Sultan II. Abdülhamid'in talimatıyla Bursa'nın Osmangazi ilçesinde 1891 yılında Hamidiye Ziraat Mektebi adıyla kurulan Hamidiye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde 133 yıldır aralıksız eğitim veriliyor.
60 öğretmen ve 10 usta öğreticinin 420'si kız, 600 öğrenciye eğitim verdiği okulda, 'Gıda Teknolojisi', 'Hayvan Yetiştiriciliği ve Sağlığı', 'Laboratuvar Hizmetleri', 'Tarım' ve 'Yiyecek İçecek Hizmetleri' olmak üzere 5 alan bulunuyor.
300 DÖNÜMLÜK ALANDA 40 ÇEŞİT ÜRÜN
Şehir merkezinde köy hayatı yaşayarak, çiftçilik yapan öğrenciler, bir yandan besledikleri tavukların yumurtalarını satarak gelir elde ediyor, bir yandan da ektikleri sebzelerin hasadını yapıyor.
400 dönüm arazi üzerine kurulu okulda, 2022 yılında beri ahududu, böğürtlen, Frenk üzümü, vişne, ayva, şeftali, Trabzon hurması, kabak, maydanoz, roka, ıspanak, brokoli, karnabahar, zeytinyağı ve tıbbi aromatik bitkilerin de aralarında olduğu 40 çeşit ürün, 300 dönümlük alanda yetiştirilip, satılıyor.
Meyve-sebze kurutma ile zeytinyağı ambalajlama tesisinin de yer aldığı okulun, 82 tescilli ürünü bulunuyor.
AYDA 150 BİN YUMURTA ÜRETİMİ
Teorik eğitimin yanında uygulamalı eğitime önem verilen okulda, 'Hayvan Yetiştiriciliği ve Sağlığı' bölümü öğrencileri de yumurta üretimi yapıyor.
Yaklaşık 3 bin tavuğun beslendiği okulda, aylık elde edilen 150 bin yumurta da yetiştirilen diğer ürünler gibi belediyelere ve marketlere toptan, vatandaşlara da perakende olarak satılıp, döner sermayeye kazanç sağlıyor.
"RASTGELE MÜZİKLER SEÇİLMİYOR"
1 asırdır kesintisiz olarak ziraat eğitimi veren ve 'Proje okulu' olarak bilinen Hamidiye Tarım Meslek ve Teknik Anadolu Lisesi’nde, Ar-Ge çalışması kapsamında, kümeste bulunan 300 tavuğa ise sağlıklı yumurtlamaları ve fazla yaşamaları için, günün belirli saatlerinde farklı makamlardan tasavvuf müziği dinletiliyor.
Müzik dinletilen tavukların yumurta üretiminde yüzde 4-6 oranında artış olduğunu söyleyen Okul Müdürü Ali Cihan, "Okulumuzda devam eden Ar-Ge çalışmalarımızı 300 tavuğun bulunduğu kümeste sürdürüyoruz. Burada, müzik dinletilerek hayvanın konfor ve verimini arttırıcı bilimsel çalışmalar yapılıyor. Tavuklara müzik dinletilmeye başlatıldıktan sonra olumlu sonuçlar aldık. Elimizde hayvanların ölümlerinde yaşanan azalmaya yönelik doneler var. Burada, rastgele müzik seçilmiyor. Ney taksimi ile tasavvuf müziği olarak seçiliyor. Günün belli saatlerinde, belli müzikler çalınıyor. Sabahları rast makamı, öğle ve ikindide buselik, akşam ise hüseyni makamı dinletiliyor." dedi.
BUÜ Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Enver Çavuşoğlu ise çevresel etkilerin hayvanlar üzerinde olumlu ya da olumsuz etkisi olabildiğini söyleyerek, “Hayvanlar üzerindeki ses etkisinin, bilimsel anlamda olup olmadığını öğrenebilmemiz için, bunu ölçmemiz lazım. Normalde bu tarz çalışmalar bir deneme grubu, bir de kontrol grubuyla yapılır. Kontrol grubuna o çevre şartları uygulanmaz, deneme grubuna istediğimiz etki uygulandı diye konuştu.
"HAYVANLARIN BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ GÜÇLÜ HALE GELİR"
Hayvanların aşina oldukları bir ses dinlediklerinde strese girmediklerini, böylece de verimin artığını belirten Çavuşoğlu, “Stres hayvanlarda bağışıklık sistemini baskılar, aynı zamanda verimi düşürür. Siz hayvanlarda, stresi azaltıcı hangi faktörü uygularsanız, hayvanlar üzerinde olumlu etkiler elde edersiniz. Hayvanlar belli bir süre, belli bir sese aşina olduklarında, kendilerini oraya ait hissederler. Bu durumda da hayvanların bağışıklık sistemi güçlü hale gelir" ifadelerini kullandı.
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış