Filistinli kadın çiftçilerin işgal altındaki zorlu yaşamı

İşgalci İsrail askerleri, Gazze'de Filistinlilere yönelik saldırılarını sürdürüyor.

2006'dan bu yana devam eden hava, kara ve denizden yapılan saldırılar, bölgede hayatı olumsuz yönde etkiliyor.

İsrail'in abluka altında tuttuğu Gazze Şeridi'nde 2 milyondan fazla insan yaşıyor.

Topraklarını sürmekten vazgeçmiyorlar

16 yıldır süren gerilim,  bölge halkını ekonomik anlamda da olumsuz etkilese de Filistinli kadın çiftçiler arazilerinde topraklarını sürmeye devam ediyor.

AA'nın aktarımına göre; her yıl 26 Ekim’de kutlanan "Filistin Kadınlar Günü", İsrail işgali ve ablukasının mağduru kadınları gündeme alan ulusal bir sembol sayılıyor.

Filistinli kadın çiftçilerin işgal altındaki zorlu yaşamı

Yetiştirdiği ürünlerle ailesini geçindiriyor

Genç yaşından itibaren işlediği toprağıyla 13 kişilik ailesini geçindirmeye çalışan 62 yaşındaki Fattum Kudeyh, Filistin Ulusal Kadınlar Günü dolayısıyla Gazzeli kadın çiftçi olarak yaşadıklarını anlattı.

Kudeyh, sabahın erken saatlerinden itibaren işe koyularak yetiştirdiği ürünlerle ailesini geçindiriyor.

Filistinli kadın çiftçilerin işgal altındaki zorlu yaşamı

"Çocuklarımı yetiştirebilmek için uğraşıyorum"

Tehlikelere rağmen sürdürdüğü bu çabasının tek amacının çocuklarını yetiştirmek olduğunu vurgulayan Gazzeli kadın çiftçi, “Çok eskiden dedem ve babamlarla çiftçilik yapardım. Evlendikten sonra da çiftçiliğe devam ettim, hala aynı işi yapıyorum. Her sabah yiyeceğimi içeceğimi alıp sabah 5 buçukta işe başlıyorum. Çocuklarımı yetiştirebilmek için uğraşıyorum. Hepsini üniversitede okuttum. Çiftçiliğe sahip çıksın ve geliştirsin diye bir kızımı da tarım mühendisliği okuttum.” diye konuştu.

Filistinli kadın çiftçilerin işgal altındaki zorlu yaşamı

"Onlar yıkıyor, biz yeniden inşa ediyoruz"

Sınır hattında çiftçilik yapan Gazzeliler olarak İsrail tarafından hedef alındıklarına işaret eden Kudeyh, “İşgal güçleri, 2008 savaşında seralarımı yıktı. Zeytinliklerimiz vardı onları da yıktılar. Seralamızı yeniden kurmak için altınlarımı sattım. Onlar yıkıyor, biz yeniden inşa ediyoruz. Toprağımızda direniyoruz, ekim yapıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Kudeyh, sınırın ortadan kalktığı ve İsrail ordusunun herhangi bir tacizi olmaksızın güvenlik ve barış içinde toprağında yaşamayı umduğunu kaydetti.

Filistinli kadın çiftçilerin işgal altındaki zorlu yaşamı

"Filistin toprağı, hayatım ve mirasımdır"

Sınır hattında tarımla uğraşan Ümmü Nesim de zorlu yaşam koşullarına rağmen toprağını ekmeye ve ürünlerini toplamaya devam ediyor.

Toprağın “kendisini temsil ettiğini ifade eden Ümmü Nesim, “Benim için toprak demek kalp atışım demektir. Filistin toprağı, hayatım ve mirasımdır. Gelir toprağımla ilgilenir, ekerim, biçerim, ona hayat veririm. Ağaçlarıma ihtimam gösteririm, ne ihtiyaçları var bakarım.” dedi.

"Geleneksel yemeklerimizi hazırlıyorum"

Gazzeli kadın, “Orada işimi bitirince gelip burada kahvaltı yapıyorum. Ateşimi yakıyorum. Geleneksel yemeklerimizi hazırlıyorum. Çay, kahve, tebbule, şakşuka, yağda yumurta yapıyorum. Köy hayatı böyle ve bu hayatı gerçekten çok seviyorum.” ifadelerini kullandı.

Filistinli kadın çiftçilerin işgal altındaki zorlu yaşamı

"İşgalciler ne kadar saldırsa da gaz sıksa da buradan çıkmıyoruz"

Topraklarındaki haklarından vazgeçmemekte kararlı olduklarını dile getiren Ümmü Nesim, “Buradaki çiftçiler sınır hattı boyunda ekim yapıyor. Pazı, ıspanak, domates, zahter, ada çayı, gibi yemek için ihtiyacımız olan her şeyi ekiyoruz. İşgalciler (İsrail), ne kadar saldırsa da gaz sıksa da buradan çıkmıyoruz. Burada kalmaya devam edeceğiz.

Ben sınır hattındaki kadın bir çiftçi olarak, insanlardan, şahsi değil ama genel olarak buradaki kadın çiftçilere destek olmalarını istiyorum. Filistinli kadın çiftçiler köylerine sahip çıkıyor, Filistin mirasına sahip çıkıyor.” dedi.

Yüzde 65'ten fazlası yoksulluk sınırının altında

Birleşmiş Milletlerin (BM) eylülde hazırladığı rapora göre, Gazze nüfusunun yüzde 65'inden fazlası yoksulluk sınırının altında yaşıyor ve yüzde 60'tan fazlası işsiz.

Filistinli kadın çiftçilerin işgal altındaki zorlu yaşamı