Kayseri’de yaşayan ve 2 çocuk babası olan Hüseyin Özen, 5 yıl önce Türk Silahlı Kuvvetleri’nden albay olarak emekli oldu. 1994 yılında Hacettepe Üniversitesi'nden mezun olan ve ardından Selçuk Üniversitesi'nde yüksek lisans yapan Özen, oğlu Berat Özen’in (23) Erciyes Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü'nü kazandığını duyunca, ona moral vermek amacıyla bir yıl sonra üniversite sınavına girmeye karar verdi. Oğlu ile aynı üniversitede okuma fırsatını yakalayan Hüseyin Özen, Erciyes Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler Bölümü’nü kazanarak 27 yıl sonra yeniden üniversite hayatına adım attı. Hedefi ise fakülteyi 3 yılda bitirerek mezun olmak.
Özen, üniversite sınavına yeniden girme kararını verirken şunları söyledi:
2020 yılının ağustos ayında emekli oldum. Hacettepe Üniversitesi mezunuyum ve Selçuk Üniversitesi’nde yüksek lisansım var. Covid-19 sürecinde kendimi denemek ve oğluma destek olmak amacıyla sınavı tercih ettim. 2021-2022 eğitim yılında üniversite sınavına girdim, halkla ilişkiler bölümünü tercih ettim ve kazandım. Burada Hacettepe Üniversitesi'nden aldığım bazı dersler geçerli oldu, bu yüzden 1. sınıftan doğrudan 2. sınıfa geçiş yaptım. Yine de 1. sınıftan dersler aldım ve üst sınıflardan da dersler aldım. Hedefim 4 yıllık fakülteyi 3 yılda tamamlamak.
"ÖĞRENMENİN YAŞI YOK"
Hüseyin Özen, öğrenmenin yaşı olmadığını vurguladı ve deneyimlerini şöyle paylaştı:
Öğrenmenin yaşı yoktur. Burada hem öğrencilerimden hem de öğretim görevlilerimden çok şey öğreniyorum. Bizim yaşadığımız deneyimler, askeriye hayatımızdan edindiğimiz tecrübelerle, öğrencilere faydalı oluyorum. Başlarda öğrenciler, yaş farkı nedeniyle farklı bir tepki gösterdi ama zamanla ortam ısındı. Hocalar da bizi tanıdıkça, ‘Evet, burada yaşça büyük olanlar da var, yarım kalmış eğitimlerini tamamlıyorlar’ diyerek destek oldular. Öğrenmenin yaşı yoktur, bunu burada her gün daha iyi anlıyorum.
İlk başta zorlanacağını düşündüğünü belirten Özen, “Emekli olduğum için herhangi bir iş beklentim yoktu. Bu rahatlıkla dersler ve sınavlar daha kolay geçti, herhangi bir stresim olmadı” diyerek üniversite hayatının kendisi için büyük bir deneyim olduğunu ifade etti.
"TATLI BİR DENEYİM"
Üniversite hayatını yaşamamış insanların bu deneyimi yaşamaları gerektiğine de dikkat çeken Özen, şu ifadeleri kullandı:
Benim gençlik yıllarımda yaşadığım üniversite ortamını yaşamam zaten beklenemez ama kendi çapımda, kendimce zevk alıyorum. Hayat tecrübesi kazandım. Tatlı bir deneyim. Dezavantajları ise şöyle; İlk girdiğim zaman öğrencilerin, bakış açısı. Belli bir yaştan sonra 'Bu kişi niye gelmiş', 'Ne elde etmeye çalışıyor', 'Nasıl bir düşünce tarzıyla gelmiş' gibi bakıyorlar. Bizim öğrenme veya tekrar bu hayatı yaşama isteğimizi öngörmüyorlardı ama tanıdıkça, derse katılımlarımızla, öğrencilere katkılarımızla olsun. Aslında böyle sınıflarda birer ikişer de büyüğün olmasının gerekliliğini onlarda anladılar. Çok büyük dezavantajlar yaşamadım.
"BABA OĞUL ÜNİVERSİTE HAYATI YAŞIYORUZ"
Baba oğul üniversite öğrencisi olduklarını da söyleyen Hüseyin Özen şöyle konuştu:
Herhalde biraz ara veririm. İşin ya doktora tarafına bakarım ya da yeter bu kadar okumak diyebilirim. 2 çocuğum var. Oğlum, benimle Erciyes Üniversitesi'nde Makine Mühendisliği Bölümü’nde okuyor. Aslında biz üniversiteye evden beraber gidip geliyoruz. O makine mühendisliği bölümüne ben halkla ilişkiler bölümüne geçiyorum. Bu şekilde baba oğul beraber üniversite hayatı yaşıyoruz. Tabi bölümlerimiz farklı olsa da aynı üniversite de hem babası hem oğlu okuyor pozisyonundayız.
Haber Müdürü
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış