Türkiye'nin 17 Eylül 1950'de ilk Türk tugayını Kore'ye göndermesinin 71'inci yılında iki ülke ilişkileri, her geçen gün derinleşen diplomatik ve ekonomik ilişkilerle iş birliğine dönüştü.
Kore Savaşı, 25 Haziran 1950'de Kuzey Kore'nin Güney Kore'yi işgal etmesi üzerine başladı.
Çin ve Sovyetler Birliği Kuzey Kore'ye, ABD önderliğindeki Birleşmiş Milletler (BM) de Güney Kore'ye savaş boyunca destek verdi.
İLK TÜRK TUGAYI 1950'DE YOLA ÇIKTI
BM Güvenlik Konseyi'nin (BMGK), BM güçlerini, Kuzey Kore işgalini sonlandırmak için Kore Yarımadası'na göndermeye onay vermesi üzerine Türkiye de BM tarafında savaşa katılma kararı aldı.
Tuğgeneral Tahsin Yazıcı emrindeki 1. Türk Tugayı, 17 Eylül 1950'de Hatay'ın İskenderun Limanı'ndan yola çıktı ve 12 Ekim 1950'de Pusan Limanı'na vardı.
Türkiye'den Pusan Limanı'na tugayların gelebilmesi için gemiyle en az 30 gün yol alınması gerekiyordu. Bu limana gelen Türk askerleri, hazırlıkların ardından 21 Kasım 1950'de bugün Kuzey Kore tarafında olan Kunuri'ye ulaştı.
21 BİN 212 ASKER ULAŞTI
Güney Kore Savunma Bakanlığı kaynaklarına göre, savaşa 21 bin 212 askerle toplamda 4 tugayla katılan Türkiye, asker sayısı bakımından Kore Savaşı'na katılan 16 ülke arasında 4'üncü sırada yer aldı.
ABD, 1 milyon 789 bin askerle Kore Savaşı'na en çok asker gönderen ülke oldu. İngiltere 56 bin askerle 2'inci, Kanada 26 bin 791 askerle 3'üncü sırada bulundu.
900 TÜRK ASKERİ ŞEHİT OLDU
Savaşta, Güney Kore'de 40 bin 670 BM'den, 137 bin 899 da bu ülkeden olmak üzere 178 bin 569, Kuzey Kore'de ise 508 bin 797 asker hayatını kaybetti.
Kore Savaşı'nda 36 bin 940 askerini yitiren ABD, "en çok kayıp veren ülke" oldu. ABD'yi 1078 kayıpla İngiltere izledi.
Kore Gazi Bakanlığının kayıtlarına göre, cephede hayatını kaybeden 700'ü aşkın asker ile yaralanıp cepheden ayrıldıktan sonra vefat eden ve kaybolanlar da dahil Türkiye, Kore Savaşı'nda 900'ü aşkın şehit vererek 3'üncü sırada yer aldı.
"KUTUP YILDIZI"
Savaşa katılan her birliğe bir isim veriliyordu. BM Silahlı Kuvvetler Başkomutanı General Mc Arthur, Türk Tugayına "Kutup Yıldızı" adını verdi.
Savaşta, Güney Kore ve BM tarafında yaklaşık 5 bin kişi, Kuzey Kore ve Çin'den ise yaklaşık 70 bin kişi esir düştü. Ateşkes anlaşmasından bir ay önce Haziran 1953'teki esir değişiminde Türk Tugayı'ndan esir düşen 244 kişinin tamamı döndü.
Güney Kore'nin Busan kentindeki BM Kore Anıtsal Mezarlığı'nda ise savaşta şehit olan 462 Türk askeri yatıyor.
GÜNEY KORE-TÜRKİYE KARDEŞLİĞİ
Kore Savaşı'nda "B-26" savaş uçağıyla Kuzey Kore üzerinde taarruz sırasında uçağın düşürülmesi sonucu Üsteğmen Muzaffer Erdönmez'in şehit olduğunun belgelenmesinin ardından Türkiye, "Kore Savaşı'na hava desteği sağlayan 8'nci ülke" olarak tanındı.
Kore Savaşı'na katılan birlikler arasında Türk askeri, savaşta öksüz ve yetim kalan Koreli çocuklar için okul inşa eden tek birlik oldu.
O zaman açılan Ankara Okulu'nu ve Türk askerinin fedakarlıklarını unutmayan Güney Kore halkı, Türk halkını kan kardeşi olarak nitelendiriyor.
İLİŞKİLER EKONOMİK VE ASKERİ ALANDA İLERLİYOR
Kore Savaşı, Türkiye için 1952'de NATO'ya katılma kapılarını açan bir girişim olurken aynı zamanda binlerce kilometre uzaktaki bir ülkeyle dostluk bağlarının oluştuğu bir dönemin başlangıcı oldu.
Yaklaşık 3 yıl süren savaşın ardından Güney Kore ile Türkiye arasında diplomatik ilişkiler ise 1957'de kuruldu. İki ülke arasındaki iş birliği seviyesi 2012'de stratejik ortaklığa yükselirken, uluslararası organizasyonlarda yakın iş birliği ise sürüyor.
İki ülke, 1 Mayıs 2013'te bir serbest ticaret anlaşması imzaladı. Türkiye'nin imzaladığı ilk derin ve kapsamlı ekonomik ortaklık anlaşması özelliğini taşıyan bu iş birliği ile Türkiye'nin, Güney Kore'ye ihracatı da artmaya başladı.
Türkiye ile Güney Kore arasında askeri üretim alanında iş birlikleri de bulunuyor. Türkiye'nin ürettiği Altay tankının ana silahı, Güney Koreli Hyundai ile yapılan teknoloji transferi anlaşması kapsamında Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu tarafından üretiliyor.
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış