON SAVAŞ GEMİSİ – YAMATO

Yamato, yalnızca Japon üretimi olan bir savaş gemisi değil, sınıfının da en büyüğüydü. İkiziyle birlikte üzerindeki 460 milimetrelik toplar dünya üzerinde bir savaş gemisine takılmış en büyük toplardı.

O ve kardeş gemi Musashi, dünyada inşa edilmiş en büyük savaş gemileri olup, denizde yüzen birer efsaneydiler. Yamato, aldığı onca darbeden hasar almadan kurtulmuş olsa da, uçaksavar savunması olmadan çıktığı bir deniz muharebesinde, ABD savaş uçaklarına karşı koyamamıştı.

Midway yenilgisinden sonra Amiral Isoroku Yamamoto’nun yönlendirdiği donanmanın önderliğini tamamen Musashi’ye bıraktı.

ALMAN SAVAŞ GEMİSİ- BİSMARCK

Alman Nazi Hükümeti, 51 bin tonluk Bismarck ile denizlerin en korkulan zırhlısına sahipti.

Danimarka açıklarında İngiliz donanması ile karşılaşan Bismarck, HMS Hood isimli gemiyi sadece yarım saat içinde toplamda 5 salvo atış ile batırmış ve kendisine sonrasında Atlantik’te geçişe izin vermediği ticaret ve lojistik gemileri sayesinde Müttefikler arasında korku salan bir ün yapmıştı.

GUSTAV TOPU

1350 ton olan ağırlığı olan bu topu neredeyse hareket ettirmesi imkansızdı. 32 buçuk metre uzunluğundaki namlusu ve toplamda 47 metre uzunluğu ile 47 kilometre uzağa ateşleyebildiği 7 tonluk cephaneleri ile düşmana korku salmak içindi adeta.

2 hava savunma bölüğünün silahın korunması ile görevlendirilmesi gerekiyordu ve nitekim bu akıl almaz silah, teknoloji, insan gücü ve kaynak israfı olarak görülüyordu.

V3 TOPU

V3 roketleri, tüm zamanların en korkutucu seslerinin de sahibidiydi aynı zamanda.

V3’ü Londra’ya kadar ulaştırmak için top namlusundan ateşleyen Naziler, 100 kilometreye yakın bir menzile erişmiş ve Londra Bombardmanı’nda bu roketleri kullanmıştı.

PATLAYAN FARELER

Fransa’nın düşmesinden sonra İngiliz gizli servisine bağlı ajanlar James Bond’u bile kıskandıracak olan ekipmanlarla donatılmaya başladılar. İkinci Dünya Savaşı'nda ölü farelerin patlayıcı silahlar olarak kullanıldığını biliyor muydunuz?

Dönemin İngiliz bilim insanları fareleri çok sayıda patlayıcı ile donatıyordu ve fareler bomba haline geliyordu.

YOKOSUKA MXY-7 OHKA-KAMİKAZE SALDIRI UÇAĞI

Kamikaze saldırıları için özel olarak üretilmiş olan bu uçak, 1944’te Japonya tarafından geliştirildi ve pilotlu bomba olarak anılmaya başlandı.

Müttefikler, üzerlerine sürülen bombayı vurmak için geç olduğunu fark edip taşıyıcıları bir bir avlamaya başladıklarında, Amerikan Donanması bir destroyerini kamikaze karşısında çoktan kaybetmişti.

GOLİATH HAREKETLİ MAYIN

75 kilograma yakın patlayıcı taşıyan bu uzaktan kumandalı ve hareketli mayınlar, binaları ve köprüleri yıkmak, tankları havaya uçurmak ve sık düzende hareket eden piyadeleri dağıtmak için üretilmişti.

Çağının ilerisinde bir teknoloji gibi gözükse de, tüm Alman silahları gibi pahalı olduğundan ve veriminin düşük olmasından dolayı daha fazla üretilmedi.

YÖNLENDİRİLMEYEN MÜHİMMAT

Unrotated Projectile ismindeki bu İngiliz icadı, kağıt üzerinde çok parlak bir fikir gibi görünen; ancak pratikte o kadar da işe yaramayan bir sistemdi. Bu sistemle fırlatılan patlayıcılara takılan uçaklar etkisiz hale geliyordu; ancak ufak bir esinti bile yönlendirilmeyen bu patlayıcıları yanlış tarafa yönlendirebiliyordu. Bu yüzden savaşın başlarında kullanılmanktan vazgeçildi.

SOVYET ANTİ-TANK KÖPEKLERİ

Temelde bir köpeğin hedefe patlayıcı taşıyıp ve ağzını kullanarak patlayıcıyı üzerinden söküp bırakarak geri dönmek üzere eğitilmesine dayanan bu teknolojiydi.

Sovyetler Birliği, kayıtlara göre savaş boyunca farklı amaçlarla 40 bin köpek kullanmış ve anti-tank köpekleri 300 civarında Alman tankını etkisiz hale getirmiş.

ALMAN TANKLARI: TİGER EFSANESİ

120 milimetrelik zırh kalınlığı ile savaşa giren tüm tankları karşı karşıya giriştiği mücadelelerde hurda yığınına çeviren Tiger oldu.

Savaşın en korkulan makinesi olmasının haricinde, üretiminin zorluğu ve komuta edilmesi ile tamirinin uzmanlık gerektirmesi işi zorlaştırıyordu. Buna karşılık Sovyet ve Müttefik güçlerinin ürettiği tankların çok sayıda ve daha basit yapıda olması nedeniyle galibiyeti Almanlara kazandıramamıştı.

İNGİLİZ TANKLARI

Ürettikleri piyade tankları ve tank avcıları ile özellikle Fransa’da ve Kuzey Afrika’da Almanya’nın başına bela olan hafif İngiliz tankları ve A 13 Cruiser ile başlayıp A34 Comet’e giden İngiliz tank avcıları, pek çok cephede savaşın gidişatını değiştiren araçlardı.

AMERİKAN TANKLARI

Normandiya Çıkartması için geliştirilen ve çıkartma harekatını kolaylaştırmak üzere tasarlanan Hobart’s Funnies ve M4 Sherman Amerika için savaşın dönüm noktası olmuştu. Sherman ekipleri, üretim sayısı ve kullanım kolaylığının yanı sıra kolayca Avrupa’ya nakledilebilen tanklardı.

SOVYET TANKLARI

Kullanımı bir traktör kadar basit olan Rus T-34 tankları, eğitim almamış sıradan bir asker tarafından bile kullanılabiliyordu.

Kendisini efsane yapan bir diğer özelliği ile hem İkinci Dünya Savaşı, hem de ardından gelen Soğuk Savaş döneminde akıl almaz sayılarda üretilmiş olmasıydı.

KATYUSHA ROKET BATARYASI

İkinci Dünya Savaşı’nda kullanılan ve 1939 yılında Sovyetler Birliği’nde hizmete başlayan Katyusha Roketi, günümüzde de hala kullanılan bir teknoloji. Her araca çok sayıda takılabilen Katyusha roketleri, yeniden bataryayı doldurma konusunda topçu atışından yavaş da kalsa, karşı batarya ateşi gelmeden tüm roketlerini gönderip yer değiştirebiliyordu.

Bu avantajı onu II. Dünya Savaşı’nın ikonik makinelerinden biri haline getirmişti.